Türkiye’deki gıda israfı 87 milyon ailenin yıllık geçim masrafına eşit!

Türkiye’de gıda israfı konusu her geçen gün önemini artırıyor. Konuyla ilgili çalışma yapan Fazla Gıda, Türkiye’de yıllık gıda israfının ekonomik karşılığının yaklaşık 280 milyar TL’yi bulduğunu belirtiyor. Bu rakamın özellikle pandemi dönemi ile yaşanan tedarik zincirindeki kırılmalar ile yıl sonunda 300 milyar TL’yi bulacağını söylüyor. Bu rakam yaklaşık 87 milyon ailenin aylık geçim masrafına eşit gösteriliyor. Bu israfın önlenmesi ile 109 milyon çocuğun yıllık eğitim masrafı, 219 milyon öğrencinin yıllık yabancı dil masrafı karşılanabilir

gıda israfı

Türkiye’deki gıda israfı 87 milyon ailenin yıllık geçim masrafına eşit geliyor

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)’nun araştırmalarına göre her yıl üretilen gıdaların üçte biri renk, şekil gibi kalite standartları, fazla üretim, yanlış lojistik kararlar ve tüketim tarihleri ile ilgili basit bilgilerin eksikliğinden dolayı çöpe gidiyor. Oluşan gıda atığı her yıl 1,3 trilyon dolar finansal kayba neden oluyor.


Çevresel gıda atığı total karbon salınımına yüzde sekiz etki ediyor. Bu yaklaşık olarak bir milyar arabanın yıllık karbon salınımına eşit geliyor. Gıda sektöründe ise çoğu firmanın atık yönetimine özel atanmış departmanı bulunmuyor.

Farklı departmanların sorumluluğu altına verilen atık yönetimi genellikle üretimin bir maliyeti olarak gösteriliyor. İnsani tüketime uygun olan gıdalar bile toprağa gömülüyor. Yarattığı atığı tanıyamayan, nasıl değerlendirmesi gerektiğini bilmeyen firmalar atıkları değerlendirmek için en büyük faydayı yaratacak değerlendirme yöntemini belirliyor.

Gıda kaybı en aza indirilecek

İstanbul Bilgi Üniversitesi Elektrik- Elektronik Mühendisliği Bölümü öğrencisi ve Fazla Gıda Ar-Ge Mühendisi Atakan Özkan ile BİLGİ öğrencisi Pelin Damla Ateş, Soğuk Zincir Takip Sistemi isimli projelerini Fazla Gıda Platformu için tasarladı. Yürütücülüğünü BİLGİ Elektrik- Elektronik Mühendisliği Bölümü Dr. Okan Zafer Batur ile BİLGİ Elektrik- Elektronik Mühendisliği Bölüm Başkan Yardımcısı Dr. Yiğit Dağhan Gökdel’in yaptığı projede soğuk zincir kırılmasına bağlı gıda, zaman ve mali kayıpların en aza indirilmesi hedefleniyor.

Yapılan çalışmanın öğrencilerin Fazla Gıda A.Ş.’nin alandaki tecrübelerinden faydalanarak firma için gerçekleştikleri bir sistem olduğunu söyleyen Dr. Yiğit Dağhan Gökdel, “Uygun çevresel ortam testlerinde (THS5) başarılı sonuçlar elde edildi. Teknoloji hazırlık seviyesi 6’ya ulaşmak için sistem geliştirilmeye devam ediliyor.

Bu iş birliği, esasen bir yazılım şirketi olan Fazla Gıda A.Ş’nin özellikle düşük güç tüketimli akıllı donanım geliştirme bilgi birikimine katkı sağlamasının yanında, projede kapsamında çalışan öğrencilerimizin de teknik anlamda gelişmesini sağlayıp, kendilerine iş olanakları sunuyor . Fazla Gıda A.Ş. ve İstanbul Bilgi Üniversitesi ortaklığını devam ettirip, 2020 yılı içerisinde söz konusu bu proje ile geniş kapsamlı bir Avrupa Birliği Projesi başvurusu da yapmayı planlıyoruz. ” şeklinde konuştu.

Operasyona dair belgeler arşivleniyor

BİLGİ ile iş birliği yapan Fazla Gıda Soğuk Zincir Takip sisteminde Fazla Gıda Dijital Atık Yönetim platformu ve 100’den fazla oluşan partner ekosistemi ile gıda ürününün finansal, çevresel ve sosyal en avantajlı değerlendirme yönteminin kararını verebilmesi ve ürünün muhteviyatı hakkında sahip olunan bilgi sayesinde, herhangi bir soğuk zincir kırılması yaşanması durumunda, ürünün değerlendirme yolları ile ilgili hızlı bir şekilde karar alınabiliyor. Fazla Gıda, dijital atık yönetim sistemiyle birlikte anlaşmalı olduğu gıda firmaların fazla gıdalarını, gıda kazanım hiyerarşisini göz önünde bulunduruyor.

Sunduğu gıda bağışı, yeniden satış, hayvan yemi üretimi ve geri dönüşüm modülleri ile dijital pazaryerinde en uygun partnerle eşleştirerek değerlendirmesine yardım eden Fazla Gıda, dijitalleşmiş, hızlı süreç ve partner ekosistemi sayesinde atık yönetimi için ekstra insan gücü ve zaman ayırmadan bu gıdalardan finansal, sosyal ve çevresel fayda yaratıyor. Platform, gıda firmalarını farklı türdeki atıklar için farklı kurumlarla anlaşma yapma zahmetinden kurtarıyor. Dijital platform aracılığı ile tek bir noktadan bütüncül atık yönetim sistemi sağlayan Fazla Gıda aynı zamanda operasyona dair bütün belgelerin arşivlenmesini takip edilebiliyor.

Sistemde nesnelerin interneti teknolojisi kullanılıyor

sensa soğuk zincir

BİLGİ ile yapılan iş birliği hakkında konuşan Fazla Gıda kurucularından Arda Eren, soğuk zincir kırılmasına bağlı gıda atığını en aza indirebilmek ve gıda güvenliğini sağlayabilmek için soğuk zincir takip sistemi tasarladıklarını söyledi. Eren, “Ortamın sıcaklık ve nemini gerek görülen zaman aralıklarıyla ölçerek kullanıcıya sunuyoruz. Sistemi birden fazla alanda çalışabilecek özellikte tasarladık. Depolarda sabitlenmiş halde, ürünlerin nakliyesi esnasında araçlarda, özel ilgi gerektiren kargoların bulunduğu kutularda kurulum maliyeti ve montaj gerektirmeden kullanılabiliyor.

Sistemde montaj gerektirmeyen kolay kurulum özelliği için nesnelerin interneti teknolojileri kullanılıyor. Lojistik operasyonlarının kolay takibi ve operasyon esnasında gerçekleşebilecek olası soğuk zincir kırılmasına müdahale edebilmek için araç konumunu takip edebiliyor. Anlık takip özelliği hem yakıt tasarrufu yapabilmek adına hem de soğuk zincirin tehlikeye girmesi durumlarında alternatif rotalar sağlayarak kullanıcıların işlerini kolaylaştırıyor.


Aynı zamanda sistem lojistik operasyonların karbon salınımına katkısını düşürmekte önemli rol oynuyor. Sistem, barındıracağı ivme ölçer ile araçların taşıma esaslarına uygun kullanılıp kullanılmadığını denetleyerek, özel ilgi gerektiren kargoların taşıma koşullarına dair iç görüler de sağlıyor” dedi.

Türkiye’de yılda 125 kg sebze meyve israf ediliyor

Maliyet etkin, yerli üretim, bulut tabanlı algılayıcılar ile yatırım maliyeti olmadan üretilecek soğuk zincir takip sistemlerinin küçük işletmelerde hızla yaygınlaştığını dile getiren Arda Eren, yerli algılayıcı teknolojileri ile ithalat oranı azalırken, gıda kaybının büyük oranda önlendiğini belirtiyor. Ürünün ısı kontrollü sevkiyat dışında da yaygınlaştırılması ile gıda sektöründe yaşanan kayıp ve atıkları önlemesi beklendiğini aktaran Eren, şöyle devam etti:

“Örneğin soğuk zincir taşımacılığı kapsamına girmeyen ürünlerden biri olan çilek, oda sıcaklığında taşınırken üç günde bozulurken, 11 derece sabit sıcaklıkta taşınan çileklerin ortalama 10 günde bozulduğu tespit edildi. Türkiye’de her yıl üretilen 49 milyon ton meyve ve sebzenin yaklaşık 11,6 milyon tonu lojistik aşamasında doğru şekilde taşınmadığı için tüketilemez hale geliyor.

Türkiye’de sebze ve meyve hasat, muhafaza, taşıma, pazarlama ve tüketim olmak üzere beş ana kademenin her birinde yapılan hatalı uygulama, ürüne bağlı olarak yüzde 25-40’lara kadar çıkan kayıplara neden oluyor. Sonunda ürün çöpe dönüşüyor. Türkiye’de kişi başına yılda 125 kilogram sebze ve meyve israf oluyor. Ürünler çöp depolama alanlarına gidiyor.

Bir yılda oluşan 9-10 milyon ton sebze meyve atığı Türkiye’nin yıllık ihracatının yaklaşık 4 katına karşılık geliyor. Sebze ve meyvenin nihai bedelinin ortalama 1 dolar olduğu kabul edilirse yanlış yaş sebze ve meyve zincir sisteminin Türkiye ekonomisine maliyeti 2015 yılı verilerine göre yılda yaklaşık 9-10 milyar dolar olarak hesaplanıyor.”

360 derece soğuk zincir takip sistemi kurulacak

Türkiye’ de taşımacılık sektörü ile büyük perakende firmalarında soğuk zincir takip sistemlerinin en yaygın şekilde kullanıldığının altını çizen Fazla Gıda Platformu kurucularından Arda Eren “Küçük işletmeler ve küçük lojistik operasyonlar için sistemin kullanımının yüksek yatırım maliyetleri ve yönetim maliyetleri sebebi ile çok da yaygın olmadığını gözlemledik. Buradan yola çıkarak; ön yatırımı yüksek olmayan, yönetim süreci kolay ve maliyeti düşük yaklaşımımız ile en küçük işletmelere kadar soğuk zincir takibini gerçek zamanlı hale taşımayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

Projemiz deneme prototipleri aşamasından itibaren bizim de partnerimiz olan Türkiye’nin en büyük perakende ve toptan zincir marketlerinden birinde kullanılıyor diyen Eren, şöyle devam etti: “Projenin tamamlanmasıyla çalışılan depo ve mağaza sayısı artacak. Eşsiz partner ekosistemimiz ile Türkiye’nin dört bir yanına hızla yayılabileceğiz. Bununla birlikte 360 derece kapsayıcı bir soğuk zincir takip sistem alt yapısı kurulup yaygınlaştırılmış olacağız. Bu nedenle oluşacak finansal kaybın önüne geçilebilecek zamanla yarışılan soğuk zinciri takip sürecinde atıl durumda kalan gıda ürünü farklı yöntemler ile ekosisteme yeniden kazandırılabilecek.”

Soğuk zincir takip sistemi nedir?

Et, süt, balık, donmuş ürünler, meyve ve sebze gibi hassas gıdaların korunmasında sıcaklık, nem gibi parametreler dikkat çekiyor. Sıcaklık değişimleri, mikroorganizmaların üremesine neden olarak ürünlerin yapılarını bozmakta ve gıda güvenliği açısından tehlike yaratıyor. Bu nedenle mikroorganizmaların ürememesi ve gıdaların tazeliğinin bozulmaması için soğuk zincirin üretimden tüketime kadarki tüm aşamada kırılmaması gerekiyor.

Bu bağlamda üreticiler gıda ürünlerinin sevkiyatından tüketimine kadar geçirdiği tüm aşamalar (depolama ve satışa sunma vb.) sırasında uyulması gereken belirli parametreleri kontrol edip gerekli soğuk ortamı temin ediyor. Aynı zamanda soğuk zincir taşımacılığı mecbur olan gıda ürünlerinde, uygun koşullar sağlanamadığı için yaşanan kayıplar yüksek oranda oluyor.

Soğuk zincir taşımacılığında yaşanan gıda kayıpları ve atığın nedeni firmaların gerekli sıcaklık, nem gibi parametreleri anlık takip ederek verileri, ürünler gıda güvenliği açısından tehlikeli aşamaya ulaşmadan ve atığa dönüşmeden ilgili birimlere iletecek teknolojilere sahip olmamasından kaynaklanıyor.

Soğuk zincir takibinin gıda kaybındaki önemi nedir?


Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın 2017 yılında yayınladığı tebliğe göre araç içinde iç sıcaklığı 0-14 derece arasında tutabilecek mekanik cihazların ve sıcaklık nem takip cihazlarının bulunması ‘Soğuk Zincir Taşımacılığı’ için zorunlu kılıyor. Nem, sıcaklık ve ivme gibi parametrelerde hassas ölçümler yapabilen soğuk zincir takibi, bu ürünlerin zincirinin kırılmasını ve kırılmaya bağlı mikroorganizmaların üremesini engelleyerek bu gıdaların güvenliğini koruyor. Buna ek olarak soğuk zinciri kırılan gıdaları tehlikeli aşamaya ulaşmadan ilgili değerlendirme noktalarına ileterek atığa dönüşmesini engelliyor.

Serpme kahvaltı yılda 100 milyar liralık israfa neden oluyor!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.