Yemek Bağımlılığı olur mu?

Sofraya oturduğunuzda ilk planladığınızdan daha fazla mı yiyorsunuz? Aç olmasanız bile yemek mi istiyorsunuz? Doyduktan sonra bile yemeye devam mı ediyorsunuz? Sizde de yemek bağımlılığı olabilir…

Sofraya oturduğunuzda ilk planladığınızdan daha fazla mı yiyorsunuz? Aç olmasanız bile yemek mi istiyorsunuz? Doyduktan sonra bile yemeye devam mı ediyorsunuz? Sizde de yemek bağımlılığı olabilir...

Yemek bağımlılığı neden ve nasıl oluşuyor?

Yiyeceğin veya yemenin bağımlılığı olur mu demeyin. Bilim adamları; bazı insanlarda beynin ödüllendirme sisteminin aynı alkol veya uyuşturucu bağımlılığında olduğu gibi yiyeceklere de cevap verdiğini belirlediler. Diyetisyen ve Yaşam Koçu Gizem Şeber, yeme bağımlılığı neden oluşur, gerçekten bağımlılık mı, bağımlı olduğunuzu nasıl anlarsınız, hangi yiyeceklere bağımlılık daha sık gözlemleniyor ve  yeme bağımlılığının çözümü ne ? gibi soruların cevaplarını veriyor.

Beynimizin bir ödüllendirme sistemi var. İşte bu sistem bazı insanlarda alkol ve uyuşturuculara verdiği haz tepkilerini veriyor. Alkol ve uyuşturucu kullanımı sonrası da artan, mutluluk hissi veren dopamin bazı insanlarda lezzetli yiyecekler tüketildikten sonra da oluşuyor, bu nedenle bu kişiler giderek yiyeceklere bağımlı hale geliyorlar.


Gerçekten bağımlılık mı?

Alkol ve uyuşturucu bağımlılığında olduğu gibi bir süre sonra vücut daha azı ile yetinmemeye başlıyor yani tolerans kazanıyor. Daha fazla dopamin salgılayıp daha fazla mutlu hissedebilmek için tüketim miktarının artması gerekiyor. Zamanla bu kişiler aynı diğer bağımlılar gibi daha azı ile yetinememeye başlıyor.

Bağımlı kişiler mutsuz olduklarında veya depresif hissettiklerinde bağımlı oldukları maddeye yönelir ve en kısa zamanda bu maddeye ulaşmak/tüketmek isterler. Yemek bağımlılarında da aynı problemler gözleniyor.

İşte tüm bu nedenlerle yiyecek tutkusu aslında bir çeşit bağımlılık.

Yemek bağımlısı olduğunuzu nasıl anlarsınız?

Yale Üniversitesi Besin Bilimleri Bölümü’nün bu konuda uzun çalışmalar sonucu oluşturduğu bir anket var. İşte bu anketten birkaç soruyu yanıtlayarak yemek bağımlısı olup olmadığınızı test edebilirsiniz. Eğer aşağıdaki soruların birçoğuna EVET yanıtı verdiyseniz, üzgünüz sizde yemek bağımlısı olabilirsiniz.

  • Sofraya oturduğumda ilk planladığımdan daha fazla yiyerek sofradan kalkıyorum ve bunu sık tekrarlıyorum.
  • Aç olmasam bile bazı besinleri tüketebiliyor, doyduktan sonra bile yemeye devam ediyorum.
  • Kendimi hasta hissedinceye kadar yemeye devam ediyorum.
  • Bazı yiyecekleri tüketememe ihtimali beni endişelendiriyor.
  • Bazı besinlere ulaşma imkânım yok ise ulaşana kadar aramaya devam ederim.

Hangi yiyeceklerde bağımlılık daha sık gözleniyor?

Yapılan bilimsel araştırmalar, daha sıklıkla şeker ve yağdan zengin lezzetli besinlerin bağımlılık yarattığını gösteriyor. Kadınlar için ilk sırada çikolata yer alırken, erkeklerde ilk sıra pizzanın. Yine yapılan araştırmalarda dondurma, patates kızartması ve patates cipsi en yüksek sıralarda yer alıyor.


Yemek bağımlılığı çözümü ne?

En temel çözümü, bağımlılığın altta yatan sebebinin tespit ve tedavi edilebilmesi için psikolog desteği almak. Eğer psikolog desteği alacak şansınız yok ise konu ile ilgili farkındalığınızı yükseltmek zorundasınız.

Yeme günlüğü tutun. Ancak bu günlüğe sadece yediklerinizi değil, yerken neler hissettiğinizi de kaydetmeyi unutmayın. Böylece hangi duygularda daha fazla yediğinizi zamanla tespit edebilirsiniz.

Yoksunluk hissi geliştiğinde ilk 15 dakika kendinizi oyalayın. Kitap okumak, bilgisayar oynamak, kısa bir yürüyüşe çıkmak ya da ev temizlemek. Bunların hepsi yemeyi ilk istediğiniz kadar çok yemenize engel olacak aktivitelerdir.

Farkındalığınızı arttırın. Yeme atağınız geldiğinde kendinizi suçlamak yerine izleyin. Yemek yeme hızınızı düşürmeye ve başka hiçbir şey ile ilgilenmemeye çalışın. Bu şekilde yemek yemeye hangi duygunun yoksunluğundan ötürü sarıldığınızı daha rahat keşfedersiniz.

Düzenli egzersiz yapın. Egzersiz yapmak seratonin salgısını arttırarak daha iyi, zinde ve mutlu hissetmenizi sağlayarak yeme ihtiyacınızın azalmasına neden olacaktır.


Meditasyon yapın. Bilimsel çalışmalar düzenli meditasyonun beyin dalgalarını yavaşlatarak endişeyi azalttığına dikkat çekmektedir. Aynı zamanda daha sakin hissetmeyi sağlar. Bu da duygu durumunuzu daha rahat kontrol etmenizi sağlayacaktır.


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.