Hillary Clinton: Başkan olsam Suriye’de çözüm için Kürtleri silahlandırırdım

ABD’de 8 Kasım’daki başkanlık seçimi öncesi Demokratların adayı Hillary Clinton ve Cumhuriyetçi rakibi Donald Trump ikinci kez canlı yayında baş başa tartıştı. Hillary Clinton’ın Suriye’de çözüm için “Kürtleri silahlandırırdım” demesi dikkat çekti.

Hillary Clinton: ABD Başkanı olsam Kürtleri silahlandırırdım

Suriye’de çözüm için ne yapardınız?

Hillary Clinton, münazarada moderatörün “ABD başkanı olsanız, Suriye konusunda Obama’dan farklı ne yapardınız?” sorusuna “Kürtleri silahlandırmayı değerlendirirdim” diye yanıt verdi. Program sırasında atılan 17 milyon tweet ile rekor kırıldı. Twitter’da gecenin hakkında en çok konuşulan anı ise Trump’ın, ABD’nin Suriye’ye askeri müdahaleye hazırlıklı olması gerektiğini söyleyen Mike Pence’in bu görüşüne katılmadığını söylemesi oldu.

ABD’deki kritik başkanlık seçiminin iki adayını karşı karşıya getiren ve münazara, Minnesota eyaletindeki Washington Üniversitesi’nde yapıldı. Hakaretlerin havada uçuştuğu tartışma, beklendiği gibi gergin bir atmosferde geçti. CNN International’ın yaptırdığı ankete göre, iki hafta önceki münazaranın galibi Clinton, dün gece de ağır basan taraftı.


“ABD Başkanı olsam Kürtleri silahlandırırdım”

Münazarada Hillary Clinton, moderatörlerden Raddatz’ın “ABD başkanı olsanız, Suriye konusunda Obama’dan farklı ne yapardınız?” sorusuna, “Özellikle DEAŞ lideri Ebubekir el Bağdadi’yi hedef alırdım” diye yanıt verdi ve ekledi:

“Kürtleri silahlandırmayı değerlendirirdim. Kürtler, Irak’ta olduğu gibi Suriye’de de en iyi ortaklarımız oldu. Bazı çevrelerin bu konuda büyük endişeleri olduğunu biliyorum. Ama onların ihtiyaç duydukları donanıma sahip olmaları gerektiğini düşünüyorum.”

Suriye’deki çatışmaların durması için daha önce olduğu gibi “uçuşa yasak bölge” ve “güvenli bölge” önerilerini tekrarlayan Clinton, Halep’teki saldırılardan en fazla Rusya’yı sorumlu tuttu. Demokrat aday, “Amerikan askerlerinin Suriye’de savaşmasına karşı” olduğunu vurguladı.

Aynı soruya Obama yönetiminin Suriye politikasını eleştirerek cevap veren Trump, Halep’le ilgili somut bir öneri getirmezken, “Esad’ı hiç sevmem. Ama Esad, DEAŞ’ı öldürüyor. Rusya DEAŞ’ı öldürüyor. İran da DEAŞ’ı öldürüyor. Bizim zayıf dış politikamız yüzünden bu üçü şimdi bize karşı bir araya geldi” ifadesini kullandı.

Clinton ise bu sözlere “Rusya, DEAŞ ile ilgilenmiyor. Onlar Esad’ı iktidarda tutma derdinde” diye yanıt verdi.

hillary clinton donald trump ikinci münazara

CNN/ORC anketine katılanların yüzde 57’si münazarayı Clinton’ın, yüzde 34’ü ise Trump’ın kazandığı görüşünde. Ancak CNN, ankete katılanların yüzde 58’inin Clinton destekçisi olduğunu belirtti.

CNN’in ilk münazara sonundaki anketinde, tartışmanın galibinin Hillary Clinton olduğunu belirtenlerin yüzdesi 62 idi. Yani Clinton’ın bu açıdan bakıldığında, 5 puan kaybettiğini söylemek mümkün. ABD basınında yapılan yorumlarda da genel olarak Trump’ın ilk münazaraya göre daha iyi bir performans gösterdiği belirtildi.

Clinton çiftine münazara öncesi büyük şok

Münazara öncesinde, Trump’ın, geçmişte eski Başkan Bill Clinton’ı geçmişte cinsel tacizle suçlayan kadınlarla beraber basın toplantısı düzenlemesinin de Hillary Clinton’ın tartışma sırasındaki gerginliğini artırdığı gözlemlendi.


bill hillary clinton cinsel taciz trump

Söz konusu kadınlarla Facebook’tan canlı yayın yapan Trump, “Bu çok cesur dört kadın, burada olmak istedi” dedi. Kadınlardan üçü, 1978 ve 1993 yılları arasında Bill Clinton’a yönelik cinsel taciz ya da tecavüz suçlamasında bulunmuştu.

Bill Clinton, daha önceden bilinen bu suçlamaların hiçbirinden yargılanmamıştı. Ancak suçlamaların birinden sıyrılırken, kadınlardan Paula Jones’a 850 bin dolar ödemeyi kabul etmek zorunda kalmıştı.

Dördüncü kadın ise 12 yaşındayken tecavüze uğrayan Kathy Shelton’dı. Shelton’a tecavüz eden saldırganı savunan avukat ekibinde Hillary Clinton da bulunuyordu.

Kadınların hepsi Hillary Clinton ile Trump arasındaki münazarayı en ön sıradan izledi. Geçtiğimiz günlerde Trump’ın kadınlarla ilgili aşağılayıcı ve küfürlü sözler sarf ettiği bir video kaydının ortaya çıkması ABD kamuoyunda büyük tepki yaratarak, Cumhuriyetçi adayı zor durumda bırakmıştı. Trump’ın münazara öncesi düzenlediği basın toplantısıyla bu rüzgarı tersine çevirmeyi başardığı yorumları yapıldı.

Trump ortaya çıkan videodan “gurur duymadığını” ve “mahcup olduğunu” söyledikten hemen sonra sözü eski Başkan Bill Clinton’a getirdi ve “Siyasi tarihte kadınlara karşı daha tacizkâr hiç kimse olmadı” dedi. Hillary Clinton, eşi hakkındaki bu sözlere yanıt vermedi.

Trump, 2005 yılına ait videodaki sözleri nedeniyle özür dilese de kaydın ortaya çıkmasının ardından 33 üst düzey Cumhuriyetçi siyasetçi Trump’a desteklerini geri çekmişti. Eski Cumhuriyetçi başkan adayı John McCain ve eski dışişleri bakanı Condoleezza Rice Trump’a desteğini çeken isimler arasında yer alıyor.

Donald Trump: "Hillary Clinton'ı hapse attırırdım"

Donald Trump: “Hillary Clinton’ı hapse attırırdım”

Son yılların en sert tartışmalarından biri olarak görülen programda Trump, başkan olduğu takdirde Hillary Clinton’ın sızan ve silinen elektronik postalarını incelemesi için bir savcı atayıp, Demokrat siyasetçiyi hapse attıracağını söyledi.

Donald Trump ve Hillary Clinton’ın ilk münazarası


Clinton mı Trump mı? Tüm seçimleri doğru bilen kişi açıkladı!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.