Samsun Atakum’da kiralamak istediği konutla ilgili emlakçı M.N.A.’ya “Aile şeklinde olacaksa veririz, yoksa ev sahibi vermiyor, ev sahibi aile istiyor” dedi. Kendisine ayrımcılık gerekçesiyle Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na (TİHEK) başvurdu. TİHEK, ayrımcılık yapıldığına kanaat getirerek ev sahibi ve emlakçı hakkında 10’ar bin lira para cezası uygulanmasına karar verdi.
“Bekara ev yok” demenin cezası belli oldu: Ayrımcılık ihlali yaşandığına hükmedildi.
Samsun Atakum’da bir konutu kiralamak isteyen M.N.A., emlakçıdan bekar olduğu için olumsuz yanıt aldı. Kendisine ayrımcılık yapıldığını savunan M. N. A., Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na (TİHEK) başvurdu. TİHEK, emlak danışmanı G.Ş. ile Almanya’da yaşayan ev sahipleri E.U. ve eşi R.U.’dan savunma talep etti.
Muhatap emlak danışmanı; ev sahipleri E. U. ve R. U. ile aralarındaki güven ilişkisi nedeniyle herhangi bir sözleşme yapmadıklarını, ev sahibinin, eski kiracılarının eve zarar vermesinden, kirayı zamanında ödememelerinden ve binanın aile binası olmasından dolayı evini aileye kiralamayı tercih ettiğini dile getirdi.
“Bekara ev yok” diyen ev sahibi ve emlakçıya 10’ar bin TL para cezası
Ev sahiplerinin talebi ile ilan için arayan müşterilere bu yönde bilgi verdiklerini, ancak kendisinin ayrımcılık yapmadığını zira daha önce de bekar kişilere ev kiralanmasına aracılık ettiğini söyledi. Kurum, konsolosluk aracılığıyla ev sahiplerinin de görüşünü istedi ancak resmi yazıya cevap gelmedi.
TİHEK, olayda ayrımcılık ihlalinin yaşandığına hükmetti.
Kararda şu ifadelere yer verildi:
“Öncelikle başvuranın, başvuru dilekçesinin ekinde muhatap emlak danışmanı ile yapmış olduğu görüşmenin ekran görüntüsünü sunduğu görülmüştür. Bu görüntüde, emlak danışmanının aldığı talimat ile bekâr kiracı kabul edilmediğini belirttiği anlaşılmaktadır. Muhatap ev sahipleri ile emlak danışmanı arasında dosyaya yansıyan herhangi bir emlakçı kira komisyon sözleşmesi veya benzeri bir sözleşme yoktur. Ancak muhatap emlak danışmanının, ev sahiplerinin istekleri ile hareket ettiğini ifade etmiş olması dikkate alındığında; ayrımcılık talimatını uygulama hükmü istikametinde sorumlu olacağı kanaatine varılmıştır. Muhatap emlak danışmanı, ev sahiplerinden aldığı talimatla uyguladığı ayrımcı muameleyi kabul ederken, muhatap ev sahipleri dosyaya görüşlerini kanuni süresi içinde sunmamıştır.
Başvuran tarafından sunulan yazışma içerikleri göz önüne alındığında muhataplar tarafından kendi iddialarına dayanak oluşturabilecek herhangi bir bilgi veya belgenin dosyaya sunulmadığı görülmektedir. Dolayısıyla, olayda muhatapların ayrımcılık yasağının ihlal edilmediği ispatlayamadığı sonucuna varılmıştır. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde başvuranın medeni hali nedeniyle doğrudan ayrımcı bir muameleye maruz kaldığı dolayısıyla da eşit muamele ilkesi ile ayrımcılık yasağının ihlal edildiği kanaatine varılmıştır. Başvuruda ayrımcılık yasağı ihlali yapıldığına, muhataplar hakkında 10’ar bin TL idari para cezası uygulanmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”
Karara itiraz için 60 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemesi’ne başvuru yapılabileceği belirtildi.