Tecavüze uğrayıp unutulan damacana

Bu yazı biraz gerçek, biraz kurgu bir damacananın kah trajikomik kah hüzünlü hikayesidir. O damacana ki bir su dağıtıcısının kötü emellerine kurban olup gazete manşetlerine çıkıp popüler olmuş, aradan geçen zamanla ise unutulup bir köşeye atılmıştır…

Unutulup giden bir damacana

Standart üretim ile üretilmişti. Şeffaf mavi renkteydi. 19 litre hacmi vardı. Doğal kaynak suyu doldurulup mavi renkli kapak ile kapaklanmış, ardından da etiketlenmişti. Buraya kadar hikayesi diğer damacanalar ile aynıydı. Ancak sonrası çok farklı olacaktı.

Tüketime hazır hale gelen damacananın yolculuğu başladı büyük şehre doğru. Bursa şehrine yolculuğu birkaç farklı araçla gerçekleşti. Doldurulduğu fabrikadan Bursa şehrinin merkezine kamyonla yolculuk etti. Bursa şehrinin merkezinden Nilüfer ilçesine yolculuğu bir kamyonet ile, Nilüfer ilçesindeki su bayisinden sipariş edildiği eve yolculuğu ise bir motosiklet ile gerçekleşti.


Mevsim yazdı. 2009 yılının Temmuz ayıydı. Bu nedenle su tüketimi bir hayli fazlaydı. İçerisinde yer alan 19 litre su 2 gün içerisinde tüketildi. İçi boşaldığından yeni su siparişi verildi.

Asansörde kamera kaydına alındığını bilmiyordu

Görevini tamamlayıp geri dönüşüme gideceğini düşünen damacanayı acı bir sürpriz beklemekteydi. Çünkü dolu su damacanasını siparişi veren eve teslim edip boş su damacanasını alan su dağıtıcısının kötü planları vardı. Ancak su dağıtıcısı kötü planlarını gerçekleştirirken asansörde bulunan kamera tarafından kayda alındığını bilmiyordu.

Kamera kayıtlarını izleyen bir apartman sakininin şikayeti üzerine damacana ve su dağıtıcısı, dönemin gündemine oturmuştu. Gazete manşetleri ve haber bültenlerinde yer alan habere göre su dağıtıcısı damacanaya tecavüz etmişti.


“Tecavüz sayılmaz”

Damacana canlı değil, olaya tecavüz denemez dediler. Su dağıtıcısı yargılanıp suçsuz bulununca da olayı kapattılar. Olayın kapanmasıyla beraber damacana unutuluverdi. Aradan uzun yıllar geçti. Neredeyse 7,5 yıl oldu. Şimdi o nerededir bilinmez. Belki geri dönüşüme gönderilmiştir. Belki de bir köşeye atılmıştır.

İşte o damacana, kayıtlara dünya tarihinin taciz edilen ve mağdur olan ilk damacanası olarak geçti. Elbette taciz ve mağduriyet abartıdan ibaretti. Bir adam onu sapıklığına alet etmişti sadece. Ve fakat o sıradan bir damacana değildi artık. Her ne kadar zamana yenik düşüp unutulup giden bir damacana olsa da…

Bu bankalardan kredi çektiyseniz 115 bin lira tazminat alabileceksiniz!

Sapanca’da katliam var: Hayvanlar zehirlendi!


Astroloji: Kasım ayı için burç yorumları


Çağrı Gırlangıç
14.03.1985 tarihinde Kadıköy'de dünyaya geldim. Kadıköy'de doğdum, Kadıköy'de büyüdüm. Yazma sevdası içime düşünce önce 2 roman yazdım, sonra da sinemaya dair yazılar yazmaya başladım. 2011'in başından beri bloğum cagrigirlangic.blogspot.com da 500'ü aşkın filme dair yazdım. Hala da devam ediyorum. Sonra metin yazarlığı yapmaya başladım ve yazarlık mesleğim haline geldi. Yazımına devam ettiğim Türk Sinema Tarihi Ansiklopedisi, emek ve zaman isteyen bir proje. Sabırla yazımına devam ediyorum. Bir sinema yazarı olarak yazmaya başladığım, sonrasında ise deneme, gündem, kritik, yaşam ve kişisel gelişim yazıları yazmaya başladığım İndigo Dergisi ise hem beni geliştiren, hem de bir parçası olmaktan haz aldığım yer.