Dünya Kupası’nda Arjantin’in İngiltere’yi elediği elle atılan o golün sahibi Diego Armando Maradona maç bitiminde, “Golü elle mi attın?” sorusuna; “O benim elim değildi, Tanrı’nın eliydi.” diyerek, unutulmayan tarihi cevap vermiş, adeta Belgrano’nun intikamını almıştı.
Maradona: “Tanrı’nın eli” ile Belgrano’nun intikamı
Lise yıllarımda her gece, küçük, pilli el radyomu yastığımın yanına koyar, gece 11’de başlayan, müzik ağırlıklı “Gecenin İçinden” programını dinlerdim. Çoğunlukla da radyo açık uykuya dalardım.
Hiç unutmuyorum; Falkland Savaşı’nın yaşandığı en çetin günlerden birinde programın sunucusu, Arjantin’in Belgrano zırhlısının bir İngiliz denizaltısı tarafından torpillenerek batırıldığı haberini vermiş ve “Belgrano’da ölen askerler için çalıyoruz.” diyerek anons ettiği “Dont cry for me Argentina” şarkısını çalmıştı.
Öyle duygusal bir andı ki, o denizciler için gözlerim dolmuştu. Belgrano ile birlikte Atlantik’in soğuk ve karanlık sularına gömülenler, Arjantin’in savaşta verdiği kayıpların yarısıydı. Kurtulanlar günlerce buz kesen okyanus dalgalarıyla boğuştular. O günden beri kurnaz ve kibirli İngilizlere duyduğum öfke hiç silinmedi. Ta ki, 1986 yılına kadar…
O yıl Dünya Kupası çeyrek finalinde İngiltere’ye atılan gayrinizami gol sayesinde Arjantin İngiltere’yi elemiş, bir nebze olsun içim soğumuştu. O gol anındaki sevincimi hiç unutamadım. Hiçbir sevinç o sevincin yerini tutmadı.
İşte elle atılan o golün sahibi Diego Armando Maradona maç bitiminde, “Golü elle mi attın?” sorusuna; “O benim elim değildi, Tanrı’nın eliydi.” diyerek, unutulmayan tarihi cevap vermiş, adeta Belgrano’nun intikamını almıştı. Sonraları anılarında o gol için “İngilizlerin ceplerinden cüzdanlarını aşırmak gibiydi.” demişti.
Sokaklardan gelen fakir çocuk yalnız Arjantinlilerin değil, benim de kahramanım olmuştu. Bu büyük futbolcunun dün vefat ettiğini öğrendim. Hem de erken kabul edilebilecek bir yaşta… 60 yaşında. Hızlı yaşayıp, genç ölen bu gençlik idolüm ışıklar içinde uyusun. Büyük futbolcuydu.