Albayrak: Döviz kuru benim için önemli değil, oraya hiç bakmıyorum

Üç yıllık ekonomik yol haritasını içeren Yeni Ekonomi Programı (YEP) açıklayan Berat Albayrak, toplantı sonrası döviz kurlarındaki durumu soran gazetecilere, “Kur benim için hiç önemli değil, oraya bakmıyorum” yanıtını verdi. 

albayrak döviz kuru

Berat Albayrak: Döviz kuru benim için önemli değil, oraya hiç bakmıyorum

NTV yayınında Yeni Ekonomi Programı’nı değerlendiren Dünya Gazetesi yazarı ve yönetim kurulu başkanı Hakan Güldağ, Bakan Albayrak’a toplantı çıkışında döviz kurlarındaki durumu sorduğunu aktardı. (video aşağıda)


Güldağ, Albayrak’ın “Kur benim için hiç önemli değil, hiç oraya bakmıyorum. Sanayimiz güçlü. Oraya hiç bakmıyorum. Kur artık bizim elimizde” dediğini aktardı.

Dolar, Euro ve Sterlin tarihi rekorlarını kırdı

Yeni Ekonomik Programı’nın açıklamasına kısa süre kala dolar ve euroda yeni tarihi zirveler geldi. Dolar 7.8542 TL’ye kadar yükselirken, euro ise 9.1677 TL seviyesine çıktı. Çift hanelere gelen sterlin 10.1059 TL ile zirve yaptı. Dolar şu dakikalarda 7.84 TL, euro 9.16 TL, sterlin ise 10.10 TL’nin üzerinde seyrediyor.

Berat Albayrak’tan Yeni Ekonomi Programı detayları:

Bakan Albayrak’ın açıklamalarından satır başları şöyle:

• 2021-2022-2023 yıllarını kapsayan yeni ekonomi programı lansmanına hoş geldiniz. İlkini Eylül 2018’de açıklamıştık. Eski ismiyle her yıl eylülde orta vadeli program adıyla açıklanan programımızı yeni ekonomi konsepti içinde her yılın eylül ayında açıklamıştık. Yurtdışı kaynaklı finansal ve makro ekonomik dengesizliklerle yoğun bir şekilde mücadele ediyordu ülkemiz. Dengelenme süreci olarak ilk yılını ilan etmiştik. Kararlı politikalarla Türkiye muazzam bir başarı elde etti.

• Ağustos 2018’de 7.20’lere yükselen dolar kurunu 2019 yıl sonunda 5.95’lere indirdik. Cari işlemler açığını cari fazlaya çevirdik. Yüzde 6,4’lük büyüme oranını yakaladık. Covid 19’la dünya ekonomileri yeni sınamayla karşı karşıya kaldı. Ekonomik faaliyet çok sert yavaşladı. Kimi ülkeler ekonomilerini kapattı. İşsizlik tüm dünyada arttı.

• Türkiye gibi gelişmekte olan para birimleri değer kaybetti. Özellikle altın ithalatında hızlı artış ve turizmdeki sert düşüşle geçici bir bozulma ortaya çıktı. Salgın etkisiyle ortaya çıkan durumla nasıl mücadele edeceğimizi ve yeni ekonomi yaklaşımımızı ortaya koyacak.

Salgın sürecinde sektör odaklı vergi indirimlerine gittik, tüm işletmelere yardımcı olduk

• Covid’le mücadelemizi 3 başlık üzerine inşa ettik. Birincisi iş gücü piyasamızı ayakta tutmak. İkincisi salgından etkilenen hane halkı ve işletmelere gerekli kaynağı sağlamak. Üçüncüsü temel sektörlerin faaliyetlerini sürdürmesini garanti altına almak. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de adımlar atıldı. İhtiyaçları tüm bu doğrultuda paketlerle genişlettik. Destek paketlerinin toplam büyüklüğü covid döneminde 494 milyar TL ile milli gelirimizin yüzde 10’una ulaştı. İhtiyaç sahibi 6,2 milyon ailemize 1000 lira destek sağladık. Emekli aylıklarını 1000 TL’den 1500 TL’ye yükselttik.

• Kısa çalışma ödeneğinin süresini uzattık. İstihdamın sürekliliğini sağladık. 267,4 milyar liralık kredi finansman imkanı sağladık. 9 milyon vatandaşımıza 47,5 milyar lira bireysel ihtiyaç desteği verdik. Bu yılın temmuzunda ekonomide normalleşme sürecine girildi. Birçok ülkeden pozitif ayrıştık.

• İhracatta ciddi artış kaydetti. Turizm ve ulaşım gibi alanlarda toparlanma henüz istediğimiz seviyeye ulaşmadı. Yeniden canlandırmak bizim için hayati önemde. İhracatımız 2020 Haziran-Ağustos döneminde Mart-Nisan dönemine göre yüzde 27’ye varan oranla artış sağladı. Ekonomik veriler güçlü V tipi toparlanmayı gösteriyor.

3 yeni meydan okuma: Yeni dengelenme, yeni normal ve yeni ekonomi

• Yeni Ekonomi Programı’nın bu yılki ana temalarını; ‘Yeni Dengelenme’, ‘Yeni Normal’ ve ‘Yeni Ekonomi’ olarak belirledik. Her bir maddeyi ayrı bir meydan okuma olarak gördüğümüzü anlatacağım.

• Yeni dengelenme ile sürdürülebilir bir büyüme modeli inşa edeceğiz. Finansal tedbirler kaldırılacak. Salgın döneminde atılan birçok adımı normalleşme kapsamında atmaya başladık. İlgili kurumlarımız faiz likidite adımlarıyla adımlar atmaya başladığımızın örnekleridir.


• Önümüzdeki haftalarda da devam edecek. İkinci temamız yeni normal. Özellikle sosyal ve ekonomik değişim Covid 19 salgınıyla dünyada değişime uğradı. Ekonomide iş yapış şekilleri yeniden şekilleniyor. Dijital dönüşüme hız kazandırarak yeni çalışma modelleri bir zorunluluk olarak karşımıza çıkıyor.

• Yeni normale uyum sağlamak yeni hedefimiz olacak. Diğeri ise yeni ekonomi ise kalkınma modeli yeniden dengelenmeyi sağlayarak yeni normale uyum sağlayarak yeniden güçleneceğiz. Teknoloji ve verimlilik odaklı stratejik reformları hayata geçirmeye devam edeceğiz. Ülkemizi üretim ve yatırımda küresel bir cazibe merkezi haline getireceğiz. Kapsayıcı kalkınma modelini uygulayacağız.  Kur geçişkenliğini azaltacak tedbirler kapsamında yerlileştirme programları, TL bazlı alım garantili kontratlar artırılarak devam edecek.

• Program dönemindeki makro ekonomik politikalarımızı konuşalım. Hızlı bir toparlanma sürecine girdik. Normalleşmeyle yılın geri kalanında 4. çeyrekte ivme kaybetse de tahminlerimiz büyümenin pozitif olması. Yılın tamamında büyümenin pozitif olmasını ve yüzde 0,3 oranında gerçekleşmesini öngörüyoruz. 2021 büyüme beklentisi yüzde 5,8 olmasını tahmin ediyoruz. 2022-2023 büyüme beklentisi yüzde 5 seviyesinde seyretmesi ile evrilmesini öngörüyoruz. İhracata ve istihdama özellikle bu dönemde yoğunlaşacağız. Ekonomik büyümeyi istihdamla sağlayacağız.

• İşsizlik oranının, kademeli azalarak 2023’te yüzde 10,9 seviyesinde gerçekleşmesini bekliyoruz. Sırasıyla 2021 tahmini yüzde 12,9, 2022 tahmini yüzde 11,8, 2023 tahmini yüzde 10,9 şeklinde bekliyoruz. Enflasyon alanında sözleşmeli tarım ve girdi finansmanı ile gıda fiyatlarında istikrar sağlanacak. Enflasyonun 2020 sonunda yüzde 10,5 olmasını bekliyoruz. 2021 tahmini yüzde 8, 2022 tahmini yüzde 6 ve 2023 tahmini yüzde 4,9 şeklinde bekliyoruz.

• Kur geçişkenliğini azaltacak tedbirler kapsamında yerlileştirme programları, TL bazlı alım garantili kontratlar artırılarak devam edecek.

• Cari işlemlerde kalıcı olarak denge tesis etmeyi amaçlıyoruz. Turizm gelirlerindeki beklenmedik daralmanın covidin etkisi ile cari açık vererek kapatacağız. Kabaca 25 milyar turizmdeki covid etkisi.

• Yıl sonunda 12.4 milyar dolar cari fazla vermeyi öngörüyoruz. Karadeniz’deki keşifle enerji ithal eden değil ihraç eden bir ülke olunca bu cari dengemize olumlu katkı yapacak. Cari dengede tahminler 2020 yüzde -3,5, 2021 tahmini yüzde -1,9, 2022 tahmini yüzde -0,7, 2023 tahmini yüzde 0,1 şeklinde belirlenmiştir.

• Güçlü kararlı duruşumuz ve toplamaya başladığımız meyvelerini bu 3 yıllık sürecin sonunda göreceğiz. Bizim için finansal istikrar tesisi çok önemli. Hali hazırda başlattığımız dönüşüm sürecini çok daha güçlü ve kararlı dönüşümü sağlayacağız. Finansal piyasalarda stratejik reformlar yoluyla tasarruflarımızın artırılması, kaynak dağılımında etkinliğin desteklenmesi, finansal okuryazarlık seviyesinin yükseltilmesi ve finansal sistemin sermaye piyasası ayağının güçlendirilmesi amaçlanmaktadır.

• Program dönemi boyunca bütçe açığının GSYH’ye oranının kademeli gerilemesini ve dönem sonunda yüzde 3,5 olmasını bekliyoruz.

• 2020 bütçe dengesi GSYH tahmini yüzde -4,9 olarak belirlenirken, 2021 tahmini yüzde -4,3, 2022 tahmini yüzde -3,9 ve 2023 tahmini yüzde -3,5 olarak belirlendi.

• YEP döneminde kamu yatırımlarını sağlık, demiryolu yatırımı, sulama projeleri, eğitim alanına yoğunlaştıracağız.  Finansal istikrar için TL bazlı finansal ürünler teşviki, dolarizasyonun azaltılması öncelikli hedeflerden olacak.

• Geçen yıl 166 maddeden oluşan eylem planını sunmuştuk. 77’sini 2020, 32’sinin 2021 yılında 57’sinin 2022 yılında hayata geçirileceğini takvime bağlamıştık. Yüzde 68’sini hayata geçirdik. Diğer eylemlerde önemli ölçüde adım attık. Salgına rağmen hedeflerimizde ilerleme sağladık.


• Türkiye’nin hala güçlü bir bilançosu var. Hem vatandaşlarımıza hem de piyasalara güven veren bir program hazırlama gayretinde olduk.

Berat Albayrak: Üç tema belirlendi, yeni dengelenme, yeni normal, yeni ekonomi


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.