Kilo vermeye çalışırken bu 8 hatayı asla yapmayın!

Kilo vermeye çalışırken yaptığımız bazı hatalar var ki verdiğimiz kiloları fazlasıyla geri almamıza yol açmalarının yanı sıra sağlığımızı da ciddi boyutlarda tehdit edebiliyor.

kilo vermeye

Kilo vermeye çalışırken bu 8 hatayı asla yapmayın!

Acıbadem Fulya Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Melike Şeyma Deniz kilo vermeye çalışırken dikkat etmemiz gereken 8 kuralı anlattı, önemli öneri ve uyarılarda bulundu.


Hata: Her gün tartılmak

Doğrusu: Diyete çok motive başlayarak her gün tartılmak ve her gün tartıda kilo kaybı görmeyi beklemek yapılan en yaygın hatalardan biri. Beslenme ve Diyet Uzmanı Melike Şeyma Deniz tartı odaklı yaşamanın yol açacağı sorunu ise şöyle açıklıyor:

Kilo vücutta sıvı dalgalanmalarından ve yemeklerin sindirilme durumundan etkileniyor. Kadınlarda hormonal değişiklikler de su tutulumuna neden olabiliyor. Ayrıca diyetle birlikte ağır egzersizlere başlamak su tutulumu ve kas kazanımı gibi sonuçlara yol açabiliyor. Tüm bunlar nedeniyle tartıda aynı kiloda görünmemiz motivasyon kaybına ve diyeti bırakmaya neden olabiliyor. Haftada 1 kez veya 10 günde 1 kez, aç karnına çıplak veya hafif kıyafetlerle tartılmanız ise en doğru yöntemdir.

Hata: Tek tip beslenmeye yönelmek

Doğrusu: Hızlı kilo verme isteği tek tip beslenmeye yöneltebiliyor. Ancak bu diyetlerde genellikle ya sadece sebze, meyve grubu ya da sadece protein grubu yiyeceklerin tüketimi arttırılıyor ve diğer besin grupları beslenmeden tamamen çıkarılıyor.

Kilo vermeye çalışırken uygulanan bu diyetler sağlıklı kilo vermenin önündeki en büyük engeldir. Örneğin sadece proteinle beslenmek böbreklerin yükünü arttırarak zarar verirken; sadece sebze, meyve ile beslenmek vücuda gerekli proteini almamak ve vücudu çalıştırmamak demek. Sağlıklı kilo vermenin ve sağlığın korunmasının yolu besin çeşitliliği sağlamaktan geçiyor.

Hata: Bitki çaylarını kontrolsüzce tüketmek

Doğrusu: Zayıflamak istediğimizde kalorisiz ve faydalı olduğunu düşünerek bitki çaylarına yönelebiliyoruz. Ancak zayıflama çayı adıyla satılan karışık bitki çaylarının içeriğinin ne olduğuna mutlaka bakılmalı ve asla kontrolsüzce tüketilmemeli. Çünkü zayıflama veya ödem atıcı çaylar kalp ritim bozukluğu, yüksek tansiyon ve bağırsak yapısında bozulma gibi birçok olumsuz sonuca yol açabiliyor. Bu yüzden bitki çaylarını doktorunuza, diyetisyeninize danışmadan tüketmeyin.

Hata: Uzun süre sıvı beslenmek

Doğrusu: Son dönemlerde sıkça başvurulan ‘sıvı detoks’ adlı sıvı beslenme şeklinde çiğneme fonksiyonu iptal ediliyor, her şey içecek haline getiriliyor. Özellikle meyve ağırlıklı içecekler tercih ettiğinizde, meyvenin posasını daha az alıyor ve farkında olmadan meyve porsiyonlarını arttırıyorsunuz. Bu da fazla kalori anlamına geliyor.

Kilo vermeye çalışırken meyvenin kendisini yemek, bağırsakları daha iyi çalıştıran, kalp, diyabet gibi kronik hastalardan koruyucu olan posa tüketimi için önemli. Meyve sularıyla ise daha az posa almış olursunuz. Ayrıca sıvı beslenmede protein alımı da az oluyor.


Hata: Gerçek dışı hedefler koymak

Doğrusu: Bir haftada 4-5 kilo vermeyi hedeflemek, her hafta aynı hızda kilo vermeyi beklemek gibi gerçek dışı hedefler hayal kırıklığına uğramanıza ve kilo verme sürecinizden tümden vazgeçmenize neden oluyor. Öyle ki yaş ortalaması 46 olan 1785 fazla kilolu/obez katılımcının incelendiği bir araştırmada; başlangıçta yüksek hedefler koyan katılımcıların diyet programlarına devam etme oranının daha düşük olduğu gösterilmiş.

Kilo verme hızı; başlangıç kilosu, cinsiyet ve genel sağlık durumu gibi birçok faktörden etkileniyor. Sağlıklı bir birey için kilo verme hızı haftalık 0.5-1 kg arasındadır. Kısa sürede yüksek kilo kayıpları hedeflemek yerine sürdürülebilir ve sağlıklı beslenme planını hayat tarzınız haline getirin. Bu sayede sık sık kilo alıp verme döngüsüne girmemiş olursunuz.

Hata: Ya siyah ya beyaz olmak

Doğrusu: Diyette mükemmeliyetçi olmayın. ‘Ya siyah ya beyaz’ olmak diyet sürecinde kendinizi çok sıkmanıza, diyet yapmadığınızda da daha sağlıksız beslenmenize yol açarak kısır döngü oluşturabiliyor. Programın dışına çıktığınızda ‘Zaten bugün diyeti tam yapamadım, artık bugün gitti’ diye düşünmeniz ve bunu sık tekrarlamanız diyete başlamanızda ve devam ettirmenizde zorluklara yol açar. Kendinizi baskılamak yerine, düşüncelerinizi esnetin. Programa uyamadığınızda, neden uyamadığınızı anlamaya çalışın ve bunu diyetisyeninizle paylaşın.

Hata: Kilo vermeye çalışırken suyun önemini hafife almak

Doğrusu: Su vücudun büyük kısmını oluşturan,oksijenden sonraki en önemli bileşen. Vücutta her organın ve her sistemin suya ihtiyacı var. Çay, kahve ve bitki çayları gibi hiçbir içecek suyun yerine geçmiyor. Su içmediğinizde sindirim enzimleri ve bağırsaklar yavaşlıyor ve bunun sonucunda da kabızlık ile kilo vermede zorlanma, hatta kilo artışı görülebiliyor.

Kilonuzu 30 veya 35 ile çarptığınızda karşınıza çıkan değer, içmeniz gereken günlük su miktarı anlamına geliyor. Örneğin; 60 kiloysanız bu 60×30, yani en az 1.8 litre su içmeniz gerektiği anlamına geliyor.

Hata: ‘Sağlıklı’ diyerek sınırsızca tüketmek

Doğrusu: Ürünlerin paketlerinde şekersiz, glütensiz, laktozsuz ve düşük kalorili gibi birçok etiket yer alıyor ve biz de bu ürünlerin kendimiz için sağlıklı olduğunu düşünüyoruz. Dikkat! Bu ürünler faydalıdır veya içerikleri iyidir’ yanılgısına düşmeyin.

Örneğin şekersiz olarak satılan bir ürünün meyve içeriği sizin ihtiyacınıza göre fazla olabiliyor ve bu ürünü sıklıkla tüketmek iyi bir şey yaptığınızı düşünürken kilo vermenize engel olabiliyor.


Hiçbir yiyecek kalorisiz değildir ve içeriğinin iyi olması sınırsız tüketilebileceği anlamına gelmiyor. Kilo vermekte zorlanmaya başladığınızda ‘Aslında kötü bir şey yemiyorum, benim yediklerim hep iyi’ diye düşünüp, sorunun nerede olduğunu bulamayabilirsiniz. Aslında bunun nedeni kuruyemişler, kuruyemişli barlar, meyve barları, şekersiz fıstık ezmesi gibi ‘iyi’ olarak düşündüğünüz yiyecekleri fazla tüketmeniz olabilir.

Metabolizmayı ateşlemek için 12 muhteşem öneri!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.