Kırklareli’deki manyetik yol: Sanki yukarıdan biri arabayı çekiyor!

Manyetik yol mu, göz yanılması mı? Kırklareli’nin Pınarhisar ilçesine bağlı Yenice beldesi yakınlarındaki yoldan geçenler, vitesi boşa alınan araçlarının yokuş yukarı hareketini şaşkınlıkla izliyor. Halk arasında ‘manyetik yol’ olarak adlandırılan yolun özelliğini duyanlar, bölgeye gelip, araçlarıyla deneme yapıyor.

kırklareli manyetik yol

Kırklareli’deki manyetik yol: Sanki yukarıdan biri arabayı çekiyor

Kırklareli’nin Pınarhisar ilçesine bağlı Yenice beldesi yakınlarında rampa yukarı yönelen kara yolu, ilginç özelliğiyle görenleri hayrete düşürüyor. Halk arasında ‘manyetik yol’ olarak da adlandırılan yola gelenlerin vitesi boşa alıp, ayaklarını gazdan çekmelerine rağmen araçları rampa yukarı harekete devam ediyor.


Yıllar önce fark edilen olayla ilgili kimileri ‘göz yanılması’ derken, yolun özelliğini duyan yerli ve yabancı kişiler de denemek için bölgeye geliyor. Birçok kişi, yaşadığı deneyimin ardından şaşkınlığını gizleyemiyor.

Eşiyle birlikte bölgeden geçen ve yolda aracının vitesini boşa alarak deneme yapan Mehmet Gürsöz, DHA’ya “Arabanın bu kadar hızlı gideceğini ben de beklemiyordum, yavaş gideceğini düşünüyordum. Birdenbire hızlandık ve gitgide hızlanmaya devam etti. Araba ‘stop’ ettiği için fren de tutmayacak diye korktum ve heyecanlandım. Gerçekten çok şaşırdım” dedi.

Kırklareli’nin İğneada beldesinden gelen Nazım Pekcan ise şaşırdığını belirterek, “Tekirdağ’dan İğneada’ya gelmiştik, burada da manyetik alan olduğunu duymuştuk onu görmeye ve test etmeye geldik. Sırf onun için geldik buraya ve şoke oldum. Araba boşta olmasına rağmen rampa yukarı gidiyor ve durmuyor” diye konuştu.


“Sanki biri yukarıdan arabayı çekiyor”

Yol meşhur olduğu için bu bölgeden geçtiklerini belirten İrfan İpek ise “Bu yolun meşhur olduğunu duyduk ve geçerken bir deneme yapalım dedik. Vitesi boşa aldıktan sonra araç bir anda hareket etmeye başladı ve hızlandı. Manyetik alan olduğunu düşünüyorum. Çok ilginç bir durum. Sanki yukarıdan biri arabayı çekiyor. Çok şaşırdık” dedi.

İstanbul’dan bölgeye gezi amaçlı gelen ve kendisi de mühendis olan Mesut Septeoğlu, yola anlam veremediğini belirterek, “Aşağıdan boşa aldım ve hiç gaza basmadan yukarı kadar araba kendi kendine geldi. Çok şaşırdım. Bir de mühendisim ben daha çok şaşırdım. Burada ya bir göz yanılması var ya da gerçekten bir manyetik alan var ve aracı itiyor. İkisinden biri. 27 kilometreye kadar çıktı buraya gelene kadar araba” diye konuştu.

Edirne’de oturan harita yüksek mühendisi Yılmaz Eren ise yolda yıllar önce DSİ uzmanlarının inceleme yaptığını söyledi. Beynin genellikle bulunduğu alanın eğimli olup olmadığını anlamak için ufuk çizgisini dikkate aldığını, bölgede ufuk çizgisi olmadığı için göz yanılması olduğunu belirten Eren, “Burada bir algı yanılgısı var. Aynı şekilde eğim yönünü ters algılayabiliyoruz. Aslında yokuş yukarı olan yolu yokuş aşağı olarak görebiliyoruz. Bu beynimizin bir yanıltması. Çünkü orası ufuk çizgisinin görünmediği bir alan. Yolun çevresindeki yoğun bitki dokusu ve topografik yapı beynimizi yanıltmaktadır. Burada ters bir eğim yoktur” dedi.

Anormal durum yok

Bölgede daha önce yapılan ölçümlerde herhangi bir anormallik görülmediğini de dile getiren Eren, “Bizler ölçüm aletleriyle yaptığımız nivelman ölçümlerinde anormal bir durum görmedik. Yani her şey normal. Nivelman dediğimiz, aradaki kot farkını ölçen mesleki bir alet. Bununla yaptığımız ölçümlerde çok hafif bir eğim çıktı ki bu da normaldir. Yağmur sularının akması için veya araçların merkez kaç kuvvetinden etkilenmemesi için yapılan eğimler dışında anormal bir durum yok yani orada. Ayrıca yolun altında mıknatıs ve demir yataklarının bulunduğu, manyetik bir alan yaratıldığı biçiminde bir iddia da var. Uzman arkadaşlarımız da bunun bir şehir efsanesi olduğunu belirtiyorlar” diye konuştu.


Manyetik siyah kum mucizesi: Biyoenerjiyi düzenliyor


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.