Bakan Kurum: Binası az hasarlı olanlar evlerine girebilir

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum: İzmir’de binası az hasarlı ve hasarsız olan vatandaşlarımız evlerine girebilir. Orta hasarlı binalara ilişkin güçlendirme yapmak zorundayız.

Bakan Kurum: Binası az hasarlı olanlar evlerine girebilir

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ve Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli başkanlığında, İzmir’de İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü Afet Koordinasyon Merkezi’nde koordinasyon toplantısı gerçekleştirildi.

Murat Kurum: Binası az hasarlı ve hasarsız vatandaşlar evlere girebilir

Bugüne kadar 47 bin 689 binada, 278 bin bağımsız bölümde hasar tespit çalışmalarının tamamlandığını belirten Bakan Kurum, “Acil ağır hasarlı ve yıkık binamız 283 ve 4 bin 100 bağımsız bölüme ulaştı. 2 bin 508 az hasarlı, 338 de orta hasarlı binamız var. 12 binamızın yıkımını dün itibariyle tamamladık.


Hızlı bir şekilde acil yıkılacak binaların yıkım sürecini yürütüyoruz. Bugüne kadar çadırlarımıza yaklaşık 3 bin 370 başvuru geldi ve başvurular anında yürütülmektedir. Görevlilerimiz vatandaşlarımızı detaylı biçimde bilgilendiriyorlar yine de vatandaşlarımız hasar tespitlerini hasartespit.cbs.gov.tr adresinden öğrenebilirler.

Şu ana kadar yapmış olduğumuz çalışmalar kapsamında binası az hasarlı ve hasarsız olan vatandaşlarımız evlere girebilirler. Orta hasarlı binalara ilişkin güçlendirme yapmak zorundayız. Buna ilişkin de belediyelerimiz ve bakanlığımız verebilecek her türlü desteği vermeye hazırdır. Yapılacak tüm iyileştirmelerin hem plan noktasında hem teknik olarak hem de maddi olarak yapılacak tüm destekleri vereceğimizi burada ifade etmek isterim” dedi.

“Tüm talepleri koordinasyon ofislerine iletebilirler”

Depremin üzerinden bir hafta geçtiğinin altını çizen Bakan Kurum, “Hep birlikte vatandaşlarımızın yarasını sarmak üzere harekete geçtik. Arama- kurtarma ekiplerimiz enkazdan vatandaşlarımızı kurtarmak için özverili ve uyumu bir çalışma gerçekleştirdiler. Fiilen sahada durmaksızın, can güvenliği riski dahi olarak yapılabilecek tüm çalışmayı özverili biçimde yaptılar.

Hızlı bir şekilde amacımız İzmirli kardeşlerimizin yarasını sarmaktır. Hasar tespit çalışmalarını hızlı bir şekilde yürütüyoruz. Bu kapsamda acil yıkılması gereken binaların yıkım sürecini başlattık ve hızlı bir şekilde vatandaşlarımızı güven içerisinde taşınma sürecini sağlayıp, riskli binaların da yıkım sürecini yürütüyoruz.

Bu anlamda İzmirli kardeşlerimize bir çağrıda bulunmak istersek; enkaz altında sürekli onlarla beraberiz. Onların acılarını, mutluluklarını ilk andan itibaren yaşıyoruz. Gördükleri, eksik olduklarını düşündükleri veya taleplerini mahallelerimizde bulunan koordinasyon ofislerine iletebilirler. Anında bu ihtiyaçları karşılamak üzere afet koordinasyon merkezimiz çalışıyor” dedi.

“Çadır kentlerde sağlık açısından yapılması gerekenler değerlendirildi”

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın dün İzmir’i ziyaret ettiğini söyleyen Kurum, “Dün Sağlık Bakanımız buradaydı. Bütün çadır kentlerde sağlık açısından yapılması gerekenler değerlendirildi. Valimiz, milletvekillerimizle birlikte yapılan istişare toplantısında İzmir’de yapılacak işleri konuştuk. İnşallah ahenk ve uyum içerisinde bu süreci yürütmeye gayret ediyoruz.

Şu an sahada 7 bin 129 personelimiz, bin 26 araçla enkaz kaldırma, hasar tespitlerin araştırılması, sağlık hizmetlerinin verilmesi, barınma ve teknik hizmetleri yürütmektedirler. Yaralanan 36 vatandaşımızın tedavisi sürüyor. Tedavi görenlerden 5’i ağır olmak üzere 7 vatandaşımız yoğun bakımda.

Yaralılarımıza Allah’tan acil şifalar diliyorum. Hasar tespit çalışmalarımız şu an bin 336 uzmanımızla sürüyor. Özellikle yoğun yıkımın olduğu 4 mahallemizde hasar tespit çalışmalarını tamamladık. İnşallah hedefimiz salı günü İzmir genelinde hasar tespit çalışmalarını tamamlamaktır” diye konuştu.

“Bir yıl içinde teslim edilecek”

Acil ağır hasarlı bölüm sayısının 4 bini geçtiğini söyleyen Kurum, “1 milyon 380 bin metrekarelik rezerv alanında 4 bin konut inşa edeceğimizi söylemiştik. Geri kalan konutlarımızı proje alanları belirledik. Proje alanlarını yine vatandaşımızla paylaşacağız. Enkaz alanlarında ve etrafındaki riskli binaları içeren projeleri yerinde yapacağız.

Bu projelerde zemin + 5 katı geçmeyecek şekilde bölgenin ihtiyacını karşılayacak şekilde yürütülmektedir. İkisi de eş zamanlı olarak en geç bir ay içerisinde başlayıp, söz verdiğimiz gibi 1 yıl içerisinde teslim edilecektir.

2012’den bu yana bakanlık olarak 15,5 milyar TL kentsel dönüşümde kira yardımı, taşınma yardımı, kamulaştırma yardımı olmak üzere yardımlar yaptık. 1 milyon 395 bin konutun dönüşümünü kentsel dönüşüm yasası ile sağlamış olduk. Bu anlamda 5 milyon vatandaşımızın can ve mal güvenliğini teminat altına aldık” ifadelerini kullandı.


“İzmirimizin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak çalışmaları yapacağız”

Türkiye’de dönüşmesi gereken acil 1,5 milyon konutun olduğunu belirten Kurum, “Biz Kartal’da yıkılan binanın enkazına gittiğimizde tüm Türkiye’ye, belediyelerimize ‘İllerinizde kentsel dönüşüm master planınızı hazırlayıp, bakanlığımıza gönderin” diyerek ifade ettik. Bu kapsamda çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bu süreçte vatandaşlarımıza taşınma yardımı, kira yardımı veriyoruz. 81 ilimizin olduğu gibi İzmir’imizin de tüm ihtiyaçlarını karşılayacak çalışmaları yapacağımızı ifade etmek isterim.

Bir taraftan da taşınma, kira yardımı, eşya yardımı süreçlerini yürütüyoruz. Bugüne kadar Seferihisar’da tsunamiden etkilenen esnafımızın, 222 konut ve iş yerinin zarar tespiti çalışmaları tamamlandı ve bu kapsamda 1 milyon 904 bin TL ödemeler yapılmış durumdadır” dedi.

“Bayraklı için 17 günümüz kaldı”

Kurulacak konteyner alanlarına da değinen Kurum, “Konteyner alanlarımızda hem Bayraklı’da hem de Ege Üniversitemizin bulunduğu alanda altyapı çalışmalarımız devam ediyor. Bayraklı’da bin konteyner, Ege Üniversitesi’nin içinde bulunan alanda 312 konteyner kurmak için çalışmalar devam ediyor.

Bayraklı’da ilk etapta bin konteyner kuracağız ve 17 günümüz kaldı. Bu kapsamda çalışmalar yürütülmektedir. İçinde yine kreşimizin olduğu, vatandaşlarımızın sosyal anlamda ihtiyaçlarını giderebilecekleri, bir yönetim merkezimizin olduğu, güvenli, konforlu konteyner kentlerimizin kurulumu devam ediyor.

Toplam 4 bin 469 çadırımız var. 900 boş çadırımız var. Şu anda yaklaşık 8 bin 500 vatandaşımız çadırlarda kalmaktadır. Kızılay’ımız ile beslenme ihtiyaçlarını tüm alanlarda, tüm sivil toplum kuruluşlarımızla birlikte yürütüyoruz. Günlük 100 bin kişi kapasiteli hizmetimiz devam ediyor.

Çadır kentlerde artık daha güvenli bir şekilde, ki içerisinde Covid-19 tespiti dahi yaptırılabilecek polikliniklerimiz kurulmuş durumdadır. İl emniyetimiz etrafında güvenlik tedbirleri alıyor. Giriş çıkışlarımız kontrollü biçimde yapılacak” ifadelerini kullandı.

Bekir Pakdemirli: Göçük altında kalanların yaklaşık yüzde 50’si kurtarıldı. Bu olağanüstü bir başarı”

Toplantı sonrası açıklama yapan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Bir haftayı geçti, maalesef kayıplarımız oldu. Bunlara üzüldük ama depremde kurtardıklarımıza da bir o kadar sevindik. Aşağı yukarı baktığımız zaman göçük altında kalanların yüzde 50’sine yakınının kurtarıldığı gözüküyor ki bu olağanüstü bir başarı.

Bu noktada AFAD’a teşekkür etmemiz gerekiyor. Bu teşekkür sadece AFAD’a değil, tüm kamu kurumlarına, belediyemize, tüm sivil toplum kuruluşlarınadır. Bundan sonraki süreç, yaraların sarılması ve hayatın normale dönmesiyle ilgili çalışmaların tamamlanmasıdır. Bununla ilgili tüm çalışmalar en iyi şekilde takip edildi ve yapıldı” dedi.

“7 gün yağış beklenmiyor”

Binalara girmekten imtina eden vatandaşların olduğunu söyleyen Pakdemirli, “Çadır kentleri tercih eden vatandaşlarımız var. Onlar için şunu söyleyelim; 7 gün boyunca bir yağış beklemiyoruz. 20 derecenin üzerinde sıcaklık olacak. Geceleri 10-12 dereceye düşecek. Devlet Su İşleri olarak böyle bir depremde bizim en öncelikli olarak kontrol ettiğimiz konu barajlar konusudur. 111 baraj ve 97 göletin hepsinin kontrollerini tamamladık, buralarda hiçbir hasarımız yok. Sahada AFAD’ın koordinasyonunda makinelerimiz çalışıyor.

80 makine, 600 personelle enkaz kaldırma, yıkım ve konteyner alanında hafriyat çalışmalarına arkadaşlarımız destek veriyor. Bugün belli ziyaretler yapacağız ama bununla beraber sayın bakanımızla birlikte havadan rezerv alanın incelemesini yapmayı planlıyoruz. Rezerv alanının genişletilmesi konusunda maksimum çaba ve gayreti sarf ediyoruz” diye konuştu.

“Olumlu bir şehirleşme örneği çıkarma gayreti içinde olacağız”

İzmir için her türlü yardımı, katkıyı koymaya hazır olduklarını ifade eden Pakdemirli, “Bu musibetlerden de bir ders çıkarmak ve hayra yönelik bir aksiyon çıkarmamız gerekir diye düşünüyorum. Bunun için de hem yerinde dönüşüm hem de rezerv alanında örnek bir proje ile Ege’nin incisine yakışır bir proje ile maalesef bu olumsuz olaydan en azından olumlu, güzel bir şehirleşme örneği çıkarma gayreti içerisinde olacağız. Tekrar tüm kurumlarımıza teşekkür ediyorum. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz” dedi.

Tunç Soyer: Bir yıllık süreç var


İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise, Bakan Kurum’un liderliğini sürdürdüğü koordinasyona teşekkür ederek; “Herkesin çok emeği var. Şimdi önümüzde önemli süreçler var. Bir an önce vatandaşlarımızı çadırlardan kurtarıp, başlarını sokacakları bir yuva bulmamız gerekiyor. Bir yıllık bir süreç var önümüzde. Deprem konutlarının inşa edilmesi ve bu şehri yaşayan herkesin güvenle yaşayan bir şehre dönüştürme gibi bir hedefimiz var” diye konuştu.

Bakan Kurum: Tüm Türkiye’ye sesleniyorum, riskli binalarda oturmayalım


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.