Naci Görür’den Muğla deprem fırtınası açıklaması: Depremler doğudan batıya göç ediyor!

Muğla’da peş peşe meydana gelen depremlerin ardından Prof. Dr. Naci Görür’den açıklama: ‘Depremler doğudan batıya göç ediyor!’

naci görür

Muğla deprem fırtınası: Bilim insanlarından açıklama…

Muğla’da art arda yaşanan depremlerin ardından açıklama yapan Prof. Dr. Naci Görür, “Muğla fayında depremler genellikle doğudan batıya göç ediyor. Bu bölgede en yakın depremler 2004 (5,4), 2005 (5,2) ve 2017 (6,6) oldu” dedi.


Muğla’nın Ula ilçesinde art arda 3.9 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

Profesör doktor Naci Görür, depremlerin ardından sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Görür, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

“Muğla’nın Ula çevresinde 4,0-4,1 büyüklükte depremler oluyor. Depremler Gökova Fayı üzerinde ve Muğla-Yatağan Fayına yakın. Muğla fayında depremler genellikle doğudan batıya göç ediyor. Bu bölgede en yakın depremler 2004 (5,4), 2005 (5,2) ve 2017 (6,6) oldu.”

https://twitter.com/nacigorur/status/1650076475083612161

Kandilli Rasathanesi açıkladı: Muğla deprem fırtınası sebebi ne?

kandilli

Muğla’da son 5 gün içinde 40’tan fazla deprem meydana geldi. Ard arda yaşanan deprem fırtınasının büyük bir depremin habercisi olup olmadığı hakkında açıklama yapan Kandilli Rasathanesi, “Deprem fırtınaları, oluşacak bir ana depremin mutlak bir habercisi olarak kabul edilmemelidir” dedi.

Dr. Ramazan Demirtaş, 40’tan fazla depremin ardından Muğla’da bir deprem fırtınası yaşandığını söyledi.


Deprem fırtınası nedir?

Kandilli Rasathanesi’nin paylaştığı bilgilere göre, bir deprem fırtınası, ufak bir bölgede, genellikle birkaç gün ile birkaç hafta arasındaki bir süre içinde meydana gelen çok sayıdaki depremden oluşuyor. Bir fırtına oluşturan deprem gurubunda hiçbir deprem, büyüklük bakımından, diğerlerine göre, belirgin olarak, ön plana çıkmaz.

Deprem fırtınasının mutlak bir büyük deprem habercisi olmadığı belirtilerek, “Deprem fırtınalarının bir ana deprem ile bir ilişkisi de yoktur. Deprem fırtınalarının, çoğunlukla, küçük ve orta büyüklüklerdeki depremlerin meydana geldiği derinliklerde, kayaların içindeki kırık, çatlak gibi gözeneklerde yer alan akışkanların çevrelerine uyguladıkları basıncın artması sonucu meydana geldikleri belirtiliyor.

Deprem fırtınaları, oluşacak bir ana depremin mutlak bir habercisi olarak kabul edilmemelidir. Türkiye’nin birçok yöresinde bu tanıma uygun geçici deprem aktiviteleri gözlenmekte ve belirli bir süre sonra da bunlar kayboluyor” sözleri kullanıldı.

Dr. Ramazan Demirtaş, Gökova Fay Zonu’na dikkat çekti

muğla deprem fırtınası

1996 yılında Sismik Boşluk haritasını yayımlayan bilim insanı Dr. Ramazan Demirtaş, Muğla civarında, 19 Nisan – 22 Nisan 2023 aralığında 40 minik depremden oluşan deprem fırtınasının devam ettiğini söyledi. Demirtaş, şu bilgileri verdi:

“Gökova Körfezi doğusunda, Gökova fay zonunun doğu parçasının doğu uzanımında, Ula (Muğla) civarında, 19 Nisan 2023 itibari ile 22 Nisan 2023 aralığında 1.0<M<3.0 =36 ve 3.0<M<4.0 =4 olmak üzere 40 minik depremden oluşan bir #deprem fırtınası olmaya devam ediyor.

Gökova Körfezi’ni kuzeyden sınırlayan Gökova Fay Zonu’nun doğu parçasının da uzun süredir büyük bir #deprem üretmeyen ve son yıllarda deprem etkinliği artan bir sismik boşluk (Demirtaş ve Yılmaz 1996).”


https://twitter.com/Paleosismolog/status/1650084748910374914

Bilim insanları Türkiye’de bir sonraki büyük depremin nerede olacağını tahmin ettiler


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 20 yıldır ilkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışan bağımsız bir medya kuruluşudur. Amacımız: Gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonumuz: Okurlarımızda sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerlerimiz: Dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın çevrimiçi yayınlarından biri olarak, iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul eder. Bu doğrultuda Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İndigo Dergisi ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildirgeyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya toplumsal köken, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.