Erdoğan’dan, ‘Sedat Peker’ açıklaması: AK Parti’nin kirli senaryolara çekilmesini asla kabul edemeyiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Sedat Peker açıklaması: Şimdi de suç örgütlerine bel bağladılar. FETÖ’den PKK’ya organize suç örgütlerine kadar tüm yeminli millet düşmanlarının iftiralarını Meclis kürsüsüne taşımakta ısrar edenleri gördükçe üzülüyoruz. Onlarla kaybedecek vaktimiz yok, yapacak işimiz çok. AK Parti’nin kirli senaryolara çekilmesini asla kabul edemeyiz.

Erdoğan sedat peker

AKP’nin TBMM’de düzenlenen grup toplantısında açıklamalarda bulunan AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Eski Türkiye özlemlerinin tekrar canlandırılmaya çalışıldığı, terör örgütleri eliyle siyasetin dizayn edilmeye çalışıldığı 7 Haziran 2015 seçimlerinin asla unutulmaması gerekiyor” diye konuştu.

Erdoğan, suç örgütü lideri Sedat Peker’in videolarıyla ilgili, “Şimdi de suç örgütlerine bel bağladılar. FETÖ’den PKK’ya organize suç örgütlerine kadar tüm yeminli millet düşmanlarının iftiralarını Meclis kürsüsüne taşımakta ısrar edenleri gördükçe üzülüyoruz. Onlarla kaybedecek vaktimiz yok, yapacak işimiz çok. AK Parti’nin kirli senaryolara çekilmesini asla kabul edemeyiz” ifadelerini kullandı.


Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Tek parti faşizmin baskılarına ve kötü mirasına rağmen Türkiye’yi demokrasiyle bu meclis tanıştırmıştır. Darbeler ve muhtıralar yanında, vesayetin sinsi oyunlarıyla sürekli tökezletilen meclisimiz, her seferinde ülkemizi demokrasi rayına oturtmayı başarmıştır. Son dönemde meclisimiz yine birbiri ardına zorlu imtihanları alnının akıyla vermiştir.

“7 HAZİRAN 2015 SEÇİMLERİNİN ASLA UNUTULMAMASI GEREKİYOR”

Türkiye 2013’teki Gezi olaylarıyla başlayan karanlık senaryonun Meclis veçesiyle, 7 Haziran 2015 seçimlerinde karşılaşmıştır. Ülkemizin üzerine belirsiz kara bulutlarının çöktürülmeye, eski Türkiye özlemlerinin tekrar canlandırılmaya çalışıldığı, terör örgütleri eliyle siyasetin dizayn edilmeye çalışıldığı 7 Haziran 2015 seçimlerinin asla unutulmaması gerekiyor.

Geçtiğimiz yılın mart ayından beri tüm dünyayla birlikte ülkemizi de etkisi altına alan salgın süreci, yoğun dönemi yeni bir seviyeye taşımıştır. Türkiye siyasetten ekonomiye, sağlığa kadar tüm bu sıkıntıların üstesinden gelerek 84 milyon vatandaşının hakkına, hukukuna, geleceğine sahip çıkmıştır.

KILIÇDAROĞLU’NU HEDEF ALDI

Dün CHP Genel Başkanı koltuğunda oturan zat çıkmış, lağım çukuru dediği birtakım iddiaları Meclis kürsüsünden söylüyor. Girdiği her seçimde ‘Şu kadar oy alamazsam bırakırım’ diyen, her seferinde arsızca koltuğunda oturmaya devam edenler önce aynanın karşısına geçip bunu kendilerine söylemelidir. Türkiye’de hiç kimsenin bu haysiyet fukaralarından onur ve haysiyet dersi almaya ihtiyacı yoktur. Bizim yaptığımız hizmetlerin şahidi, bizatihi milletimizin kendisidir.

Lağım çukuru diye ifade edilen iftiraların ve ortaya atanların peşinden gitmek, ancak kendini oraya layık görenlerin işidir.

“DAYATMALARA İTİBAR ETMEDİK”

Sadece parti değil, ülke ve millet olarak da hiçbir zaman meselelerimizi konuşmak, tartışmak ve çözümler üretmek için dayatmalara itibar etmedik. Yolumuzu karanlık mahfillerin kirli senaryolarına göre belirlemedik. Milletimizin ihtiyaçlarıdır, beklentileridir, talepleridir. Biz demokrasiyi, hukuku, adaleti birileri bize dayattığı için değil, milletimiz buna layık olduğu için en üst seviyede tesis etmenin gayreti içinde olduk. Biz terör örgütleriyle suç örgütleriyle mücadelemizi, egemenliğimizi hedef alan saldırıları birlerinin yardımıyla değil, milletimizin desteğiyle göğüsledik.


“NEYMİŞ MİLLET AÇMIŞ”

Şimdi bakıyorsunuz, sözde siyasi parti genel başkanı olarak konuşanlara. Durmadan hep iftira. Neymiş millet açmış. Bundan bahsediyorlar. Aç olarak dolaşanları, buyurun siz de doyuruverin. Biz ne gerekiyorsa bütün imkanlarımızı seferber ederek bunları yaptık. Yapmaya devam ediyoruz. Bu konuda en ufak bir aksama söz konusu değil. Yapılandırma ise bütün yapılandırmaları yapıyoruz. Biliyorsunuz nankörlük parayla değil. Onlar yine nankörlüğe devam ediyorlar. Varsın devam etsinler. Milletimizden elhamdülillah gayet güzel teşekkürler mesajları alıyoruz. Bunlar çıkmış millet aç diyor.

“ALİYEV’LE BİRLİKTE İZLEYECEĞİZ”

Önümüzde İtalya – Türkiye maçı var. İnşallah Roma’dan milli takımımız şöyle başarıyla dönmesi halinde, biz de Azerbaycan’da ikinci başı Aliyev’le birlikte izleyeceğiz. Bizim gençliğimizde spor denince futbol, voleybol, basketbol, karate gibi spor dalları gelirdi. Bugün artık spor ve sporcu kavramları çok farklı boyutlar kazandı.

ÇEVRECİLİK

Parti kürsülerinden yalan ve iftiraları ısrarla tekrarlayarak çevrecilik olmaz. Ülkenin ve milletin hayrına her projeyi çevre bahanesiyle engellemeye çalışarak çevrecilik yapılamaz. Çevrecilik, daha önce üstlenen işleri durdurmak hiç değildir. İstanbul’u ve benzer sıkıntıların yaşandığı bu tür insafsızlıklara terk etmedik. Etmeyeceğiz.

“YA BU OTOBANLAR, BUNLARI KİM YAPTI YA?”

Değerli kardeşlerim, az önce Sayın Kılıçdaroğlu’nu dinlediniz, yandaşlarını dinlediniz. ‘Bir eserleri var mı?’ diyorlar. Diyoruz ya, gözleri var görmez, kulakları var duymaz. Çünkü onların kalpleri mühürlüdür. Bu kadar açık, her şey ortada. Git, Yavuz Sultan Selim’den geçiver. Marmaray’dan geçiver. Avrasya’dan geçiver. Ankara, İstanbul… Ya bu otobanlar, bunları kim yaptı ya? Biz yaptık. Ankara’daki havalimanını kim yaptı ya, bunu da biz yaptık. Aynı şekilde Çanakkale Havaalanı, bu dönemde bizim bir eserimiz. Bunlar Doğu’ya falan gitmezler zaten, salon sosyeteleri oldukları için oralara uzanamazlar.

“BUNLARIN NEYİNİ ANLATAYIM YA?”

Senin hastane hayatını biliriz biz, SGK’nın başındayken orayı nasıl çökerttiğini biliriz. Biz bu hastaneleri yaparken, bize bu hastanelerin niçin yapıldığını soruyor. İnsanımızın sağlığı için. Dikkat et, bu hastaneler şehir hastanesi. Senin SGK’nın başında olduğun dönemde serum yoktu serum. Afedersiniz tuvaletler kan revan içindeydi. Savaş Ay bunları bir programda gayet güzel bir şekilde dile getirmiştir. Bunların neyini anlatayım ya?

MÜSİLAJ SORUNU

Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız hemen harekete geçti. Suyun altından ve üstünden alınan numuneler TÜBİTAK’ta incelenmeye başlandı. Son yılların en geniş katılımlı çalıştayı Kocaeli’nde düzenlendi. Deniz temizliğine ilişkin genelge, Marmara’daki illerimize gönderildi. Temizlik çalışmaları başladı. Kıyılarımızı bu tehditten korumak için yürütülecek çalışmaların, bilimin desteği ve katkısıyla yürütülmesinin önemli olduğuna inanıyoruz. Kendilerinden bilgi alacağız. Marmara Denizi’nin tamamını koruma alanı ilan ederek, atık su arıtma sistemlerimizi en ileri düzeye taşıyarak Marmara’yı temizleyeceğiz. Meclis grubumuz bu konuda araştırma komisyonu kurulması için gereken girişimleri başlattı. Gözbebeğimiz olan Marmara’yı, İstanbul’u Silahtarağa’daki arıtma tesisinin yapımını törenle durduran, en temiz ulaşım aracı olan metroların inşaatını toprakla kapatan, Küçükçekmece’nin derelerini bakterilere teslim eden, pek çok yerde çöp toplamaktan bile aciz olan, her tarafından basiretsizlik akan bir zihniyete biz bu ülkeyi terk edemeyiz.

KANAL İSTANBUL

Kanal İstanbul’un inşasına başlıyoruz. Kanal İstanbul’u depremi tetikleyeceğinden, susuzluğa yol açacağına kadar nice zırvayla engellemeye çalışanlar önce bu şehre karşı asgari görevlerini yerine getirsinler. Biz hayırda yarışmayı sürdüreceğiz. Çevre bir propaganda aracı değil, bir inanç ve gayret meselesidir. Ülkemizi yeşiliyle, ağacıyla, atığıyla, arıtmasıyla tertemiz hale getiriyoruz. . Havamızı, suyumuzu, topraklarımızı kirlilikten korumak için nasıl mücadele ettiysek, inşallah siyaseti de kirli ellerin, kirli niyetlerin operasyon aracı olmaktan kurtaracağız.

“2023 ÇOK ÖNEMLİ”


Bunun için 2023 çok önemli. Bütün gücümüzle dünya 5’ten büyüktür demeye. Kendimiz, dostlarımız ve tüm mazlumlar için, adaleti ve özgürlüğü savunmaya devam edeceğiz. Esasen Türkiye olarak içerisinde yer aldığımız her platformda aynı yaklaşımı sergiliyoruz. Pazartesi günü iştirak edeceğimiz NATO zirvesinde, gündemimizdeki meseleleri muhataplarımızla ele alacağız. Herhangi bir geri duruş asla olmayacak.

CHP’nin ‘mafya-devlet ilişkisi araştırılsın’ önergesi reddedildi!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.