Kira davaları patlama yaptı: Ev sahipleri daha yüksek kira için mahkemeye koştu!

Başta İstanbul olmak üzere birçok ilde kiralık ev bulmak zor; olan da cep yakıyor. Kimi ilçelerde yüzde 300’e yaklaşan kira artışları yeni ev arayanları kara kara düşündürürken bazı mülk sahipleri işi fırsata çeviriyor. Kiracılarını tahliye etmek ya da kirayı yükseltmek isteyenlerin hukuki yollara başvurduğunu belirten avukatlar davalardaki artışa dikkat çekiyor.

kira

Hürriyet’in haberine göre, kiralık eve yoğun talep olan bugünlerde ev sahipleri iki seçeneği değerlendiriyor. İlki; kiranın bölge ortalamasının altında kaldığını düşünenler eğer kiralama üzerinden 5 yıl geçtiyse ‘kira tespit davası’ açıp zam talep ediyor. Ev sahibi lehine ikinci seçenek ise; kira sözleşmelerinde 10 yıllık sözleşme uzama süresi dolanlar için tahliye talep ediliyor. Peki yasalar ne diyor? Kanuna göre kira sözleşmeleri aksi bir işlem yapılmadıkça her yıl yenileniyor. Ancak kiraya veren 10 yıllık uzama süresinin bitiminden sonra ‘herhangi bir gerekçe göstermek zorunda olmadan’ kiracıyı tahliye edebiliyor. Sadece uzama süresinin bitiminden en az 3 ay önce kiracıya yazılı olarak fesih bildirimi yapmak zorunda.

Konut kiraları zamları Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan 12 aylık ortalama Tüketici Fiyat Endeksi’ne (TÜFE) göre belirleniyor. Mülk sahibi yasal olarak bu oranın üzerinde zam yapamıyor. Ancak 5 yıl sonunda kira tespit davası açabiliyor. Kira tespit davalarında mülk sahibi ‘kiracım bölge ortalamasının çok altında kira ödüyor, bunu düzeltelim’ diyor. Bu durumda kira, emsal kira bedellerine göre yeniden belirleniyor.


Hakkaniyet indirimi

Hem tahliye hem de kira tespit davalarına yoğun talep olduğunu belirten Avukat Hikmet Güngör, “Tahliye için 10 yıllık uzama süresinin bitiminden en az 3 ay önceden ihtar çekilmesi şart. Kira tespit davalarında da hakim eski kiracının hakkını gözetiyor. Örneğin vatandaş 3 bin kira ödüyor ama bölge ortalaması 10 bin lira. Hemen kira 10 bin liraya çıkmıyor. Hakim, eski kiracıya ‘hakkaniyet indirimi’ yapıyor ve yeni kiraya karar veriyor” dedi.

10 yıl şartı dışında kirasını ödeyenlerin keyfi nedenlerle tahliye edilemeyeceğini belirten Güngör, “Ev sahibi kendisinin ya da bakmak zorunda olduğu kişilerin ihtiyacı varsa tahliye isteyebilir. İhtiyaç nedeniyle tahliyede evi 3 yıl başkasına kiraya veremez” dedi.

Kiralar neden arttı?

Konut üretimi yavaşlayınca arz sorunu ortaya çıktı.

Artan konut kredi faizi nedeniyle orta gelirli vatandaş ev alımından uzaklaştı, kiraya yöneldi.

Kısıtlamaların gevşetilmesi ile ertelenen düğünler yapılınca kiralık eve talep arttı.


Hem bu yıl üniversiteyi kazanan, hem de pandemi nedeniyle evini kapatan öğrenciler ev arayışına girdi.

Kimi bölgelerde kentsel dönüşüm nedeniyle evini tahliye eden vatandaş kiralık eve geçti.

Yabancılar ve göçmenlerden gelen konut talebi de bazı ilçelerde etkili oldu.

“Oğlum kızım gelecek bahanesi de tutmadı”

Gayrimenkul Hukuku Derneği Başkanı Avukat Ali Güvenç Kiraz, ilk kez bu denli yoğun tahliye ve kira tespit davaları ile karşılaştığına dikkat çekti. Av. Kiraz, “Mal sahipleri önce ‘kızım, oğlum gelecek evden çıkın’ yolunu denedi. Ya da yasal oranın dışında zamlar istedi. Ancak kiracı haklarını bilince bunlar işe yaramadı.

İki seçenek var

Şimdi gelinen noktada iki seçenek değerlendiriliyor. Bunlardan ilki kira tespit davası. 5 yıl bittikten sonra açılabilen kira tespit davalarının bitme süresinin 2-2.5 yıl olduğu bilinmeli. Mülk sahibi dava sonunda bölge rayiçlerinin aynen geçerli olacağını düşünmemeli. Hakim bölge rayiçlerine bakar ama kiracı 10 yıllıktan az ise yüzde 10, 10 yıldan fazla ise yüzde 20 hakkaniyet indirimi yapabilir” dedi.

Av.Kiraz, tahliyelerdeki 10 yıl kuralını ise bir örnekle şöyle anlattı: 1 Ocak 2021 başlangıçla 1 yıl sözleşme ile kiraya verilen bir ev için süre 31. 12. 2021’de sona erecektir. Bu tarihten sonra da uzama süresi başlar. Uzama süresi kanuna göre 1 yıldır bu 1 yılların toplamı 10 yılı geçtiği takdirde mal sahibi 3 ay önceden ihtar göndermek şartı ile kiracısını haklı gerekçe artık ileri sürmeden tahliye edebilir.


31.12.2021’de sona erecek bir sözleşme için uzama 10 yıllık süre toplamı 31.12.2031 olacaktır ve mal sahibi en geç 31.09.2031’e kadar veya öncesinde kiracının eline geçecek şekilde ihtar göndermelidir. 01.01.2032’den itibaren de haklı gerekçe olmadan tahliye davası açarak tahliyeyi sağlayabilir. 5 yıl süreli bir sözleşmeniz var ise 10 yıl kuralı 5+10 yıl şeklinde çalışacaktır. Bugünlerde tahliye tebligatı giden vatandaşlar bu 10 yıl uzama süresi bitenler.”

Öğrencilerin yüksek kira fiyatlarının gölgesinde ev arayışı: Ankastre döşeme şartıyla karşılaşan var!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.