Erdoğan: 1939 Erzincan depreminde 33 bin insanımız öldü, CHP sözcüsünün dedesi o zaman İçişleri Bakanı’ydı!

1939 Erzincan depremi üzerinden CHP’yi hedef alan Erdoğan, “Erzincan depreminde 33 bin vatandaşımız rahmetli olmuştu. CHP’nin Sözcüsü’nün dedesi de İçişleri Bakanı’ydı. Kalkıp da geriye bakıp neler olmuş bunu sorgulama hassasiyetini göstermeyen bu zihniyet, kalkıyor bu yalan yanlış ifadeleri kullanabiliyor.” dedi.

erdoğan 1939 erzincan depremi

Erdoğan: 1939 Erzincan depreminde 33 bin insanımız öldü, CHP sözcüsünün dedesi o zaman İçişleri Bakanı’ydı!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir depremine ilişkin açıklamalarda bulundu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef alan Erdoğan, “Bir işi bilirsin konuşursun ama bilmediğin iş hakkında niye konuşursun. Sus da adam sansınlar” dedi.


Açıklamasında Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef alan Erdoğan, “Muhalefetin başındaki zat, 5’inci gün yaptığı turistik ziyarette ‘Hâlâ enkazlar kaldırılmadı’ diyor. Bir işi bilirsin konuşursun ama bilmediğin iş hakkında niye konuşursun. Sus da adam sansınlar” dedi.

TOKİ’ye çok önemli yetkiler verdiklerini kaydeden Erdoğan, “Biz gelene kadar sadece 43 bin konut yapan TOKİ’nin 18 yılda tamamladığı ve halen inşaat ettiği 975 bin konut bu alan devrimdir” ifadelerini kullandı.

Erdoğan’ın açıklamasından öne çıkanlar şöyle:

• İzmir depreminin hemen ardından başlatılan arama kurtarma çalışmaları sona erdi. Buna göre, depremde 114 hayatını kaybetti, 1035 insanımız da yaralandı. Yaralılardan 999 vatandaşımız taburcu oldu, 36 vatandaşımızın tedavisi sürüyor.

• Deprem anından itibaren arama kurtarma enkaz kaldırma, hasar tespiti ve sağlık hizmetleriyle, barınma ve gıda destekleriyle depremzedelerin tüm ihtiyaçları eksiksiz karşılanmıştır. Bakan arkadaşlarımız, STK’larımız hepsi bölgede seferber olarak bu işi yakından takip etmişlerdir. Tüm kamu ve STK mensuplarına şükranlarımı sunuyorum.

• Enkaz kaldırma çalışmaları en kısa sürede tamamlanacaktır. 1 ay içerisinde de deprem konutlarının yapımına başlayacağız. Önümüzdeki yıl hak sahiplerine evlerini teslim edeceğiz. Yol haritamız bu.

Sus da adam sansınlar

• Yaşanan her felaket bir derstir. Ama ana muhalefetin başındaki zat, 5’inci gün yaptığı turistik ziyarette ‘Hâlâ enkazlar kaldırılmadı’ diyor. Bir işi bilirsin konuşursun ama bilmediğin iş hakkında niye konuşursun. Sus da adam sansınlar. İzmir milletvekilisin uğrayıp, günübirlik gidip dönüyorsun. Senin orada başından sonuna kadar kalman lazım. Kalkıp orada canhıraş her şeyini feda etmeye hazır olan bakan arkadaşlarımız, STK’larımız hakkında ileri geri konuşuyorsun.

• Kızılay ile ilgili bir şey söylemişti, ‘Bir tane Kızılay çadırı görmedim’ demişti, Elazığ’da. Burada da Kızılay’a verdiler veriştirler. Kızılay, AFAD orada ve hazırlıklar 4 bine yakın çadırla hazır oldular. Yoğun bir şekilde çadır kuruluşları hepsi yapıldı. Hangi imkan istenirse bunlar sağlandı.

• Yaşanan her felaket bize ülkemizin deprem kuşağında olduğu, her an yeni sarsıntılarla karşılaşabileceğimiz gerçeğini hatırlatıyor. Ülkemizde bu konudaki milat 1999 depremi olarak en yakını olarak söylüyorum, bu işin çok daha gerisi var; Erzincan depremidir, Erzurum depremidir, Çaldıran’dır, Bingöl’dür, Gediz’dir…

Erzincan depreminde CHP sözcüsünün dededi İçişleri Bakanıydı

Erzincan depreminde 33 bin vatandaşımız rahmetli olmuştu. CHP’nin Sözcüsü’nün dedesi de İçişleri Bakanı’ydı. Kalkıp da geriye bakıp neler olmuş bunu sorgulama hassasiyetini göstermeyen bu zihniyet, kalkıyor bu yalan yanlış ifadeleri kullanabiliyor.


TOKİ’ye çok önemli yetkiler verdik

• Büyük Marmara Depremi’nin ardından mevzuat düzenlemelerini sürdürdük. AFAD’ı kurduk. Niye, istedik ki bu STK’ları bir araya getirelim, buradalarda etki alanlarında bir zaafet oluşmasın. TOKİ’ye çok önemli yetkiler verdik. İzmir’le ilgili süratle bir adım daha attık. Stoklarımızda 1000 konteynır vardı, onları da yine İzmir’de kullanıyoruz.

• Biz gelene kadar sadece 43 bin konut yapan TOKİ’nin 18 yılda tamamladığı ve halen inşaat ettiği 975 bin konut bu alan devrimdir. Bu şekilde başlayan konut atılımı ülkemizde önemli bir dönüşümü sağlamıştı. Ancak hala dönüştürmemiz gereken 6,7 milyon konut bulunuyor.

• İzmir’de depremin olduğu bölge sulak bir bölge. Tarım-Ormancılığa ait bölgeyi rezerv alan yapılacak olan konutlara tahsis ettik. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız o 1,4 milyon m2 alanda inşaata başlayacak. İstiyoruz ki zemin sorunu olmasın. Öncelikli olarak belirlediğimi 1,5 milyon konutu önümüzdeki 5 senede inşa etmek istiyoruz.

• TOKİ ile bu yıl 100 bin konut inşaatına başlamıştık. Önümüzdeki yıl da 100 bin konuta başlıyoruz. Riskli yapı olarak ilan ettiğimiz 688 bin birimde tahliye ve yıkımları tamamladık. Riskli yapı tespiti yapılan 1,5 milyon yapı için kentsel dönüşüm çalışmaları için vatandaşlarımıza 15,5 milyar liralık destek verdik. Hiçbir meblağ insanımızın canından kıymetli değildir.

• İstanbul başta olmak üzere bu süreci hızlandırmamız gerekiyor. Ülkemizi deprem başta olmak üzere tabii afetlere hazırlıklı olmak için çalışmayı sürdüreceğiz. Afet ve Acil Durum Yönetmeliğini güncelliyoruz. Çok hızlı ve etkin bir müdahale ile vatandaşlarımızın yanında yer alıyoruz. AFAD’dan UMKE’ye her kurumumuz kendi görev alanında çok güçlü bir altyapı ve yetişmiş insan kaynağına kavuşmuştur.

İnsanları küçümseyen AK Parti’li varsa haksız işgalci demektir

• AK Parti Türkiye’nin en çok üyeye sahip siyasi partisidir. Diğer partilerin üyelerini toplayın 3 ile 5 ile çarpın AK Parti’ye yetişemiyor. Üye sayımızın sürekli artması gerekir. 2020’ye girerken, her yıl 1 milyon yeni üye hedefiyle kolları sıvadık. AK Parti’nin 19 yıllık tarihinde en yüksek üye kaydını gerçekleştirerek 1 milyon yeni üye hedefine ulaşıyoruz.

• Salgın şartlarının getirdiği zorluklara rağmen 11 milyon 200 bin üye sayısına ulaşmış bulunuyoruz. Üyelerimiz kollarını açarak el ele verseler Türkiye’nin bir ucundan diğerine insan zinciri oluşturabiliriz. Bu tablo milletimizin geleceğini hala AK Parti’de gördüğünün işaretidir. Üyelerden bir kısmı parti binalarımıza kendileri gelerek kayıt yaptırmıştır. Her iki kişiden birinin oyunu alan bir partinin her 7 kişiden birinin üyesi olması tabiidir. Biz insanların parti binalarımıza gelmesini bekleyen bir anlayışta olmadık.

• Her kesimden insanımızın evine, işyerine her gün bizzat gitmeliyiz. Buralarda onlarla muhabbet etmenin, dertlerini dinlemenin, çözüm üretmenin, insanımızın gönlünü almalı, yaptıklarımızı anlatmalıyız. Milletle arasına duvar ören, insanları küçümseyen AK Parti’li varsa fuzuli şagil, haksız işgalci demektir. Hiçbir AK Parti temsilcisi milletten kopuk yaşayamaz.”

CHP’li Özgür Özel’den Erdoğan’a yanıt: Çemkirdiği Atatürk, suçladığı Atatürk, saldırdığı Atatürk!

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Meclis’te düzenlediği basın açıklamasında Erdoğan’ın 1939 Erzincan depremi açıklamasına yanıt verdi. Özel, “Çemkirdiği Atatürk, suçladığı Atatürk, saldırdığı Atatürk” dedi.


Meclis’te basın mensuplarına açıklamada bulunan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “Bu rezaletin son bulduğunu biz de göreceğiz bütün vatandaşlarımız da görecek. 1939 Atatürk’ün ölümünden bir yıl sonra. Büyük Erzincan Depremi’nde yer yerinden oynamış. O güne kadar ülkeyi Atatürk yönetmiş. Çemkirdiği Atatürk, suçladığı Atatürk, saldırdığı Atatürk. Geçen haftaki depremin sorumluluğunu alma, vatandaşa yükle; Elazığ depreminin sorumluluğunu alma, vatandaşa yükle. 1939’daki depremden ‘Faik Öztrak’ın dedesi sorumlu’ de. Buna siyaset içinde cevap vermeye kalksak huni takmamız gerekir” ifadelerini kullandı.

Video – Özgür Özel’in açıklamaları

“Deprem paraları nerede?” sorusuna SOL Parti’den yanıt: Beylerin sofrasında!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.