Depremde asker geç mi harekete geçti?

Bildiğiniz gibi, depremde TSK’nın geç sahaya indiği yönünde eleştiriler yapıldı. Hatta askerin, depremin hemen ertesinde kışladan çıktığı, yardım faaliyetlerine başladığı, ancak cumhurbaşkanının durumdan haberdar olması üzerine kışlasına geri çektirildiği iddia edildi.

Depremde asker

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın bu konudaki açıklamasını internetten bulup baştan sona kadar dikkatle izledim. Bakan, askere “hazır ol” emrinin saat 04.30’da verildiğini, kuvvet komutanlıkları harekat merkezlerinin faaliyete geçirildiğini, İnsani Yardım Tugayı’na harekete hazır ol emri verildiğini, 2.Ordu komutanının bağlı birliklerden hasar tespiti istediğini, TSK’nın hava unsurlarının (AFAD’ın ve Kızılay’ın malzemelerini taşımak amacıyla) ve deniz unsurlarının (Bayraktar ve Sancaktar çıkarma gemileri ile Doğu Akdeniz’deki 2 firkateyn) harekete geçirildiğini dakikası dakikasına söylüyor ama her nedense deprem olan 10 ildeki kara birliklerine (tugaylar) kışlalarından çıkıp arama – kurtarma faaliyetlerine başlama emrinin ne zaman verildiğini söylemiyor. Konunun detayına girmeden genel ifadeler kullanıyor. Haliyle işkillendim.

Bunu öğrenmenin yolu oldukça basit

Eski bir asker olarak söyleyeyim: Bunu öğrenmenin yolu oldukça basit. TSK’nın 140 yıllık geleneği buna ışık tutar. TSK’da tabur ve üstündeki tüm birlikler CERİDE tutmakla yükümlüdürler. Cerideler, olağanüstü durumlarda gelen emirlerin, birlikteki tüm faaliyetlerin, hatta hava durumuna kadar her şeyin dakika dakika kayıt altına alındığı defterlerdir. Taburlarda tabur komutanları, daha üstü birliklerde kurmay başkanları tarafından tutulan ceridelere yaşanan olaylar saptırılmadan, en doğru haliyle kaydedilir.



Ezcümle; şu şunu dedi, bu bunu dediye gerek kalmadan, gerçekler birlik ceridelerinin açıklanması ile ortaya çıkar. Tavsiyem; medyanın Milli Savunma Bakanlığı’ndan birlik ceridelerinin açıklanmasını talep etmesidir. Birlik ceridesi basın ile paylaşılırsa konu da açıklığa kavuşmuş olur.

Prof. Dr. Ahmet Ercan: Okuyunca tüylerim ürperdi!


Taner Erim
1966 yılında İstanbul'da doğan yazar, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nden mezun olmuştur. Hava Kuvvetlerinin çeşitli birimlerinde hekim olarak görev yaptıktan sonra 2010 yılında emekli olmuştur. Halen özel sektörde kulak burun boğaz uzmanı ve bir yüksek öğretim kurumunda öğretim görevlisi olarak çalışmakta olan yazarın ilgi alanları siyasi tarih, sinema ve motosiklettir.