Köyünde okul yoktu; babası istemediği halde okudu, Sorbonne’da doktoraya kabul edildi

Babasının tüm engellemelerine rağmen, gizlice 17 yaşında ortaokulu, 23 yaşında açıktan lise öğrenimini tamamlayan Sultan Çetinkaya Tahtacı, Paris Sorbonne’da doktoraya kabul edildi.

Sultan Çetinkaya Tahtacı

Video aşağıda – Manisa’nın Yunusemre ilçesine bağlı 20 haneli kırsal Beydere Mahallesi’nden çıkarak Fransa’nın en önemli üniversitelerinden birinde doktorasını tamamlayan 39 yaşındaki Sultan Çetinkaya Tahtacı, yaşam hikayesiyle örnek oldu.

Havva-Ramazan Çetinkaya çiftinin 4 çocuğundan 3’üncüsü Sultan Çetinkaya Tahtacı, ilkokul öğreniminin ardından, babasının izin vermemesi üzerine eğitim hayatı sona erdi. İçindeki okuma sevgisi dinmeyen Tahtacı, babasından gizli okumaya karar verdi.


Yumurta ve fesleğen satarak, 17 yaşında açık öğretim üzerinden ortaokula başlayan Tahtacı, liseyi de büyük zorluklarla yine açık öğretim üzerinden tamamlayarak 23 yaşında mezun oldu.

OKUMAK İÇİN EVİ TERK ETTİ, EYFEL’DE REHBERLİK YAPIYOR

Okumak için evi terk edip, Manisa’ya giden Tahtacı, yazın çalıştığı domates fabrikasından kazandığı parayla dershaneye gitti. Üniversite sınavında İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü kazanan Çetinkaya, üniversite 3’üncü sınıfta başarısı ile Erasmus Projesi’yle Fransa’ya gitmeye hak kazandı. 1 yıl okuduktan sonra ülkeye dönerek, lisansını bitiren Tahtacı, daha sonra Fransız Edebiyatı yüksek lisansını tamamladı.


Bir vakıf üniversitesinde okutman olarak göreve başlayan Tahtacı, doktora için Sorbonne Üniversitesi’nin Grand Ekolü olan EPHE’den kabul gördü. 6 yılın ardından doktorasını tamamlayan Tahtacı, sınır ötesine taşıdığı başarısıyla, ‘Kız çocukları okuyamaz’ diyenlere ders verdi. Yaşadığı Paris’te evlendiği Ayhan Tahtacı ile hayatını kuran Sultan Çetinkaya Tahtacı, turistlere Eyfel Kulesi’nin rehberliğini yapıyor.

‘HAYATIMDAKİ EN BÜYÜK BAŞARININ BABAMI ATLATMAK OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM’

Yaşam hikayesini aktaran Sultan Çetinkaya Tahtacı, ilkokul öğreniminin ardından 17 yaşına kadar babasına yalvardığını belirterek, “İlkokulu Şamar Mahallesi’ne giderek okudum. Mahallemiz küçük olduğu için bir okulumuz yoktu. Okulu bitirdikten sonra burada herkes, tüm çocuklar, tarlada çalışır eve yardımcı olmaları gerekir. Fakat bende müthiş bir öğrenme aşkı ve merakım olduğu için okumak istiyordum. Babam beni okutmak istemedi. Bunun nedenini hiçbir zaman anlayamadım. 11 yaşında ilkokulu bitirdim. 17 yaşına kadar babama beni okutması için yalvardım. Sadece babama değil büyük gördüğüm herkese yalvardım. Babam beni okutmak istemediği gibi okumak için attığım her adımda beni engelledi. Hayatımdaki en büyük başarının babamı atlatmak olduğunu düşünüyorum” dedi.

sorbonne

‘ZAMANLA BABAM ÇOK DEĞİŞTİ, ŞU AN BENİMLE GURUR DUYUYOR’

Üniversiteyi kazanıp gittikten sonra babasının kendisini telefonla arayarak tebrik ettiğini ve gurur duyduğunu söylediğini kaydeden Tahtacı, “Zamanla babam çok değişti. Burada çok zor günler yaşadım. 17 yaşına kadar her sabah kalkıp ‘Allah’ım ben okuyabilecek miyim?’ diye dua ederdim, gözlerimden yaşlar akardı. 12 ile 17 yaşlarımın arası benim için en kötü, çileli günler diye hatırlıyorum. Üniversiteyi kazandığımda babam çok gururlanmıştı. Telefonda bana ‘Kızım doğru bildiğin yolda, yalnız bile olsan, ben bile karşına çıksam beni bile dinleme’ dedi. Babamı da tebrik ediyorum, yıllar sonra da olsa yanlışını fark etti, kızının doğru yolda olduğunu anladı. Her misafir geldiğinde kızım diye başlar, 10 dakika boyunca benim muhabbetimi yapar. Babam şu an benimle gurur duyuyor” diye konuştu.

‘HAYALLERİNİZİN PEŞİNDEN GİDİN’


Gençlere ilham olması açısından hayatını anlattığı ‘Okulsuz köyden Sorbonne’a bir başarı hikayesi’ adlı kitabının basım aşamasında olduğunu dile getiren Tahtacı, Eğer bir hayaliniz varsa onu çok istiyorsanız, peşinden gidin. Planlı ve program yaparak, tüm yönleriyle düşünerek bunu yapın. Hayallere giderken, çok çetrefilli yollar var. Çok acı çekmeniz gerekiyor, fedakarlık yapmanız gerekiyor. Hayallere ulaşmak toz pembe değil aksine dünyanın kendi gerçeği var. Kalplerini yakan arzuları varsa hayallerinin peşinde gitsinler. Bu yolda fedakarlık yapmaları gerekiyor. Hayatımı ve yaşadıklarımı kitaplaştırdım. Şu an bitti. yayınevleri ile görüşme halindeyim. Birilerine ilham olursa, mutlu olurum. Hiç kimse okumazsa bile kendi çocuklarım ve akrabalarım için belki bir ışık olur. Gelecekte büyük annemiz varmış, bunları yapmış biz de yapabiliriz diye onlar için umut kaynağı olur diye yazdım” ifadelerini kullandı. Tahtacı, tatill için geldiği köyünde eski günlerdeki gibi koyunlarla ilgilenip, traktöre biniyor, ailesine yardım ediyor. (DHA)

Resimde seçtiğiniz yol zekanızı nasıl kullandığınızı gösteriyor


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.