Tavuk döner kazandı: Canan Karatay artık ‘yemeyin’ diyemeyecek!

Tavukçular, katıldığı TV programlarında ürünlerinin kanser yaptığını söyleyen Prof. Dr. Canan Karatay ile aralarındaki ezeli kavgayı kazandı. TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu’ndan geçen düzenlemeye göre gıdalarla ilgili bilimsel dayanağı olmadan yanıltıcı yayın yapan veya korku ve güvensizlik ile tüketim alışkanlıklarını olumsuz etkileyen yayınlara 50 bin TL’ye kadar ceza verilecek.

canan karatay tavuk döner

Tavuk döner kazandı: Canan Karatay artık ‘yemeyin’ diyemeyecek!

Hürriyet’ten Bülent Sarıoğlu’nun haberine göre: Komisyonda geçen hafta kabul edilen Gıda, Tarım ve Orman Alanında Düzenlemeler teklifi TBMM Genel Kurulu’nun gündeminde. Teklifin komisyondan geçen haline göre, Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Yasası’na yanıltıcı yayın tanımı ekleniyor.


Para cezası verilecek

Yeni düzenlemeyle, ‘her türlü yazılı, görsel, işitsel ve dijital iletişim araçları üzerinden yapılan ve ticari reklam kapsamına girmeyen, gıda güvenliği ve güvenilirliği hususunda tüketicide endişe, korku ve güvensizlik yaratarak tüketicinin tüketim alışkanlıklarını olumsuz etkileyen gerçeğe aykırı yayınlar’ yanıltıcı yayın kabul edilecek. Yanıltıcı yayın yapan kişilere, 20 bin liradan 50 bin liraya kadar idari para cezası verilecek.

RTÜK denetimi de olacak

RTÜK Yasası’nın yayın hizmetleri ilkeleri maddesine de ekleme yapılıyor. Buna göre, yayın hizmetleri; ticari reklam kapsamına girmeyen, gıda güvenliği ve güvenilirliği konusunda “tüketicide endişe, korku ve güvensizlik yaratarak tüketicinin tüketim alışkanlıklarını olumsuz etkileyen, gerçeğe aykırı nitelikte” olamayacak.

Bu ilkeye aykırı yayınları tespit eden RTÜK, TV ve radyo kanallarının brüt reklam gelirinin yüzde 2’sinden 5’ine kadar para cezası uygulayacak. Yeni maddelerin gerekçesinde, bilimsel dayanağı ve kanıtı olmayan, yanlı, yanlış yönlendirici, art niyetli ve kulaktan dolma bilgilerle oluşan gıdada bilgi kirliliğinin önüne geçileceği vurgulandı.

Kriter ve sansür eleştirisi

Prof. Karatay ile çeşitli gıda sektörü temsilcileri arasındaki çatışmalara gönderme yapan yeni ilkeler Meclis’te teklifin en çok tartışılan bölümü oldu. Muhalefet partileri, “Yanıltıcı yayın kavramının altında olağanüstü bir düşünce ve ifade özgürlüğü engeli var. Yanıltıcı yayının kriteri nedir? Bu sansüre dönüşür” dedi. AK Partili Komisyon Başkanı Yunus Kılıç ise yanıltıcı yayının çerçevesini Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu’nun belirleyeceğini söyledi.


Kılıç, “Toplumun takdirini de kazanmış olan Sağlık Bilim Kurulu var. Biz istiyoruz ki onların dediklerine göre hareket edelim. Bunun yanıltıcı yayın olup olmadığına, toplumu ne derece etkilediğine uzmanlardan, dünya çapında otör (tıp dilinde uzman), kendi yayınları olan, kanaatine ve şahsiyetine toplumun güvendiği insanlardan oluşacak bir kurul karar verecek” dedi.

“TV’lere şovmen lazım”

Güncel tartışmalara da değinen Kılıç, şunları söyledi:

“Bu, bir sansüre dönüşmemeli, insanların ifade özgürlüğüne zarar vermemeli. Ama istiyoruz ki ziraat mühendisi çıksın konuşsun, veteriner hekim çıksın konuşsun, gıda mühendisi, su ürünleri mühendisleri çıksın konuşsun. Biz istiyoruz ki her alanda bilen adam çıksın konuşsun. Diyor ki ‘Tavuk eti, kanser yapar.’ Onlarla televizyonlara çıkmıyorum. Nereden biliyorsun, var mı bir delilin? Televizyoncu da sormuyor. Çünkü televizyonlara da şovmen lazım, medya maymunu lazım, reyting lazım.

Adam diyor ki ‘Çünkü geçen gün bir tavuk aldık, yedik, kemiği çok kolay kırıldı. Ee, demek ki bu kanser yapar.’ Bilimde böyle bir ahlak olabilir mi? Bunun cezası olmayacak mı? Ondan sonra sen sallana sallana evine gidiyorsun, bu ülkede 5 milyar dolar değer yaratan kanatlı sektörü senin vermiş olduğun zarardan dolayı yüzde 20-30 azalma oluyor. Çalışanı var, üreteni var, taşıyanı var, garibanı var, yoksulu var, işçisi var. Bunların haklarını kim soracak, kim koruyacak?”

Suç duyurusunda bulunmuşlardı

Canan Karatay geçtiğimiz yıl yaptığı bir açıklamada “Başından beri tavuk dönere karşıyım. Tavuk döner olan büfelerin önünden geçerken bile midem bulanıyor” demişti. Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) üyeleri bu açıklamasının ardından Karatay hakkında suç duyurusunda bulundu.


TÜRES Başkanı Ramazan Bingöl, “Canan Karatay’ın açıklamasından sonra tavuk döner sektörü yüzde 30 düşüş yaşadı. Ürünlerde bir sorun varsa, devlet kurumları ve STK’lar zaten gerekeni yapıyor. Denetim sürdürülüyor. Canan hanıma mı kaldı bu iş? Devlet ne iş yapıyor? O zaman işletmeleri kapatalım, Canan hanımı dinlesin herkes. Bunun bir vebali olmalı” diye açıklama yaptı.

Video: Köpek gibi çalışıyorum et yiyemiyorum, eğer bana vermiyorsan sen de yemeyeceksin!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.