Hibrit çalışma modeli neden bu kadar çok tercih ediliyor?

Areda Survey, Türkiye’de gençlerin en çok tercih ettiği meslekleri araştırdı. Araştırmaya göre, gençlerin en çok tercih ettiği mesleklerin başında mühendislik geliyor. Çalışma biçimi olarak ise uzaktan çalışma yerine en çok hibrit çalışma modeli tercih ediliyor.

hibrit çalışma

Hibrit çalışma modeli neden bu kadar çok tercih ediliyor? Hibrit çalışmanın uzaktan veya geleneksel çalışma modellerine göre faydaları ve dezavantajları neler?

Mühendislik, yüzde 22,7’lik oranla gençlerin en çok tercih ettiği meslek oldu. Mühendisliğin ardından yüzde 10,9’luk oranla tıp fakültesi, yüzde 9,3’lük oranla hukuk ve yüzde 7,7’lik oranla psikoloji tercih edildi.


Araştırma şirketi Areda Survey’in bin 100 kişiyle yaptığı araştırma, Türkiye’de en çok tercih edilen bölümleri ortaya koydu. Meslek tercihleri alanında en çok rağbet gören üç bölüm mühendislik, tıp ve hukuk oldu.

Türk halkının meslek tercihinde önceliği ise yüzde 49,4 ile sevdiği alanda çalışmak, yüzde 18,1 ile dolgun maaş ve yüzde 13,2 ile konforlu çalışma olduğu ortaya çıktı.

Hibrit çalışma tercih ediliyor

Meslek tercihi araştırmasında en çok seçilen ilk üç bölüm mühendislik, tıp ve hukuk olurken; ilahiyat, tıp ve diş hekimliği tercih edilmeyecek bölümler arasında yer aldı. Yapılan araştırmada gençlerin uygun gördüğü çalışma şekli ise ‘hibrit çalışma biçimi’ oldu.

‘Meslek tercihinde önceliğiniz nedir?’ sorusunun yer aldığı araştırma, katılımcıların önemsediği ilk şeyin yüzde 49,4 oranıyla sevdiği alanda çalışmak olduğunu ortaya koydu. İkinci sırada yüzde 18,1’lik oranla dolgun maaş gelirken, üçüncü sırada ise 13,2’lik oranla konforlu çalışma alanı yer aldı. Bunların yanı sıra yüzde 10,2’lik kısım iş garantisini tercih etti.

En büyük etken dijital dünya

Araştırma, meslek seçiminde en büyük etkenin dijital dünya olduğu sonucunu ortaya koydu. Yüzde 28’lik kısım dijital dünyadan etkilenirken, yüzde 24,8 ise aile ve akraba çevresini dikkate alıyor. Yapılan araştırmada üçüncü olarak yer alan etken ise yüzde 20,9’luk bir oranla sosyal çevre ve arkadaşlık olarak görülüyor.

Araştırmaya göre, gençlerin uygun gördüğü çalışma şekli ise ‘hibrit çalışma biçimi’ oldu. Katılımcıların yüzde 46,7’si hibrit çalışmayı tercih ederken, yüzde 37,3’ü ofiste çalışmanın daha uygun olacağı görüşünde. Yüzde 15,9’luk kesim ise uzaktan çalışmayı tercih ediyor.


Özel sektör tercih ediliyor

Araştırmada ayrıca, katılımcıların yüzde 41,6’sı özel sektörü, yüzde 31,3’ü memuriyeti, yüzde 27’si girişimciliği tercih ettiği görüldü. Katılımcıların yüzde 56,2’si büyük bir metropolde, yüzde 32,5’i küçük kentlerde, yüzde 11,3’ü kırsalda yaşamak ve çalışmak istiyor.

Araştırmada katılımcıların yüzde 40,2’si Türkiye’de, yüzde 39,7’si yurt dışında, yüzde 20,1’i ise Türkiye’den yurtdışına uzaktan çalışmak istiyor.

Araştırma künyesi: Türkiye genelinde bin 100 kişinin katıldığı ve 5-12 Eylül 2023 tarihleri arasında yapılan araştırma, kantitatif araştırma yöntemlerinden CAWI tekniği ile “Areda Survey’in Profil Bazlı Dijital Paneli” kullanılarak gerçekleştirildi.

Hibrit Çalışma Modeli nedir?

Hibrit Çalışma Modeli

Hibrit çalışma modeli, aylık iş gününün belirli günlerinde ofis içerisinde, belirli günlerinde ise ofis dışında çalışma şeklinde uygulanan bir çalışma düzeni olarak tanımlanabilir. Hibrit çalışma, iş hayatında karma bir çalışma düzenini temsil etmektedir. Hibrit çalışma modeli, hem ofis içerisinde ekip bilincinin oluşması hem de çalışana özgürlük alanı sunması açısından oldukça ön plana çıkmaktadır.

Ofisten bağımsız gerçekleştirilen faaliyet imkânının genişletilmesi ile çalışanlar sorumluluklarındaki görevleri üstlenirken kendi çalışma alanını oluşturma konusunda büyük bir özgürlük yaşıyor. Bu özgürlük ortamı, şirkete karşı aidiyet duygusunun oluşması ve verimli performans olarak geri dönüş sağlıyor.

Hibrit çalışmanın uzaktan veya geleneksel çalışma modellerine göre faydaları neler?

Hibrit çalışma modelinin hem işverenler hem de çalışanlar açısından diğer çalışma modellerine göre birçok avantajı bulunmaktadır. Bu avantajlardan bazıları şunlardır;

  • Sürekli uzaktan çalışmak ekip içerisinde kopukluk, uyum ve sosyalleşme problemlerine neden olabilmektedir. Hibrit çalışma ile çalışanlar ihtiyaç duyduğu ekip sosyalleşmesini ofis ortamında rahatlıkla gidererek oluşabilecek uyum ve kopukluk problemleri minimuma indirgenebilir.
  • Ofisler şirket kültürünü çalışanlarına deneyimletebilmesi açısından büyük bir önem arz etmektedir. Belirli günlerde çalışma sürecini ofiste yürüten çalışanların şirketlerine karşı aidiyet duygusu güçlenmektedir.
  • Çalışanlar kendine ait, ilham alabileceği ve en iyi verim elde edebileceği alanı oluşturarak ait oldukları şirkete daha fazla değer katabilmektedir.
  • Özellikle büyük şehirlerde ofise gidiş gelişlerde yaşanan zaman kaybının önüne geçilebilmektedir.
  • Hibrit çalışma modelinin en büyük avantajlarından biri de hem maddi hem de enerji kaynakları yönünden tasarruf sağlamaya imkân oluşturmasıdır. Ofiste bulunulan sürenin azalması hem çalışanlara hem de şirketlere gider masraflarının azaltılmasına imkân sağlamaktadır.
  • Hibrit çalışma, karma düzeni temsil etmesi ile yürütülecek iş ve proje sürecine en uygun olacak şekilde, en yüksek verim hedeflenerek çalışma düzeni esnetilebilmektedir.

Hibrit çalışma modelinin dezavantajları neler olabilir?


Tüm çalışma modellerinde olduğu gibi hibrit çalışma modelinin de dezavantajları bulunmaktadır. Bu dezavantajlarından bazıları şunlardır;

  • Çalışanların ofis dışında çalışırken kendine uygun alanı oluşturabilmesi mümkün olmayabilir. Özellikle evden yönetilen çalışma sürecinde konsantrasyon ve odağı dağıtabilecek etmenlerle karşılaşılabilmektedir.
  • Yönetilen proje ya da iş süreci hibrit çalışmaya uygun olmayabilir. Bu durum verimin düşmesine neden olabilmektedir.
  • İş verenler için çalışanlarına ofis dışında da teknik desteğin sağlanması giderleri arttırabilmektedir.
  • İş yaşamında karşılaşılabilecek farklı kaza ve sağlık problemlerine neden olabilmektedir.

Vergisiz telefon düzenlemesi: 9500 TL’ye alınabilecek telefonlar


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.