Bilim insanları yepyeni bir dinozorun kalıntılarını ortaya çıkardı. Tarih öncesi Kuzey Amerika’nın kaotik ve hızla gelişen bir evresinde sergilediği müthiş hayatta kalma becerisi nedeniyle bu dinozora, Roma’nın değişim tanrısı olan Janus’un ismi verildi.
Araştırmacılara göre bu canlının en ilginç özelliği, yeni ve yoğun bitki örtüsünden faydalanmak üzere geliştirilmiş, alışılmadık derecede güçlü bir çeneye sahip olması. Yaklaşık 99 milyon yıl önceki Kretase ortası dönemde sıcaklıklar küresel olarak o kadar yüksekti ki yağmur ormanları neredeyse Dünya’nın kutuplarına kadar ulaşmıştı.
Adaptasyon yeteneği hayatını kurtarmış
Yükselen deniz seviyeleri, dinozorları yiyecek ve bölge için hararetli bir rekabetin içine soktu. İşte bu koşullar altında Kuzey Amerika’da yaşayan bu tür, Iani smithi, Asya’dan gelen tüylü tiranozorlar ve erken ördek gagalılarla savaştı.
Kuzey Carolina Eyalet Üniversitesi’nden paleontologlar, Utah’ın ünlü dinozor mezarlığı Cedar Mountain’da genç bir Iani smithi örneğinin neredeyse eksiksiz iskeletini ortaya çıkardı.
Bilim insanları, bitki yiyen Iani smithi’nin alışılmadık derecede güçlü çenesinin devasa spatulat veya “kürek benzeri” dişlerle dolu olduğunu ve her dişin 12’ye kadar “ikincil çıkıntı” taşıdığını buldu.
Paleontologlar, Iani’nin Kretase ortası Kuzey Amerika’nın yemyeşil, hiper-tropikal çevresini dolduran sert bitki materyalini kesmek için dişlerindeki her ekstra çıkıntıya çok ihtiyaç duyduğuna inanıyor.
Ekibin PLoS ONE dergisi için Iani smithi üzerine hazırladığı hakemli raporda belirttiği gibi, Kretase ortalarında atmosferik karbondioksitteki artış, yalnızca daha sıcak iklimlere ve yükselen denizlere değil aynı zamanda yeni bitki ve yaşam biçimlerinin doğuşuna da yol açtı.
Araştırmacılar bitki örtüsünde meydana gelen bu değişiminin, adaptasyon becerisi Iani kadar gelişmiş olmayan diğer birçok bitki yiyen dinozor türünün normal besin kaynaklarını ortadan kaldırdığını söylüyor.
Kuzey Carolina Eyalet Üniversitesi’nde araştırma profesörü olan paleontolog Lindsay Zanno, “Bu ekosistemde böyle bir şeyin yaşadığını biliyorduk çünkü farklı konumlarda tek tük dişler bulunmuştu ama bu kadar güzel bir iskeletle karşılaşmayı kimse beklemiyordu” diye anlatıyor.
Kuzey Carolina Doğa Bilimleri Müzesi’ndebölüm başkanı olarak da görev yapan Zanno, “Neredeyse eksiksiz bir kafatasına sahip olmak, hikâyeyi bir araya getirmek için çok değerli” diyor.
Yeni türün iyi korunmuş iskeletinin ayrıntılı taramaları ve bazı karmaşık istatistiksel analizlerle donanmış olan Zanno ve ekibi, Iani smithi’nin Kuzey Amerika’da nadiren görülen bir dinozor soyuyla ortak özellikler paylaştığına dair şaşırtıcı bir sonuca vardı.