Yaşam Bankası nedir? Ölümcül hastalıklara çare mi?

Yaşam Bankası ile bebeklerin kordon kanı ve kordon dokusunun saklanması sayesinde ileride karşılaşılabilecek lösemiden doku ve organ hasarlarına kadar pek çok hastalığın çaresini bulmak mümkün.

yaşam bankası nedir kök hücre tedavisi kan ve kordon dokusu

Anne olmak her kadının hayalidir. Bebek haberi alındığı andan itibaren anne ve baba adayı, onların sevdikleri sağlıklı bir hamilelik ve doğum süreci için hazırlıklara başlar. Elbette tüm hazırlıklar önem taşır hayatta, özellikle sağlıkla ilgili karşılaşılabilecek kötü sürprizlere karşı önlem almak her zaman ilk sırada yer almalıdır. 2002 yılında Ankara’da kurulan ve 2013 yılında Avrupa’nın en büyük kordon kanı bankalarından biri olan FamiCord Group bünyesine katılan Yaşam Bankası bebeğinizin doğumdan hemen sonra alınabilen kordon kanı ve kordon dokusunu saklayarak ileride tedavisi güç pek çok hastalığa çare bulunmasına imkân sağlıyor.

Yaşam Bankası tüm aile için önemli

Kordon kanı ve kordon dokusu pek çok sebeple saklanabiliyor. Bu sebeplerin başında kan hastalıkları, metabolik hastalıklar, doku ve organ hasarları geliyor. Bunların en bilinenleri lösemi, lenfoma, kemik iliği kanseri ve talasemi olarak öne çıkıyor.


Dünyada ve Türkiye’de kök hücre nakli çoğunlukla kemik iliği ile yapılabiliyor. Ancak kemik iliği kök hücreleri ile başarılı bir nakil yapılabilmesi için tam doku uyumlu kemik iliği vericisi bulunması gerekiyor. Genellikle hastaların yüzde 70’inde tam doku uyumu olan kemik iliği bulunamıyor. Kordon kanı kök hücreleri kemik iliğinden farklı olarak kısmi uyum ile nakil yapılabilme olanağı sunuyor. Bundan dolayı bebeğinizin kordon kanı kök hücrelerini sadece kendisi için değil, kardeşleri ve aile fertleri içinde saklarsınız.

Farklı kök hücreler var

Göbek kordonu, bebeği anne karnında besleyen damarların etrafını saran, onları dış etmenlere karşı koruyan dokudur. Doğum gerçekleştikten sonra işlevi kalmadığı için atılır. Göbek kordonunda kordon kanından farklı kök hücreler bulunuyor. Bu kök hücreler kemik, kas, kıkırdak, yağ, sinir, karaciğer gibi pek çok hücreye dönüşebiliyor. Kordon dokusu kök hücrelerinin bu eşsiz özelliği, onların Tip 1 Diyabet, İşitme Kaybı, Siroz, Felç, Alzheimer, Parkinson, Kemik ve Kıkırdak Hasarı gibi hastalıkların tedavisi için klinik çalışmalarda kullanılmasına olanak sağlıyor. Kordon dokusu kök hücreleri laboratuvar koşullarında, kültür ortamında çoğaltılabiliyor. Bu da ailelere, gerektiğinde yeterli miktarda uygulama ve birden fazla kullanma olanağı sunabiliyor.

Süreci hızlandırıyor

Bilimsel çalışmalar; kan hastalığı sebebiyle kişiye kök hücre nakli yapılacağı zaman hem kordon kanındaki hem de kordon dokusundaki kök hücrelerin birlikte verilmesinin yeni ve sağlıklı kan hücresi oluşturma sürecini hızlandırıp naklin başarısını artırdığını ortaya koyuyor.


Yaşam Bankası FamiCord Group Satış ve Pazarlama Müdürü Serdar Burku
Yaşam Bankası FamiCord Group Satış ve Pazarlama Müdürü Serdar Burku

Yaşam Bankası FamiCord Group Satış ve Pazarlama Müdürü Serdar Burku, kordon dokusundan daha verimli ve daha çok kök hücre elde etmek için kordon dokusunu doku olarak saklamaktan ziyade, özel yöntemlerle kök hücrelerini ayrıştırarak saklamanın daha avantajlı olduğunu belirtti. Kordon dokusundan kök hücre elde etmenin zor ve meşakkatli bir işlem olduğunu ancak Yaşam Bankası FamiCord Group’un ana amacının aileye en iyi hizmeti sunmak olduğunu da sözlerine ekledi.

-196 derecedeki azot tanklarında saklanıyor

Bebek dünyaya geldikten sonra ilk olarak göbek kordonu klemplenir ve kordon kanı, içinde pıhtılaşmayı önleyen madde bulunan kan torbasına alınır. Daha sonra yaklaşık 10-15 cm kadar bir kordon dokusu parçası kesilir ve içinde serum fizyolojik, antibiyotik ve antifungal maddeler bulunan ayrı bir kaba konulur. Bu aşamada anneye ya da bebeğe herhangi bir cerrahi işlem yapılmaz. Kordon kanı ve dokusu alım işlemi, bebek ve anneye herhangi bir zarar vermez. Toplanmış olan kan ve doku 48 saat içerisinde laboratuvarda işlenir ve dondurulur. Kordon kanı ve dokusu ayrı ayrı kök hücrelerine ayrıştırılarak saklanır. Özel laboratuvar tetkiklerinden geçirilir ve daha sonra   -196 derecedeki azot tanklarında dondurulmuş halde muhafaza edilir.

kök hücre tedavisi türkiye yaşam bankası FamiCord Group

Avrupa’da ilk 3’te

Yaşam Bankası Şubat 2002 yılında Ankara’da limited şirket olarak kuruldu. Türkiye’de özel sektörde alanında ilk olan şirket, Haziran 2010 da anonim şirkete dönüştü ve kendi laboratuvarına taşındı. Sağlık Bakanlığı’nın 2005 yılında yayınlamış olduğu “Kordon Kanı Bankacılığı Yönetmeliği” çerçevesinde her yıl düzenli olarak denetlenen şirket İyi Üretim Uygulamaları (GMP) kalite standartlarında verdiği hizmetle öne çıktı. Kaliteli ve başarılı çalışmalarından dolayı yabancı firmaların dikkatini çeken Yaşam Bankası’na PBKM (Polonya Kök Hücre Bankası) tarafından yatırım yapıldı ve 2013 yılında FamiCord Group şemsiyesi altına girdi.


FamiCord Group Avrupa’daki en büyük 2’ikinci kordon kanı bankası olup 20 kadar ülkede faaliyetlerini sürdürüyor. Polonya başta olmak üzere Macaristan, İspanya, Romanya, Türkiye, İtalya, Letonya, Moldova ve Balkan ülkeleri, şirketin faaliyette olduğu ülkeler arasında. Grup bulunduğu tüm pazarlarda ilk sıralarda yer almakta ve güncel olarak bünyesinde 130.000’in üzerinde kordon kanı saklanmakta.

Kanser teşhisinde önemli adım: Gözyaşı testi


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.