Dünya bor rezervlerinin yüzde 72’si Türkiye’de mevcut. Eti Maden İşletmeciliği tarafından bor mineralleri kullanılarak ilk milli deterjan üretildi ve raflardaki yerini aldı. Türkiye neden bir deterjan üssü haline gelmesin?
Bir ülkenin kalkınması, olabildiğince kaba bir tanımla; bilim insanlarını yetiştirip (eğitime önem vererek), gerekli imkan ve olanakları sağlayıp (dışarıya kaçırmadan), mevcut kaynaklarını (yeraltı-yerüstü) kullanılır hale getirip (diğer kaynaklarına zarar vermeden), coğrafi konum ve şartlarını avantaja dönüştürerek, çalışan genç nüfuzuna güvenerek ve de bölgedeki siyasi ağırlığını kullanarak iç piyasada ve dış piyasada yer bulması ile oldukça akıcı bir süreçle devam eder.
Bu durumun Türkiye için de böyle olması gerekmez mi?
İşte böyle bir hikayenin eksik kalan yanı için geçtim bilgisayarımın başına. Bir dost sohbeti sırasında öğrendiğimde, önce kendimi sorguladım dış dünyaya ve ülkeme bu kadar mı yabancıyım diye. Sonra etrafımdaki çoğunluğa baktığımda bihaber olmak konusunda yalnız olmadığımı anladım.
Araştırmaya başladığımda gördüm ki ne büyük medya devleri, ne de devlet yöneticileri böyle bir bilgilendirme etkinliği göstermiş. Bölgesel yayın kuruluşları ve tirajı kısıtlı yayın organları ile sınırlı kalmış.
Yani anlayacağımız, tanıdık bildik kimsenin ağzında dolaşmamış bu bakla…
Milli kaynağımız: Bor mineralleri
Dünya bor minerali rezervlerinin % 72’si Türkiye’de mevcut. Ve fakat işletilmesi ve kullanılır hale gelmesi için bilgi çağında olmamız da yetmiyor. Sadece bor minerali ile de sınırlı değil sahip olduğumuz kaynaklar. Dünya üzerindeki 90 çeşit önemli mineralden 50 çeşit mineralin zaten ülkemizde olduğu biliniyor ama sadece biliniyor ve yetkililer sadece açıklama yapıyor, “Yer altı işletmeciliğine daha çok önem verilmeli” deniyor.
Verdiğimiz önem de örneklerle karşımızda duruyor ölen 301 madenci anlayışı ile…
Tarih bilgilerim beni yanıltmıyorsa Sanayi Devrimi olalı ve geç de olsa akabinde dünya ülkelerinin kaynaklarını işletmesi ve mevcut personelden kaliteli verim alınması için aldıkları önlem ve yenilikleri başlatalı çok uzun zaman oldu.
Milli kazanç ama nasıl?
Bir düşünsenize, birçok konuda dışa bağımlı (mamul ve yarı mamul) olan ülkenin hiç değilse birkaç noktada dışa bağımlılığı bitiyor ve bu konuda pazar bile oluşturacak kapasiteye geliyor. Ne büyük kazanç ve fırsat…
Bu konuda yetkili ağızlardan yapılan iki önemli açıklamaya yer vermek istiyorum:
1- Eti Maden İşleri Genel Müdürü Orhan Yılmaz: ”Bu şekilde Türkiye’nin yılda deterjana harcadığı para 1 milyar doları buluyor. Bu ürünü piyasaya sunacak hale getirmeyi başardığımız takdirde, maliyetler 3’te 1 oranına gerileyecek. Böylece 1 milyar doların yurt dışına çıkmasını önleyip, Türkiye’nin bütçesine bu kadar para gireceğini söyleyebilirim.”
2- ETİ Maden İşletmeleri Genel Müdürü Orhan Yılmaz: Türkiye’nin 4. Büyük kâr eden kuruluşu olduklarını söyleyen Yılmaz, devlete hem temettü anlamında ödeme, hem kâr arttığı için vergi ödemesinde bulunduklarını söyledi. 2023 hedeflerinin için 2.1 milyon ton Bor faaliyetini 5.5 milyon tona, satış geliri olarak 1 milyon doları 2.5 milyon dolara çıkaracaklarını belirten Yılmaz, ciro olarak Türkiye’de çok önemli bir konumda bulunduklarını belirtti. 2005”ten itibaren sektörel olarak dünyada bor madeninin % 72”lik bölümün Türkiye’nin elinde bulundurduğunu, Türkiye’yi yüzde 8 ile Rusya’nın ve yüzde 7 ile ABD’nin izlediğini belirtti.
Milli hedef: Deterjan üssü ülke
Çalışmalar sonrası seri üretimin yıllık 250 bin ton olmasının düşünüldüğü ve üretim için Eti Maden İşletmeleri Kırla Bor İşletme Müdürlüğü bünyesinde işletme kurulacağı ve Türkiye’nin bir ‘Deterjan üssü‘ olması için yatırımcılarla konuşulduğu haberini de iletmiş olalım.
Milli deterjan: Eti Matik
Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü ve Ege Üniversitesi tarafından yapılan Ar-Ge çalışmaları neticesinde bor madenli deterjan ‘Eti Matik’ ortaya çıkıyor ve bir müddet (üç ay) işletme birimlerince denenirken, aynı zaman da personele dağıtılıyor ve sonuçlar birleştirildiğinde tam not alarak üretimine karar veriliyor.
Meydana getirilen deterjanın % 80’i bor minerali ve %20’i sabun katkılı malzeme içeriyor. Hiçbir kanserojen madde içermiyor.
Bor mineralinden üretilen Eti Matik’in diğer özellikleri
- Doğal ve Çok Amaçlı Temizlik Ürünü
- Fosfat içermez
- Petrol Türevi Katkı Maddeleri içermez
- Çamaşırı Yumuşatma Özelliği
- Kokusuz
- 60 °C’de Beyazlarda, 40 °C’de Renklilerde Güçlü Temizleme Performansı
- İki Performans Bir Arada
- Renkleri Soldurmadan Temizleme
- Sert ve Kireçli Sularda Kireç Sökücü Gerektirmez
- Mantar Oluşumunu Önlediğinden Koku Giderme Özelliği
- Evsel ve Endüstriyel Lekelerin Temizlenmesinde Etkili
- Doğal Hammaddeler Nedeniyle İnsan Sağlığı ve Çevre Açısından Güvenilir
- Sağlık Bakanlığından onaylı
Üstelik ekonomik açıdan da fiyat çok uygun. Üç ve beş kiloluk ambalajlar halinde ve 12 TL ve 16 TL fiyatları ile raflarda yerini almış durumda. Kullanıcı yorumları da oldukça olumlu.
Bir tüketici daha ne ister? Bu denklemi bozmadan devam edersek ülkemizin ender güzelliklerden birine en büyük desteği sağlamış oluruz. Sonuçta bu işler arz talep meselesi değil mi?
Bir şeyler yapılmalı artık er ya da geç, doğru ya da yanlış, eksik ya da fazla veyahut taklit ama bu çaba gösterilmeli.
Ben bardağın dolu tarafından baktım, tercih size kalmış.
İlgili yazılar
Diyanet’in rotasındaki kurum: TÜBİTAK
Suriyeli bilim adamı Türkiye’yi bırakıp ABD’ye göç etti
Rüzgar Tarlaları: Barajların doğaya olumsuz etkileri
Göbekli Tepe’yi bu kadar eşsiz ve özel yapan nedir?
Köy Ekonomisi: Yerel Üretim Yerel Tüketim