Günümüz arkadaşlık ilişkileri: Çıkar mı, yoldaşlık mı?

Günümüzde arkadaşlık ilişkilerinin doğası değişiyor mu? Uzmanlar, gençlerin kurduğu ilişkilerdeki yalnızlaşma eğilimleri ile birlikte, bilinçli tercihler yapan bireylerin de olduğunu belirtiyor. Sosyolog Dr. Berat Dağ, günümüz arkadaşlık ilişkilerinin çıkar ilişkileri çerçevesinde şekillenmeye başlamasının dikkat çekici bir risk olduğunu dile getiriyor.

arkadaşlık ilişkileri

📌 Öne çıkanlar:

  • Günümüz arkadaşlık ilişkileri, bireyciliğin ve çıkar odaklılığın etkisi altında şekilleniyor.
  • Dijitalleşme ve sosyal medya, arkadaşlık dinamiklerini önemli ölçüde farklılaştırdı.
  • Kuşaklararası farklar olsa da, arkadaşlıkların giderek yüzeyselleştiği gözlemleniyor.
  • Yalnızlık, bazı gençler için bilinçli bir tercih haline gelmiş durumda.
  • Toplumsal ilişkilerde dayanışmacı değerlere dönmek ve sahici bağlar kurmak büyük önem taşıyor.

Günümüzde arkadaşlıklar çıkar üzerinden kuruluyor!

Toplumların tarihî ve coğrafî farklılıklara göre, inşa ettiği arkadaşlık ilişkilerinde süreklileşen ve değişen nitelikleri olduğunu ifade eden Dr. Berat Dağ, “Bu bağlamda, toplumsal ilişkilerin giderek para, statü ve siyasî güç ekseninde temellenmeye başlamasının, arkadaşlık anlayışını etkilediği savunulabilir. Buna rağmen, günümüzde hâlâ Doğulu toplumlara özgü sınanmış dayanışmacı ilişkilere dayanan arkadaşlık örneklerine rastlamak mümkündür. Dolayısıyla, toplumların mevcut arkadaşlık ilişkilerinde bir yandan yoldaşlık geleneğini sürdürürken, diğer yandan da çıkar ilişkileri üzerinden şekillenen değişimleri deneyimledikleri ileri sürülebilir.” dedi.

💻 Teknolojideki değişim arkadaşlık ilişkilerini farklılaştırdı

Dijitalleşme ve sosyal medyanın, arkadaşlık ilişkileriyle karşılıklı bir etkileşim içerisinde olduğunu anlatan Dr. Berat Dağ, şöyle devam etti:

“Bu çerçevede, arkadaşlık ilişkilerindeki dönüşüm, teknolojinin niteliğini belirleyen unsurlardan biri olarak değerlendirilebilir. Ancak teknolojideki değişim de eşzamanlı olarak arkadaşlık ilişkilerinin farklılaşmasında etkili bir süreçtir. Bu bağlamda, arkadaşlık ilişkileri bireycilik temelinde inşa edildiği sürece, teknoloji de bu inşa üzerinden şekillenecektir. Aynı şekilde, bireyciliğe odaklı bir teknolojiyle etkileşime giren bireylerin, kendi arkadaşlık ilişkilerini bu etkileşime göre düzenlemeleri de son derece olasıdır. Öte yandan, bu karşılıklı etkileşimi hem dijitalleşme ve sosyal medya hem de arkadaşlık ilişkileri açısından eşitlikçi, özgürlükçü ve dayanışmacı değerlerle temellendirmek de her zaman mümkündür.”

🎭 Günümüzde arkadaşlık ilişkileri yüzeysel bir hâl aldı

Z kuşağının arkadaşlık kurma biçimleri ile X veya Baby Boomer kuşaklarının arkadaşlık anlayışları arasındaki fark olup olmadığına da değinen Dr. Berat Dağ, “Aslında kuşak kavramı oldukça muğlak anlamlar içermektedir. Zira bireylerin, toplulukların ve toplumların ekonomik, siyasî ve zihinsel farklılıklarına dayanarak net çizgilerle bir kuşak tanımı yapmak oldukça zordur. Bu nedenle, toplumların coğrafi ve tarihsel bağlamda ortaya koyduğu süreklilik ve değişimleri dikkate alarak, arkadaşlık ilişkilerinin benzer ve farklı yönlerini somutlaştırmak daha anlamlı bir yaklaşım olacaktır. Bu tür bir somutlaştırma sonucunda, geçmişteki ve günümüzdeki arkadaşlık ilişkilerinin birbirine eklemlenen karmaşık bir toplumsal yapı oluşturduğu görülebilir. Başka bir deyişle, günümüzde arkadaşlık ilişkilerinin giderek daha temelsiz ve yüzeysel bir hâl aldığı yönünde bir eğilim gözlemlenmektedir. Ancak buna rağmen, toplumlarda hâlâ derinlikli ve bütünlüklü arkadaşlık biçimlerinin varlığını sürdürdüğünü fark etmek de mümkündür.” diye konuştu.

🔄 Son elli yıllık süreçte bireyin dönüşümü nasıl oldu?

Arkadaşlık ilişkilerinin, her zaman ve mekânda hem uzun ömürlü hem de kısa süreli örnekler ortaya koyduğunu ifade eden Dr. Berat Dağ, “Özellikle son elli yıllık süreçte birey, toplum ve devletin kaygan, değişken, sanal ve parçalı bir düzlemde birbiriyle etkileşime girdiği açıkça görülmektedir. Bu noktada, iktisat, siyaset ve zihniyet kurumlarıyla bireysel duygu, düşünce ve eylem biçimlerinin, aşırı bir öznelleşme ve nesnelleşme bağlamında inşa edildiği belirtilmelidir. Zira, son dönemde dünyada sürekli değişen ve farklılaşan hazların peşine düşerek varlık kazanmaya çalışan, fakat içinde bulunduğu toplumu fark edemeyen bir kitle oluşmuştur. Herkesin yalnızca kendi çıkarlarını gözeterek birbirine dönüştüğü mekân ve zamanlarda, sahici ve dengeli yapılar ile etkileşimler üretmek son derece güç hâle gelmiştir.” ifadesinde bulundu.

🚶‍♀️ Yalnızlığı bilinçli tercih edenler de var!

Günümüzde, dünya ölçeğinde yalnızlığa itilen ya da kendisini çevresinden tecrit eden gençler olduğu gibi, yalnızlığı ya da çevresiyle birlikte yaşamayı bilinçli olarak tercih eden gençlerin de olduğunu dile getiren Dr. Berat Dağ, “Dolayısıyla, bu çeşitlilik içinde gençlerin derinlikli ve bütünlüklü toplumsal ilişkiler kurmasının önemi üzerinde durmak daha yerinde olacaktır. Zira bu önem doğrultusunda hareket edildiğinde ister yalnızlığı ister çevresiyle birlikte yaşamayı tercih etsin, gençlerin tutumu temel bir farklılık oluşturmayacaktır. Asıl belirleyici olan, gençlerin toplumsal bir varlık olmayı hedefleyerek yapacakları tercihlerdir. Bu yaklaşım, gelecekte birbirinden tamamen kopmuş bireylerden oluşan bir kalabalığın dünya çapında hâkimiyet kurmasını engelleyebilir.” şeklinde konuştu.

Son elli yılda çok çeşitli arkadaşlık biçimleri oldu

Son elli yıllık süreçte, toplumların hem tanım hem de uygulama açısından çok çeşitli arkadaşlık biçimlerine sahne olduğunu anlatan Dr. Berat Dağ, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bu bağlamda, günümüzde dahi her yaş grubunda, cinsiyette, meslek alanında ve toplumsal sınıfta; emek ve güven temelinde değer kazanan sağlam arkadaşlık örneklerine rastlamak mümkündür. Öte yandan, aynı dönemde ortaya çıkan aşırı bireyci yapı ve etkileşim biçimleri, toplumlar açısından ciddi bir risk halini almıştır. Nitekim bu yeni süreçte, arkadaşlık ilişkilerinin çıkarcılık mefhumu çerçevesinde şekillenmeye başlaması oldukça dikkat çekicidir. Bu nedenle, her toplumun kendi özgün nitelikleri doğrultusunda bireyselliği koruyan bir toplumsallığın imkânlarını tartışması büyük önem taşımaktadır.”


💡 Dijital Çağda Arkadaşlık: Bağlantılarımız Gerçekten Güçlü mü?

Sosyal medyada psikolojik teşhisler

Günümüz dünyasında arkadaşlık kavramı, teknolojinin hızına ayak uydurarak dönüşüyor. Eskiden yüz yüze kurulan samimi ilişkilerin yerini, ekranlar aracılığıyla kurulan “bağlantılar” almaya başladı. Peki bu değişim, arkadaşlıklarımızı daha yüzeysel mi kılıyor, yoksa bize yeni sosyalleşme biçimleri mi sunuyor?

Çevrimiçi Arkadaşlıklar ve Gerçek Dünya Dengesi

Sosyal medya platformları, arkadaşlarımızla iletişimde kalmak, yeni insanlarla tanışmak ve farklı ilgi alanlarına sahip topluluklara katılmak için geniş fırsatlar sunuyor. Ancak, çevrimiçi etkileşimlerin artmasıyla birlikte, gerçek dünyadaki yüz yüze ilişkilerin kalitesi ve derinliği sorgulanmaya başlandı. Sanal dünyada yüzlerce “arkadaşa” sahip olmak, gerçek hayatta hissedilen yalnızlığı gidermiyor olabilir. Hatta, bir araştırmaya göre, sosyal medya kullanımı arttıkça bazı bireylerde yalnızlık hissinin de arttığı gözlemlenmiştir. [2]

Teknoloji Destekli Bağlantılar: Avantajlar ve Dezavantajlar

Teknoloji, arkadaşlık ilişkilerinde hem avantajlar hem de dezavantajlar sunar.

  • Avantajlar:
    • Coğrafi Sınırları Aşma: Farklı şehirlerde veya ülkelerde yaşayan arkadaşlarla kolayca iletişimde kalma imkanı.
    • İlgi Alanı Temelli Gruplar: Ortak ilgi alanlarına sahip insanlarla bir araya gelme ve yeni arkadaşlıklar kurma olanağı.
    • Acil Destek: İhtiyaç anında hızlıca ulaşılabilen bir destek ağı oluşturma potansiyeli.
  • Dezavantajlar:
    • Yüzeysellik: Çevrimiçi ilişkilerin genellikle yüz yüze etkileşimlerin sunduğu derinlik ve samimiyetden yoksun olması.
    • Gerçeklikten Kopma: Sanal dünyanın yarattığı mükemmeliyetçi algının, gerçek hayattaki ilişkilerde hayal kırıklıklarına yol açabilmesi.
    • Mahremiyet Kaygıları: Kişisel bilgilerin ve deneyimlerin çevrimiçi ortamda paylaşılmasının yol açtığı mahremiyet ve güvenlik sorunları.

Yalnızlık ve Seçici İlişkiler

Günümüzde yalnızlığı bilinçli bir tercih olarak gören gençler de bulunuyor. Bu durum, arkadaşlık ilişkilerinin niceliğinden çok niteliğine odaklanma eğiliminin bir göstergesi olabilir. Daha az ama daha anlamlı bağlantılar kurma arayışı, modern çağın getirdiği bir tepki olarak da görülebilir. Bu seçici yaklaşım, bireylerin kendi değerlerine ve beklentilerine daha uygun arkadaşlıklar kurmasına olanak tanıyabilir.[1]

Sahici Bağlar Kurmanın Önemi

Dijital çağda, arkadaşlıkların yüzeyselleşme eğilimine rağmen, sahici ve dayanışmacı ilişkilere duyulan ihtiyaç devam etmektedir. Toplumsal ilişkilerde dayanışma ve güven temelinde değer kazanan sağlam arkadaşlık örneklerine hala rastlamak mümkündür. Önemli olan, bireyciliği korurken toplumsal bağları güçlendirmenin yollarını bulmaktır. Bu, hem çevrimiçi hem de çevrimdışı platformlarda dengeli ve bilinçli etkileşimler kurarak mümkün olabilir.[1]


🌐 Bunlar da ilginizi çekebilir:


🔗 Kaynaklar:

Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 20 yıldır ilkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışan bağımsız bir medya kuruluşudur. Amacımız: Gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonumuz: Okurlarımızda sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerlerimiz: Dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın çevrimiçi yayınlarından biri olarak, iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul eder. Bu doğrultuda Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İndigo Dergisi ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildirgeyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya toplumsal köken, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.