Yemek kartları hangi alışverişlerde kullanılabilecek?

Önümüzdeki yıldan itibaren artık yemek kartlarının market alışverişlerinde kullanılmayacağına yönelik iddialara açıklama geldi. Peki, Yemek kartları market alışverişlerinde kullanılmayacak mı?

Yemek kartları

Yemek kartları hangi alışverişlerde kullanılabilecek? Marketlerde kullanılamayacak mı? Uzmanlar yorumladı…

Yemek kartı için 1 Ocak 2023 itibariyle yeni döneme geçiliyor. İşverenlerin çalışanların hesabına nakdi olarak ödeme yapması halinde yemek kartı zorunluluğu ortadan kalkmış olacak. Böylece çalışanlar yemek desteğini nakdi olarak hesaplarına alabilecek. İsteyen firmalar yemek kartı uygulamasına da devam edebilecek. Ancak yemek kartı marketlerde kullanılması halinde vergi istisnasından faydalanamayacak.


Yemek kartları market alışverişlerinde kullanılabilir mi?

Vergi Uzmanı Ozan Bingöl, vergiyedair.com‘da yer alan yazısında durumu şöyle açıkladı:

“1 Aralık’tan itibaren yürürlüğe giren yeni mevzuatla birlikte yemek kartlarının marketlerde kullanılıp kullanılamayacağına ilişkin bazı tartışmaların yaşandığı görülmektedir. Aslında ben böyle bir tartışmanın yaşanmasına yol açacak yeni bir düzenlemeye rastlamadım. Yemek kartları 1 Aralık 2022 öncesinde nasıl kullanılıyor ise bu tarihten itibaren de aynı şekilde kullanılabilecektir. Çünkü, son yapılan düzenlemelerde yemek kartlarının marketlerde kullanımı ile ilgili yeni bir belirleme veya düzenleme yapılmadı.

Yemek kartlarının restoran ve marketlerde yemek ve tüketime hazır gıda dışında kullanılmasının vergi istisnasına konu olmaması hususu, 2008 yılında yayınlanan ve halen yürürlükte olan 382 sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde düzenlenmiştir. Bu kapsamda 1 Aralık 2022 itibarıyla çalışanlara verilen yemek ücreti konusundaki yeni mevzuat, yürürlükteki mevzuattan farklı bir düzenleme getirmemektedir.

Konuyu örnekle somutlaştırayım. İşveren çalışanına yemek kartı vermiştir. Çalışan öğle yemeği ihtiyacını bir lokantaya gidip karşılayabileceği gibi, tüketime hazır gıda satan bir marketten de karşılayabilir. Burada önemli olan çalışanın yemek ihtiyacının giderilmesine yönelik bir satın almanın bulunmasıdır. Bu hususların tüketime hazır gıda satan marketler ile yemek kartı hizmeti veren işletmeler arasındaki üyelik sözleşmelerinde yer alması söz konusudur.

Ayrıca, 1 Aralık 2022 tarihinden itibaren yürürlüğe giren ve çalışana kullanım özgürlüğü tanıma amacıyla getirildiği belirtilen nakdi yemek bedeli istisnası sonrasında, çalışanın tüketime hazır gıda alımında yemek kartı kullanmasının yemek bedeli istisnasına ilişkin mevzuatın özüne hiçbir aykırılık teşkil etmeyeceğini açıklıkla söylemek gerekir.

Özetle, yemek bedelinin nakden ödenmesi ile ilgili olarak yapılan mevzuat düzenlemelerinin yemek kartının tüketime hazır gıda satan marketlerde kullanımını engelleyen mahiyette herhangi bir hususa yer vermediğini, bu açıdan 1 Aralık öncesindeki uygulamanın aynen geçerli olduğunu belirtmek isterim.”

Yemek Kartları Derneği Başkanı’ndan açıklama:

Piyade, yemek kartlarının marketlerde kullanılamayacağı haberlerine ilişkin açıklamada bulundu. Öner Piyade, şunları kaydetti:

“Yemek kartlarında değişen bir şey yok. Yemek kartlarının restoran ve marketlerde yemek ve tüketime hazır gıda dışında kullanılmasının vergi istisnasına konu olmaması hususu, 2008 yılında yayınlanan ve halen yürürlükte olan 382 sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde düzenlenmiştir. Bu kapsamda 1 Aralık 2022 itibarıyla çalışanlara verilen yemek ücreti konusundaki yeni mevzuat, yürürlükteki mevzuattan farklı bir düzenleme getirmemektedir.”

“SGK’nın bazı noktalara açıklık getirmesi gerekiyor”

Hürriyet yazarı Noyan Doğan, geçen günlerde yemek kartlarının artık market alışverişlerinde kullanılamayacağına dair kaleme aldığı yazıyı tekrar gündeme getirdi.


Doğan’a göre Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) yaptığı açıklama net, ancak kurumun bazı noktalara açıklık getirmesi gerekiyor.

Hürriyet yazarı Noyan Doğan’ın aktardığına göre:

1 Aralık’ta başlayan düzenleme ile işveren ister bir restoranla anlaşsın, ister yemek bedelini peşin ödesin, ister yemek kuponu, kartı, çeki ile ödeme yapsın; günlük 51 liraya kadar olan tutarı sigorta priminden istisna tutulacak, 51 lirayı aşan tutar ise vergi ve sigorta prim kesintisine tabi olacak. Tahmin ediyorum buraya kadar anlaşılmayan bir durum yok.

Peki, tartışmanın konusu ne? İşverenin, yemek bedelini kupon, yemek kartı, yemek çeki gibi ödeme sistemleri ile yapması. Mevcut uygulama nasıl? İşveren, anlaştığı şirketin yemek kartına çalışan adına aylık bir bedel yüklüyor. Çalışan da bu kartlarla ister restoranda yemek yiyor, ister marketten, ister kart şirketinin anlaşmalı olduğu yerlerden online alışveriş yapıyor. Bu durumda da kartlar gıda dışında da kullanılıyor. Yani, çalışan, karta yüklenen bedelle yemek dışındaki ihtiyaçlarını da karşılıyor.

Hani, birileri, ‘yemek kartlarının alışverişte kullanılamayacağına dair düzenleme yok, bu da nereden çıktı’ diyor ya; onu da anlatayım. SGK, 2 Aralık 2022 tarihinde, Yemek Bedeli İstisnası başlığı altında bir genelge yayımladı. Genelgede aynen şöyle yazıyor: “Sigortalılara ay içinde yemek bedeli olarak nakit ödeme yapılmaksızın, çalıştıkları işyerinin dışında yemek üretimi yapan başka firma veya şahıslar tarafından yemek kuponu, yemek kartı, yemek çeki karşılığında yemek verilebilmektedir. Bu kapsamda sigortalılar için üçüncü kişilere yemek kuponu, yemek kartı, yemek çeki gibi araçlarla fatura karşılığı yemek bedeli ödenmesi halinde günlük brüt asgari ücretin yüzde 23,65’inin fiilen çalışılan gün sayısı ile çarpılması sonucunda bulunacak tutar, prime esas kazanca dahil edilmeyecektir.

Hatta SGK, genelgesinde, bunu bir de örnekle de anlatıyor. Onu da paylaşayım. A sigortalısı için 2022 Aralık ayında yemek kartına yemek bedeli adı altında 1.500 TL yüklenmiştir. Sigortalının ilgili ayda 22 gün fiilen çalıştığı varsayıldığında yemek bedeli adı altında yapılan ödemelerden prime esas kazanca dahil edilecek tutar; günlük 51 liradan, aylık 1.122 liradır. Kalan 377 lirası prime esas kazanca dahil edilecektir.

Doğan yazısına şöyle devam etti:

Aynı genelgede SGK, iki önemli hususa dikkat çekiyor. Birincisinde; “Yemek kartlarına, çeklerine, kuponlarına yüklenen yemek bedellerinin sigorta priminden istisna tutulabilmesi için söz konusu kartların, çeklerin, kuponların yalnızca yemek yenilmesi amacıyla kullanılması gerekmektedir” deniyor.

İkincisinde ise, “Yemek bedeli adı altında sigortalılara veya sigortalılar için üçüncü kişilere yapılan her türlü ödemelere ilişkin muvazaalı durumların tespit edilmesi halinde Kurumun prim kaybı işverenlerden gecikme zammı ve cezası ile tahsil edilecektir” diyor.

Tartışma nereden çıkıyor?

Düzenleme var mı, var. SGK, yayınlamış mı, yayınlamış. Efendim bu düzenleme yanlışmış, vergi düzenlemesi ile SGK’nın düzenlemesi çelişiyormuş, SGK bunun takibini nasıl yapacakmış; bunlar ayrı tartışılacak konular. Ortada bir genelge var ve yayınlanmış. Dikkat ettim de kimi uzmanlar, tartışmaya, ‘çalışan marketten hazır gıda aldı ya da meyve, sebze aldı, bunun restoranda yemek yemekten farkı nedir?’ diye yaklaşıyor.


Aynı çalışan, marketten yemek dışında başka bir ürün alırsa ne olacak sorusuna ise kimse açıklık getiremiyor. Çalışan marketten alışveriş yaparken hazır gıda aldığından prime esas kazanca dahil edilmeyecek, bunun yanında temizlik malzemesi ya da başka bir ürün aldığında dahil edilecek mi konusu SGK’nın açıklık getireceği bir konu.

MTV 2023 hesaplama: Motorlu Taşıtlar Vergisi ücretleri


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.