Dünyanın öncelikli sorunları arasında gelen terörün, ötekileştirme, dışlanma ve sistem dışına itme gibi politikalardan beslendiğini vurgulayan Prof. Nevzat Tarhan, teröristlerin en çok terör kurbanları arasından çıktığına; dışlanmışlık hissinin ise bireyleri teröre yönelttiğine dikkat çekti.
Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, terörizmin dünyada itilmiş, ezilmiş ve sistemin dışına itilmiş kişileri kullandığına dikkat çekerek terörün beslendiği kaynağın bu sistem olduğunu söyledi.
Terör nereden besleniyor?
Prof. Dr. Tarhan, İspanya’da bu alanda yapılmış önemli çalışmalar olduğunu belirterek özellikle terör mağduru olan kişileri sisteme entegre etmenin terörle mücadeleye önemli katkılar sağladığını söyledi. Tarhan, şu değerlendirmelerde bulundu:
Terör nereden besleniyor sorusuna şöyle bir cevap verebiliriz. Teröristler en çok, terör kurbanları arasından çıkıyor. BASK üzerine yapılmış İspanya’da çalışma var. Terör üstüne yapılan bir çalışma bu; ötekileştirme ve gruplar üzerinde çalışmalar yapılıyor. Ve bu insanların terör riski oluşturdukları ve aday oldukları ortaya çıkıyor. Terör kurbanları, terörist adayları oluyorlar.
Buna karşı İspanya bir çalışma daha yapıyor. O nüfusun yüzde 30-40’ını, o kişilerin diğer insanlar tarafından ötekileştirilmemesi için çalışıyor ve onları takıma dâhil ediyor. Biz aile içinde bunu yaparız, gelin kaynana tartışmaları gibi… Kaynanayı takıma dâhil et deriz, kayınvalideyi evde takıma dâhil ederseniz evde kavga biter.
Şimdi burada kendine risk grubu olan kişileri takıma dâhil etmeyi başarmış. Sisteme dâhil etmiş, bizim barış sürecinde yapmak istediğimiz de oydu. Ve bunun üzerine o kişi, önyargılarını unutuyor. Kutuplaşma azalıyor, bunu sağlıyor. İspanya bunu minimize etti.”
Terör, hak arama ve çözüm yöntemi değildir
Terörün hiçbir zaman bir hak arama yöntemi olmadığını belirten Tarhan, “Hak arama ve çözüm yöntemi olarak terör öğretisinin değiştirilmesine ihtiyaç var. İspanya’da o algı nasıl değiştirilmiş bunu iyi incelemek ve anlamak gerekiyor.
Terör hiçbir zaman hak arama ve sorun çözme yöntemi olamaz, terörle hak aramanın İslam’la ilgisi olmadığını ve İslam öğretisi olmadığını anlatan kanaat önderlerine ihtiyacımız. Bu kanaat önderleri hem Türkiye’deki etnik terör için hem de dünyada dini kaynaklı gösterilen terörle mücadele etmek ve doğruları anlatmak için çalışmalı.
Terörle mücadelede üniversitelere de görev düşüyor!
Özellikle Ortadoğu ve Asya’daki Müslüman toplumlarda terörün hak arama ve sorun çözme yöntemi olmayacağını, bunun ne insani ne ahlaki olmadığını anlatan kanaat önderlerine çok ihtiyaç var. Bu kanaat önderlerinin seslerini daha çok yükseltmeye ihtiyaç var.
Dünyanın daha yaşanır bir yer olması için üniversitelerin daha çok projede yer alması, STK’ların devreye girmesi ve bu konuda çalışmaların yapılması gerekir.