Bu hafta dünya futbolunun gündeminde Manchester şehri var. 12 Nisan’da, Old Trafford’da Manchester derbisi oynanacak. ‘Kırmızı Şeytanlar’ ile ‘Gök Maviler’ karşı karşıya… İki dev kozlarını paylaşacak, futbolseverler futbola doyacak.
Manchester futbolunun 125 yılı aşkın bir mazisi vardır. İngiltere’nin kuzeybatısında yer alan Manchester şehri, 20. yüzyılın başlarında ekonomik olarak büyümekteyken, şehir merkezinde iki futbol kulübü öne çıkar. Manchester United ve Manchester City… Manchester City’nin tarihi 1880 yılında, West Gorton’da kurulan St.Marks kulübü ile başlar; 1894 yılında Manchester City adı alınır. Manchester United ise köklerini 1878 yılında demiryolu işçileri tarafından kurulmuş olan Newton Heath’e dayandırır, 1902 yılında kulübün adı Manchester United olarak değiştirilir. ‘Gök Maviler’ ile ‘Kırmızı Şeytanlar’ arasındaki rekabetin şanı, zamanla Manchester şehrinin sınırlarını aşarak, tüm İngiltere’ya yayılır. Bugün, Manchester derbisi dünya futbolseverleri tarafından heyecanla takip edilen maçların başında gelmektedir.
Manchester City, 1903-04 sezonunda İngiltere Federasyon Kupasını kazanarak, Manchester şehrine ilk kupa şampiyonluğunu getirdi. Manchester United bu başarıya 1907-08 sezonunda İngiltere Lig Şampiyonluğu tacını Manchester şehrine giydirerek yanıt verdi. Kırmızı Şeytanlar’ın ikinci şampiyonluğu 1910-11 sezonunda gelirken, Manchester City uzun süre birinci lig ile ikinci lig arasında inişli çıkışlı bir grafik çizdi. Gök Maviler, ilk İngiltere Lig Şampiyonluğunu 1936-37 sezonunda kazandı.
1945 yılında teknik direktörlüğe gelen İskoç Matt Busby, 1950’li yılların başından itibaren Manchester United’i İngiltere’nin en önde gelen takımları arasına soktu; beş İngiltere Lig şampiyonluğu ve iki İngiltere Federasyon Kupasının yanına, 1966-67 sezonunda Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’nı da koydu. ‘United Trinity’ olarak hatırlanan Bobby Charlton, George Best, Denis Law üçlüsüyle tarih yazdı. Manchester City, en büyük rakibinin tarihi başarılarına; 1966-67 sezonunda İngiltere Lig Şampiyonluğu, 1968-69 sezonunda İngiltere Federasyon Kupası, 1969-70 sezonunda İngiltere Lig Kupası ve Avrupa Kupa Galipleri Kupasını kazanarak yanıt verdi.
1973-74 sezonunda Old Trafford’da oynanan derbi unutulamadı
Yirmi yıl süren parlak bir dönemin ardından, Manchester’de rüzgar ters yöne esmeye başladı. Şehrin iki büyük takımı güçlerini kaybederek zirve mücadelelerini uzaktan izlemeye koyuldular. 
1973-74 sezonunda Old Trafford’da oynanan maç, ezeli rekabetin unutulmaz maçları arasındadır. United, sezonun bitmesine iki maç kala kümede kalma mücadelesi vermektedir. City, eski United’li Denis Law’un 81. dakikada attığı golle 1-0 öne geçer. Law, attığı gol için hiçbir sevinç gösterisinde bulunmadan başını öne eğerek sessizce sahayı terk eder. United’li taraftarlar 85. dakikada sahaya inince maç yarıda kalır, İngiltere Futbol Federasyonu skoru 1-0 olarak onaylar. Manchester United sezon sonunda küme düşer, bir sonraki sezon ikinci lig şampiyonu olarak birinci lige geri döner.
Manchester United dünyanın en değerli markası oldu
1970’li ve 1980’li yıllarda Manchester City bir İngiltere Lig Kupası, Manchester United ise üç İngiltere Federasyon Kupası ile sınırlı kaldı. Manchester futbolu, eski parlak günlerine dönüş için yirmi yıl bekledikten sonra, Kırmızı Şeytanlar dünya futbolunun dengelerini alt üst eden bir yükseliş gerçekleştirdi. 1986 yılında teknik direktörlüğe gelen Alex Ferguson’un dokunuşu, 1990’lı yılların başından itibaren fark yaratmaya başladı. United; 1990-1999 yılları arasında beş İngiltere Premier Lig şampiyonluğu, dört İngiltere Federasyon Kupası, bir İngiltere Lig Kupası kazanırken; 1990-91 sezonunda Kupa Galipleri Kupasını, 1998-99 sezonunda ise Avrupa Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu elde etti. Manchester United hayranlığı İngiltere sınırlarını aşarak beş kıtaya yayıldı. Küreselleşen futbolun en değerli küresel markası haline geldi, mali açıdan devleşti, kırmızı şeytanların forması yıldızların rüyalarını süsledi. Manchester City için ise 1990’lı yıllar kabus gibiydi. Kırmızı Şeytanlar’ın dev gölgesi altında kalarak sesi soluğu kesilen City; 1995-96 sezonunda birinci lige, 1997-98’de ise ikinci lige düştü. Tarihinin en başarısız döneminden 1998-99 sezonunda birinci lige, 1999-2000 sezonunda da premier lige yükselerek kurtuldu. 2000-01 sezonunda yeniden birinci lige düşmesine rağmen 2001-02 sezonunda kulüp tarihine geçen rekorlar kırıp birinci lig şampiyonluğunu kazanarak premier lige yeniden yükseldi, 2002-03 sezonunda Manchester United’i 3-1 yenerek 13 yıllık derbi galibiyeti hasretine son verdi.
2008 yılında Manchester City bembeyaz bir sayfa açtı
İngiliz futbolu Manchester derbisi heyecanını geri kazanırken, Manchester United üstün performansını 2000’li yıllarda da sürdürdü. İngiltere’de beş Premier Lig şampiyonluğu ve iki kupa şampiyonluğunun üzerine, 2007-08 sezonunda Avrupa Şampiyonlar Ligi tacını da takmıştı ki, 2008 yılının Ağustos ayında Manchester’de, dünya futbolunun dengelerini değiştiren bir olay oldu. Abu Dhabi United Group, Manchester City’i satın aldı. Aniden zenginleşen Manchester’in köklü kulübü, 100 yıldan fazla bir süredir hayal ettiği büyük güce kavuştu; transfer piyasasını alt üst eden hamlelerle, dünyanın ve İngiltere’nin en güçlü takımları arasına girdi. Manchester derbisi, Manchester’liler arasında süregelen bir rekabet olmaktan ileriye giderek küresel bir kimlik kazandı.
2011-12 sezonu belleklerdeki yerini koruyor
2011-12 sezonu, hem derbi hem premier league tarihinde unutulmaz bir dönemdir. City, sezon ortasında Old Trafford’da, 6-1’lik skor ile United’i yenilmekten beter ederek, 1926 yılından beri en ihtişamlı derbi zaferini kazandı. Devam eden haftaların ardından, sezonun son haftasına puan puana girildi. City averajla liderdi, United ikinci sıradaydı. Son maçlar aynı saatte başladı. United rakibi Sunderland ile oynadığı maçı 1-0 yenerek, uzatma dakikalarını dinlemek üzere, kulaklarını City of Manchester Stadyumu’na çevirdi. Manchester City, 90. dakikaya girildiğinde rakibi QPR’ye karşı 2-1 mağlup durumdaydı. Gök Maviler, 92. ve 94. dakikalarda attıkları gollerle maçı 3-2 kazanarak, 43 yıllık İngiltere şampiyonluğu hasretini sona erdirdi. Maçtan sonra, çılgınca sevinen City taraftarlarını centilmence tebrik eden Ferguson, bir sonraki sezon için United’li taraftarlara şampiyonluk sözü verdi. 2012-13 sezonunda Manchester United’i şampiyon yaparak sözünü tuttu, emekliye ayrıldı.
2008 yılından itibaren iki takım arasında oynanan maçların dokuzunu United, sekizini City kazanırken bir maç beraberlik ile sonuçlandı. 2008-09, 2010-11 ve 2012-13 sezonlarında United, 2011-2012 ve 2013-14 sezonlarında ise City şampiyon oldu. İki takım arasında bugüne kadar oynanan maçlarda kırmızı şeytanların 65, gök mavilerin 45 galibiyeti bulunuyor, 49 maç berabere sonuçlanmış. İki takımın popülaritesine ilişkin bir karşılaştırma yaparsak; Manchester şehrinde Manchester City’in daha fazla taraftara sahip olmasına karşın, Ada’nın diğer şehirlerinde ve yabancı ülkelerde Manchester United’in taraftar sayısının daha fazla olduğu görülüyor.
Pazar gününe gelince… Manchester City, geçen hafta Crystal Palace’den aldığı yenilgi sonrasında dördüncü sıraya düşerken, Manchester United bir puan farkla üçüncü sıraya yükseldi. Pazar günkü maçı kazanan, lider Chelsea’yı daha yakından takip etme imkanını kazandığı gibi, Arsenal’in de içinde olduğu ikincilik mücadelesinde de avantaj sağlayacak. Sonucu, tüm derbilerde olduğu gibi, klas oyuncular belirleyecek; Manchester derbisinin sayfalarına yeni bir maç daha yazılacak.
Kaynaklar:
– www.telegraph.co.uk
– www.manchestercity-mad.co.uk
– www.wikipedia.com
