Dolar ve Euro kurlarındaki hızlı yükseliş piyasayı tedirgin etmeye devam ediyor. Araba satışlarında yeni zam dalgası kapıda! Ekim ayı listelerinde zamların dikkat çektiği otomobil pazarı, kurdaki ani dalgalanma sonucu büyük fiyat artışlarını tetikleyebilir.
Pandemi sürecinin etkisinde kalan araba dünyası, adeta felaketler dizisini akıllara getiren yeni bir problemin içerisinde. Çip krizinin küresel çapta yaptığı etkiyle birlikte üreticilerin dönemsel olarak aldığı zorunlu üretime ara verme hamlelerini eylül-ekim aralığında sıkça duymaya başladık.
Son olarak Renault Türkiye fabrikasında da benzer bir operasyonel adım zorunluluğu getiren çip krizinin, 2023 yılına kadar etkisini göstermesi yüksek olasılıklar arasında. Böylesine bir ortamın beraberinde getireceği kaçınılmaz problemlerden biri de araba fiyatlarındaki artış beklentileri.
Son olarak Renault Grubu CEO’su Luca De Meo, 2022 yılında araç fiyatlarının kaçınılmaz bir şekilde artacağını ifade etmesi dikkatlerden kaçmamıştı.
Bu süreç Türkiye’deki sürücüler için senaryoyu daha da kötü hale getirirken, yeni bir otomobile erişim aralığı da giderek açılıyor. Kullanıcıları içinden çıkılması imkansız bir denkleme sürükleyen tüm gelişmelere son birkaç gündür kurdaki ani dalgalanmalar da eklenmiş durumda. Yıl sonuna doğru yeni bir zam dalgasının bizi beklediği gerçekleşmesi yüksek olasılıklar arasında.
Bu kapsamda Skoda Superb örneğine baktığımızda, geçtiğimiz ay 398.200 TL olan başlangıç fiyatının 425.400 TL’ye yükseldiğini, ailenin en pahalı paketi ise 913.000 TL’den 970.400 TL sınırına geldiğini görüyoruz. Honda tarafına baktığımızda da modellerde ortalama 10 bin TL’lik artışların ekim ayı listelerine yansıdığı bir tablo bizi bekliyor. Üretimi Türkiye’de gerçekleştirilen Hyundai Bayon da ekim ayıyla birlikte ufak da olsa zam görenler arasında karşımıza çıkarken, bu örnekleri artırmak da kolaylıkla mümkün.
Yıl sonu ve yeni model yılı etkisi 2022’de üzücü olabilir
Son çeyreği içerisinde bulunduğumuz 2021 yılı, her yıl sonu olduğu gibi otomobil almayı düşünenler için fırsat dönemlerinden biri olarak görülüyor. Eski model yıllı araçların kampayalı fiyatlarla uyguna satıldığı “yeni yılın ilk çeyreği” dönemini de bu kapsamda belirtebiliriz.
Önümüzdeki tabloya baktığımızda ise her yıl bir beklenti haline gelen bu aralığın kabusa dönüşme potansiyeli de mevcut. Kurdaki ciddi yükselişle birlikte fiyatlarında gerileme beklediğimiz otomobil modellerinin son çeyrekte önemli şekilde zamlanması bekleniyor.
Buna ek olarak her yıl olduğu gibi “yeni model yılı” etkisinin fiyatlara yansımasıyla birlikte, sıfır kilometre araç sahibi olmak isteyenler için iki kat zorlayıcı bir liste oluşma ihtimali de bir hayli yüksek. 2022 yılı içerisinde pazara giriş yapmasını merakla beklediğimiz modeller de adeta fiyat bazında maça “1-0” geride başlayacakları bir ortamla karşı karşıya kalabilir.
Özellikle sayısını artırmaya hazırlanan elektrikli modeller için de bu durum, pazar payını artırmada büyük bir engel olma potansiyeli taşıyor. Çip krizi sonrası kurdaki dinamiklerin bu şekilde devam etmesi durumunda Türkiye’deki kullanıcıları otomobile erişmede daha zorlu bir süreç beklerken, bu noktada en azından ÖTV tarafında yapılabilecek olan fedakarlık tüketicinin yanında olunduğuna dair hayati ve bir o kadar da zaruri hamle olarak değerlendirilebilir. (Kaynak: LOG)