Başkanlık gelmezse Türkiye’nin bölünme riski var

Başbakan Binali Yıldırım, Ak Parti İstanbul Danışma Meclisi’nde konuştu. Yıldırım, “Başkanlık gelmezse Türkiye’nin bölünme riski var” dedi.

Başkanlık gelmezse Türkiye'nin bölünme riski var binali yıldırım

Başbakan Binali Yıldırım şöyle konuştu:

“Başkanlık gelmezse Türkiye’nin bölünme riski vardır. Başkanlık üniter yapıyla olacak. Hiç kimse başkanlık eyalet sistemini getirecek, bölünmeyi getirecek diye yalan tevziratlarda bulunmasın.

“Başkanlık gelmezse Türkiye’nin bölünme riski var”

Diyoruz ki cumhurbaşkanı artık halk tarafından seçilmiştir ve siyasi sorumluluğu vardır. Anayasada sorumsuz olarak yazılması bu gerçeği değiştirmez. Bunun için başkanlık sistemi de dahil anayasamızda ihtiyaç duyulan yasama, yürütme, yargı ile ilgili değişiklikleri gelin birlikte gerçekleştirelim. Meclis’te konuşalım ama yetmez, işi sahibine götürelim.


Gençler Türkiye’nin geleceğidir. Ne istiyorsanız onu yapacağız. Geçenlerde MHP Genel Başkanı Bahçeli dedi ki bu iş böyle yürümüyor. Ya gelin parlamenter sistemi güçlendirelim ya da bunu istemiyorsanız bu fiili durumu düzeltelim. Doğru söze ne denir. Eyvallah. Biz dedik ki buyurun gelin bu durumu düzeltelim. Millet bunu bekliyor.

Başkanlık gelmezse Türkiye’nin bölünme riski vardır. Başkanlık üniter yapıyla olacak. Hiç kimse başkanlık eyalet sistemini getirecek, bölünmeyi getirecek diye yalan tevziratlarda bulunmasın.

Türkiye artık koalisyonlarla yönetilen zayıf iktidarlar dönemini geride bırakacak. Başkanlık sistemini ben daha önce milletimiz daha iyi anlasın diye şöyle anlatıyordum. Başkanlık sistemi ile belediye başkanlığı arasında bir fark yok.

O gün Yenikapı’da Türkiye’nin gücünü, milletin demokrasiden yana tavrını bütün dünyaya gösterdik. O gün beraberliğimizi hiçbir gücün bozamayacağını dosta düşmana gösterdik.

27 gün süren demokrasi mitinglerinde de vatandaşlarımız gece demeden gündüz demeden meydanları doldurdu. 81 ilimiz tek yürek, tek vücut oldu.

Biz ölmek, öldürmek için gelmedik. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın diyen bir kültürden geliyoruz. AK Parti’nin ak teşkilatı ile gurur duyuyoruz. Türkiye’nin özeti olan İstanbul, 15 Temmuz’da kendine yakışanı yaptı. 246 şehidimiz, 2194 gazimiz var. 15 Temmuz şehitlerimize  ve bütün şehitlere buradan bir kez daha rahmet diliyorum.

Bu millet şehitlerini, gazilerini asla unutmayacak. Sizler başkomutanımız, cumhurbaşkanımızın çağrısı ile meydanları doldurdunuz. Havalimanına giderek cumhurbaşkanımızı bir an olsun yalnız bırakmadınız. Şehitler Köprüsü’nü de tuttunuz. Şehitler Köprüsü geçilmez dediniz.

Bundan sonra gelecek nesiller Boğaziçi Köprüsü’nü Şehitler köprüsü olarak anacak ve bu ihaneti asla unutmayacak.

Bütün ilçe meydanlarını doldurdunuz. İstanbul’da 2 milyon 200 bini aşan üyemiz meydanlardaydı. Milletin tanklarını milletin üzerlerine sürenler değil, tankların önünde duran, tankların üzerine çıkanlar kazandı. Aklını kiraya veren teröristler değil, her biri birbirinden yiğit şehitler kazandı, gaziler kazandı.


Allah bu büyük millete düşmanlık edenlere fırsat vermesin. Bu acı tecrübeden çok önemli dersler çıkardık. Gereken her adımı da kararlılıkla atarak bir daha böyle alçakça bir olayın yaşanmaması için gereken kararları aldık. Sınırlarımızın içinde veya dışında bu güzel ülkeye, bu necip millete kasteden her hain yapının üstesinden gelmeye muktediriz.

Türkiye’yi FETÖ’den de, BETÖ’den de, DEAŞ’tan da, onların siyasi uzantılarından da kurtaracağız inşallah.

AK Parti 2001’de yola çıkarken kurucu genel başkanımız Recep Tayyip Erdoğan, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak demişti. AK Parti için 3 Kasım 2002 tarihi bir başlangıçtır. AK Parti geçen 14 yılda bir yandan Türkiye’yi 3’e katlarken, milli geliri 3’e katlarken, yolları bölüp hayatları birleştirirken, havayolunu halkın yolu yaparken diğer yandan da vesayetçileri, darbe özlemcilerini de birer birer tepelerine vura vura geliyor. Türkiye’ye tuzak kuran darbecileri, teröristleri de hallede hallede geliyor. Bir yandan hizmet yaptık, bir yandan da ülkeye tuzak kurmaya çalışan vesayet odakları ve darbecilerle mücadele ettik.

Yeni anayasa açıklaması

Bu darbe anayasası artık Türkiye’nin ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzakta. Bunu sadece biz değil bütün siyasi partiler söylüyor. Türkiye’nin gelişen demokrasisine uygun, halkın iradesinin tam olarak yansıdığı, kuvvetler ayrılığının eksizsiz, kusursuz çalıştığı ve bütün vatandaşları kapsayan bir anayasaya ihtiyacı var. AK Parti sorunları torunları bırakmayan, sorunları çöze çöze, dağ gibi sorunları dağ gibi çözümlere dönüştüren bir parti olduğu için artık gelin şu anayasa meselesini halledelim diyoruz. Bu çağrıyı yaptık. 3 parti temsilcileri bir araya geldi ve gerekli ortak çalışmayı yaptılar. 7 maddelik bir metinde anlaşıldı. En azından anlaşılan bu 7 maddeyi birlikte geçirelim ve bu meseleyi halledelim. Ama bu yetmez.

Başbakan’dan Bülent Tezcan açıklaması

Bu çalışmada yer alan CHP’li Bülent Tezcan’a çirkin bir saldırı yapıldı. Kendisine Allah’tan acil şifa diliyorum. Kendisi ile görüştüm. Siyasette şiddete asla ve asla yer yoktur. Bu gibi yollara girenleri biz AK Parti olarak siyasetçi dahi kabul etmiyoruz.

Bu 7 maddeyi hallettikten sonra asıl milletin beklediği, gündemi meşgul eden yeni anayasayı ve hükümet sistemini de ele alıp çözmemiz lazım.

Yeni KHK’da neler var? Rektörlük seçimleri kaldırıldı

Bülent Tezcan’a silahlı saldırı düzenleyen kişi yakalandı!


ABD vatandaşlarına İstanbul’u tahliye emri verdi


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.