Trabzonspor Fenerbahçe maçında yaşananlar bir sonuçtur. Yanlış anlaşılmasın ama “iyi” olmuştur. İyi olmuştur derken hani, “Her musibette bir hayır vardır” misali iyi olmuştur.
Hatta çok daha fazlası ve her hafta olmalıdır ki, Türkiye futbolunun taşındığı seviye ve kirlilik iyice gün yüzüne çıksın. Ancak böylesi olaylar futbolun sorunlarına çözüm üretmeyi sağlar mı? Bu tartışılır. Neden tartışılır? Çünkü bu tür olaylar futbolun sorunlarının nedeni değildir de ondan… Giriş cümlesinde ifade edildiği üzere olaylar yanlış ve sistematik problematiklerin birer kötü çıktısıdır… Yani ürünü ve sonucudur.
Türkiye futbolu, ticaret hacmi ve uluslararası düzeydeki kalite ve niteliği, piyasa değeri, marka değeri adına söylenen, yazılan, işitilen ve okunan çoğu şey yalandır. Yalan olduğu işte bu tür olaylar ile ortaya çıkmalı ki, gerçek her yönüyle ve yanıyla herkes tarafından anlaşılır olsun. Söz konusu olayın benzerleri alt liglerde ve kademelerde her hafta defalarca yaşanıyor. Kimsenin umurunda değil. Oysa buralarda yaşananlar da ülke futboluna ilişkin.
Sonuç olarak, Türkiye’de futbol sonradan görme, mafyatik ve rantiyeci tiplerin elinde, egemen sınıfın yönetiminde, siyasetin güdümünde yeteneksiz, liyakatsiz, adaletsiz, sevgisiz ve hoyrat insanların ve onların dümen suyundaki sözde taraftar kitlesinin “güruh kültürüyle” bu hale getirilmiş kullanışlı bir alandır.
Trabzon’da yaşananlar, yaşanması gerekenlerdir. Çünkü pek çok nedene bağlı olarak ortaya çıkan sonuçlardan sadece birsidir. Daha çok yaşansın ki, Kral’ın çıplak olduğu görülsün. Ülke futbolunun durumu tam bir felaket… Tıpkı ülkede olan biten pek çok şey gibi.
Zaten böyledir; Futbol fena hâlde ülkelerin kendisine benzer. Yani, “Neyseniz, Nasılsanız ve Kimseniz Futbolunuz da O’dur….”
Başka türlü de ifade edilebilir; “Futbolunuz neyse, nasılsa siz de o’sunuzdur…”
Not: Futbolun böyle bir özelliği vardır. Çünkü kitleselliği bakımından her açıdan genel ortalamayı en iyi yansıtan spor dalıdır. Bunun nedeni futbolun ilgi duyanlar açısından sınıflar üstü bir spor dakı özelliği taşıyor olmasıdır. Her sınıftan, kültürden ve sosyo-ekonomik tabakadan ve hatta cinsiyetten insanın taraf olduğu, izlediği ve takip ettiği bir alandır futbol. Bu bakımdan üzerine en çok yazılan ve araştırma yapılan spor dalıdır.