48,5 saat ile en fazla mesai yapan ülke Türkiye oldu!

13 Avrupa ülkesini kapsayan araştırmaya göre; 48,5 saat ile en fazla mesai yapan ülke Türkiye oldu. Farklı sektörlerdeki 900’den fazla kuruluşta çalışan katılımcıyla gerçekleştirilen araştırma, Avrupa’da haftalık çalışma saatinin 40,4 saat olduğunu ortaya koydu.

en fazla mesai

48,5 saat ile en fazla mesai yapan ülke Türkiye oldu!

Great Place to Work Enstitüsü, “İş yerinde Stres ve Esenlik: Avrupa’ya Genel Bakış” araştırmasının sonuçlarını açıkladı.


• Araştırmada; Avusturya, Danimarka, Fransa, Yunanistan, Almanya, İtalya, Norveç, İsveç, İspanya, İsviçre, Hollanda, Türkiye ve İngiltere’den katılımcılar yer aldı.

• Araştırmada, iş yerinde en önemli iki stres tetikleyicisinin iş yetiştirme baskısı ve fazla mesai olduğu ortaya çıktı.

• Great Place to Work Enstitüsü’nün güven, mutluluk ve esenlik kültürünün inşasını inceleyen araştırmada, liste dışı şirketler ve En İyi İş Yerleri arasındaki en büyük farklar da belirlendi.

• En iyi işveren seçilen şirket çalışanları, mevcut esenlik uygulamaları ve stres azaltma planları hakkındaki sorulara, yöneticilerin kendilerine karşı samimi ve karşılaştıkları sorunlara karşı çözüm odaklı oldukları yönünde cevaplar verdi. Liste dışındaki şirket çalışanları ise kendilerini etkileyen kararlara dahil edilmediklerini ifade ettiler.

En uzun çalışma saati Türkiye’de!

Uzun saatler aralıksız çalışmak, özellikle yönetici seviyesinde yaygın bir uygulama. Araştırmadaki 13 ülkeden elde edilen veriler, Eurostat’ın Avrupa Çalışma Saatleri Raporu’nda belirtilen geleneksel çalışma saatlerinin kıtada hala yaygın olduğunu gösteriyor.


Avrupa’da son iki yılın ortalamasına göre, haftalık çalışma saati 40,4 saat. Türkiye, 48,5 saatlik en yüksek mesai saatleriyle bu listeye liderlik yaparken, diğer uçta haftalık 37,8 saatle Danimarka bulunuyor.

En çok stres inşaat sektöründe

Araştırmada, 900’den fazla İK idarecisinden, işle ilgili stres ve iş yerlerindeki esenlik uygulamaları ile ilgili konulardaki görüşler toplandı.

• Ankete katılanların yüzde 51’i, iş yetiştirmek için aşırı baskının üst düzey yöneticilerin mental sağlığını etkilediğini ifade ediyor.

• Stresle başa çıkmada en çok zorlanan yöneticilerin yüzde 63 ile inşaat sektöründe olduğu belirlenen araştırmada, inşaat sektörünü yüzde 62 ile finans ve yüzde 60 ile hizmet sektörü takip ediyor.

Çalışanları makinenin dişlisi gibi görmek verimliliğe engel oluyor

Yapılan araştırmaya dahil olan şirketlerin yüzde 52’sinin stres yaşayan yöneticiler için destek önlemleri almış olsa da sadece yüzde 26’sının stres seviyelerini ölçme mekanizmaları olduğuna vurgu yapan Great Place to Work Türkiye Genel Müdürü Eyüp Toprak şöyle konuştu:

• Stres, günümüzde her işletmenin baş etmesi gereken bir olgu. Stres ile ilgili araştırmamız bu tür süreçleri engel veya tehdit olarak değerlendirmek yerine, bunları büyüme fırsatı sunan zorluklar olarak görmenin, gelişimi ve durumun da kontrol edilmesine olanak sağladığını ortaya koyuyor.


• Alınacak basit önlemlerle çalışanların kendilerini makinenin bir dişlisi olarak değil, insan olarak hissedebilmelerini sağlamak, izlenecek yollardan sadece bir tanesi. Çalışanların iş yerlerinde saygı görmeleri ve adalet duygusunu yaşamaları tüm şirketler için öncelikli bir konu olmalı. Çalışanların, önemsendiklerini bildikleri bir iş yerinde, ellerinden gelenin en iyisini yapma eğiliminde oldukları bir sır değil.

İsviçre – Cenevre dünyanın en yüksek asgari ücret teklifine evet dedi


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.