Başlangıçtan bugüne kadar mitoloji sanatçılara esin kaynağı olmuştur. Eski dinlerin temelini oluşturan mitoloji ile birlikte sanat dini inancı dile getirmekte önemli bir rol oynar.
Sanat ve müzikte mitoloji
Antik dönemden günümüze ulaşan birçok yapılar mitolojik sahneler ve kişiliklerin canlandırıldığı oymalarla süslenmiştir. Geç Antikçağ ve Ortaçağ’da değişen dini inanç ile birlikte sanatın mitolojik temalarının yerini İsa’nın, Meryem Ana’nın ikonaları ve azizlerin görüntüleri almıştır. Rönesans ile birlikte mitolojik temaya artan ilgi dönem eserlerinde sıkça görülür.
Görsel sanat ve edebiyat dışında müzik alanında da klasik mitolojiden esinlenilmiştir. Klasik müzik alanında operalar da çeşitli söylenceler üzerine kuruludur. Tarih boyunca diğer sanat dalları gibi müzik de ritüelin, eğlencenin ve büyünün bir parçası olarak kullanılmıştır.
Müziğin hayat içerisindeki konumu ve algılanış biçimi açısından ipuçları içeren bu durum mitolojiye de yansımış, sözlü kültürün akılda kalıcılığına yardımda bulunmuştur. Müziğin kültürel hazineleri aktarma konusunda oldukça yardımcı bir özelliğe sahip olması müziği ve mitolojiyi iç içe kılmıştır.
İçerdiği olaylar ve kahramanlarındaki tarihsel kökenlere bakıldığında mitoloji, bulunduğu coğrafyanın topluluklarının kolektif belleği halini almıştır. Yunan mitolojisi de, Avrupa, Anadolu ve kısmen de Orta Doğu topluluklarının kolektif belleğidir.
Yunan Mitolojisi içerisinde müziğin anlamlandırılma biçimi günümüz Batı Müziği’ni de algılamamızda kolaylık sağlamaktadır. Günümüzde kullandığımız müzik kelimesinin etimolojik kökeni de Yunan Mitolojisindeki Musa mitine dayanmaktadır.
Apollon ve müzik yeteneği
Akıllı, iyi kalpli ve güçlü niteliklerle tanımlanan bir Olympos tanrısı olan Apollon, birçok alanda yetenekliydi. Okçuluk, güzel sanatlar, müzik, kehanet, tıp ve bellek gibi yeteneklere sahip olan Apollon, özellikle müziğin ve kehanetin tanrısı olarak betimlenirdi.
Yunan Mitolojisi içerisinde müzisyen karakterler kalıtsal özellik taşıyarak bu vasfa sahip olmuştur. Apollon’un Mousa Ourania ile olan birlikteliğinden doğan Linos ve Orpheus’un müzisyen olması da buna örnek teşkil eder.
Dionysos şenlikleri
Şarap ve şenlik ile betimlenen Dionysos, eğlenmeyi ve eğlencesini paylaşmayı seven niteliklere sahip bir tanrı olarak ifade edilmiştir. Dionysos ve dinsel ayinleri diğer Olympos tanrılarına düzenlenen ayinlerden farklı ve taşkınlıklar içerirdi.
Eğlenceye düşkün olan Dionysos’u ayinlerinde onurlandırmanın yöntemlerinden bir de müzikti. Halk açık havada, bir tiyatroda toplanır, oynanan oyunları izler; Şairler, oyuncular ve şarkıcılara tanrının uşağı gözünde bakılırdı. Dionysos’un rahibi de tanrı adına bu şenliklere katılırdı.
Günümüze uyarlanan Dionisien sanat
Doğayla iç içe geçen Dionysos şenlikleri, sanatı ve yaratıcılığı doğa ile bütünleşme bağlamında temsil etmiştir. Değişime açıklık, yenilik, keyif alma ve yaratıcılık ile simgeleşmiş Dionysos, günümüzde dışa vurumcu, aykırı sanatın belirleyicisi haline gelmiştir.
Dünya Savaşları dönemiyle değişim geçiren, acılı ve tepkili bir boyut kazanan sanat ve bu dönemde ortaya çıkan sanat akımları Dionisien tavırlar olarak incelenmiştir. Dionysos törenlerinin ve bunun sonucunda gelişen tragedya ve tiyatronun; bu anlamda çağdaş sanat dilinin temelini oluşturduğu iddia edilebilir.