Devlet okullarının sayısı azalıyor, özel okulların sayısı artıyor!

4+4+4 sistemine geçildiğinden bu yana devlete bağlı ilkokulların sayısı 5,6 bin azalırken özel ilkokulların sayısı ise 992’den 2 bin 39’a yükseldi. Eğitimci Nejla Doğan bunun MEB politikası doğrultusunda olduğunu söyledi.

özel okullar

Devlet okullarının sayısı azalıyor, özel okulların sayısı artıyor!

4+4+4 sisteminin eğitime verdiği zararlar gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2022-2023 Örgün Eğitim İstatistikleri devletin eğitimden elini çekerek yerine özeli nasıl koyduğunu net bir şekilde gösteriyor. Buna göre 4+4+4’ten önce neredeyse 30 bine yaklaşan ilkokulların sayısı şu an 22 bine kadar geriledi.


2012-2013 eğitim-öğretim yılından itibaren 4+4+4 sistemine geçildi. Eğitimciler bu sisteme geçişle beraber eğitimde ticarileşmenin artacağını ve özel okulların artacağını söyledi. MEB ise o dönem bu eleştirilerin gerçeği yansıtmadığını belirtti. Fakat yine MEB’in kendi istatistikleri bu eleştirilerin ne kadar haklı olduğunu ortaya koydu. 2012-2013’te 28 bin 177 olan devlete bağlı ilkokul sayısı her yıl gerileyerek 22 bin 527’ye düştü. Okul sayısı 10 yılda tam 5 bin 697 azaldı. Özel ilkokullarda ise durum tam tersi. 2012-2013’te 992 olan özel ilkokul sayısı 2 bin 39’a yükseldi.

Ayrıca ilkokullarda okullaşma oranının da geriye düştüğü ortaya çıkmıştı. 2012-2013’te yüzde 98,86 olan okullaşma oranı 2013-2014’te ise yüzde 99,5’e yükselmişti. 2020-2021’de 93,2 olan ilkokullardaki okullaşma oranı 2021-2022’de ise 93,1’e geriledi. Böylece ilkokulda okullaşma oranı 2013-2014’ten bu yana tam 6,4 puan düşmüş oldu.


“MEB’İN POLİTİKASI”

Eğitimci-Yazar Nejla Doğan, ilkokulun çocukların temel kazanımları edindiği ve sosyalleşme olanağı bulduğu kademe olduğunun altını çizdi. Doğan şunları söyledi:

“Bu nedenle Anayasa’da tüm yurttaşlar için zorunlu ve parasız bir hak olarak tanımlanmıştır. Üstelik bu hak, bir yurttaşlık hakkı olmanın ötesinde temel bir insan hakkıdır. Bugün karşı karşıya olduğumuz şey ise; bu kadar önemli bir hakkın ticarileşmesi. Diğer kademelerde olduğu gibi ilköğretimde de özellikle 4+4+4 sonrası özel okul sayısı hızla arttı. Bunun temel nedeni, devlet okulları üzerinde kurulan dinsel tahakküm. Okulda çocuğunun dini içeriklere maruz kalmasını istemeyen aileler, laik ve bilimsel eğitim için özel okullara yöneldiler. Bu da hızlı bir ticarileşmenin önünü açtı. Ayrıca devlet okullarına yapılan yatırımların sürekli azalması ve olanaklarının kısıtlanması da özel okullara yönelik talebi artırdı. Dolayısıyla MEB, 4+4+4 ile hem eğitimde dinselleşme politikasını hem de bundan beslenen özelleşme politikasını hayata geçirmiş oldu.”

“MEB istatistikleri, eğitim ticarileştikçe resmi ilkokul sayısının dramatik bir biçimde düştüğünü gösteriyor zaten” diyen Doğan şunlara dikkat çekti:


“Buna eklememiz gereken önemli bir veri daha var. Yine MEB istatistikleri gösteriyor ki; ilkokul çağındaki çocukların okullaşma oranında da önemli bir düşüş var. Bugün çağ nüfusunun yaklaşık yüzde 4-5’nin eğitim öğretim süreçlerinin dışında olduğunu görüyoruz. Bu tabloda açık olan bir şey var ki o da; özellikle ağır bir yoksullukla mücadele etmek zorunda kalan ailelerin çocukları, en temel haklarından biri olan ilkokul eğitimine bile erişmekte güçlük çekiyor, ayrımcılığa ve eşitsizliğe uğruyor, geleceğini şekillendirmek için ihtiyaç duyduğu fırsat ve olanaklardan yoksun bırakılıyor.”

MEB yönetmeliği ile özel okulların öğrenci kapasitesi artırıldı


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.