Zeytin rekoltesinde endişe: Zeytin alanlarının yüzde 85’i tehlike altında!

Zeytin üreticileri yağlık zeytinde yüzde 40’lık düşüş yaşandığını kaydederken, ZMO Başkanı Suiçmez, zeytin alanlarının yüzde 85’inin tehlikede olduğunu söyledi.

Zeytin rekoltesi üretim düşüş

Zeytin rekoltesinde endişe: Zeytin alanlarının yüzde 85’i tehlike altında!

Ege’nin en önemli tarımsal ürünlerinden zeytinde hasat başladı. Zeytin, kurak koşullara dayanıklı bir ürün olmasına karşın küresel iklim krizi sürecinde yağış ve sıcaklık değişikliklerinden en fazla etkilenecek tarım ürünleri arasında yer alıyor.


Üreticiler bu sene sofralık zeytinde sorun olmadığını fakat yağlık zeytinde ise yüzde 40’lık bir düşüş yaşandığını kaydettiler. Öte yandan üreticiler girdi maliyetleri ve salgın sürecinde yaşadıkları ekonomik krizden dertliler. Ayrıca üreticiler, Ege Bölgesi’nde zeytinlik alanlarında ve yakın bölgelerinde olan JES, RES gibi faaliyetlerin artmasıyla birlikte zeytinin kalitesinin giderek kötüye gittiğini belirttiler.

Manisa Akhisar’da zeytin üreticiliği yapan Kadir Coşkun, uzun zamandır böyle bir kurak dönem olmadığını vurgulayarak, “Bu da zeytin için iyi değil. Rekoltede geçen seneye göre yüzde 40 düşüş olacak. Bir de bu sene her sene olduğu gibi girdi maliyetleri çok yüksekti. Salgın sürecinde yaşanan ekonomik kriz çiftçiyi perişan etti. Tüccarların tekelleşmesi de zeytinciği daha da bitime noktasına getirdi. Fiyatlarla istedikleri gibi oynayabiliyorlar. Bu sene salgından dolayı da işçi bulmak zorlaştı. Hasat başladı ama biz bittik” diye konuştu.

Üreticiler topraktan çekilmeye başladılar!

Balıkesir Ayvalık’ta zeytin üreticiliği yapan Hasan Cengiz ise, “Küresel iklim değişiyor. Maalesef doğanın dengesiyle oynadılar. Bu da en çok tarım yapanları etkiledi. Türkiye’nin Karadeniz Bölgesi hariç her bölgede neredeyse zeytin yetişiyor. Her bölgede farklılıklar gösterir. Bizim bölgemiz ise bu sene aşırı kurak geçti.

Ayvalık’ta mayıs ayından beri yağmur düşmedi. Siz gerisini düşünün… Verim doğal olarak düştü. Gelecek senelerde daha kötü olacak diyorlar ama bakalım.. Sofralık zeytin sulanabildiği için verim çok düşmedi ama yağlık zeytinde verim çok düştü.

Geçen yıl zeytin yağını 25 liraya sattık. Bu sene 30 liraya çıktı. Fabrika çıkışı ise 40 lirayı bulacak gibi. Girdi maliyetleri ise bu sene çok arttı. Üreticiler olarak artık gün geçtikçe zarara üretmiş oluyoruz. Üreticiler topraktan çekilmeye başladılar” şeklinde konuştu.


Bölgemizde çok fazla jeotermaller var

Aydın İncirliova ilçesinde zeytin üreticiliği yapan Kazım Çağlayan ise şu ifadeleri kullandı:

“Hasat başladı. Verim çok düşük. Bu sene kurak geçti. Bir de bölgemizde çok fazla jeotermaller var. Bunlar hep zeytinlik alanlarında. Ya da zeytinlik alanlarına yakınlar. Bunlar verimi düşürüyor. Önce tarım denmesi lazım. Enerji iyi bir şey ama git tarım topraklarının dışında yap. Yazık değil mi bu zeytinlere. Zeytinimiz dünyanın en iyi zeytiniydi ama şimdi doğru düzgün çıkmıyor bile. Rekoltenin geçen seneye göre yüzde 40 düşeceğini tahmin ediyorum. Zaten bu sene işçi bulmakta zorlanıyoruz. Salgın ve ekonomik şartlar yüzünde. Halimiz perişan.”

Yüzde 85’ini kaybedebiliriz!

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Baki Remzi Suiçmez, yaşanan iklim krizi ve kuraklıktan dolayı zeytin alanlarının yüzde 85’inin kaybolma riskiyle karşı karşıya kalındığını dile getirdi.

Suiçmez, “Yapılan çalışmalarda 2100 yılına kadar çiçeklenme başlangıcının 20 gün kadar öne çekileceği belirtilmekte. Zeytin rüzgârla tozlanan bir bitki olması sebebi ile çiçeklerin açık olduğu dönemde aşırı yağış, yüksek sıcaklık ve sis gibi hava olayları tozlanmayı ve döllenmeyi ciddi oranda etkiler.

İklim krizi ve küresel ısınmanın etkisi ile bu yüzyılın sonunda zeytin yetiştiricilik alanlarının daha kuzeye ve daha yüksek rakımlara çıkacağı düşünülmektedir. Dünyadaki zeytinlerin yaklaşık yüzde 10’u sulanmaktadır.


Kuraklığın artması sonucu net sulama gereksinimleri artacak, özellikle kuru tarım alanlarında sulama olmaksızın tarım yapılamayacağı şeklinde araştırmalar mevcuttur. Eğer bunlar gerçekleşirse kuru tarım yapılan zeytinlik alanlarını bu yüzyılın sonunda kaybetmiş olacağız ki bu da ülkemizin zeytinlik alanlarının yaklaşık yüzde 85’ine denk gelmektedir” diye konuştu. (BirGün)

Dünya Gıda Programı (WFP): 2021’de korkutucu boyutlarda kıtlık yaşanacak!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.