Yeni Zelanda: Doğa ve heyecan tutkunlarının adresi

Tatil denildiğinde deniz, kum, güneş değil de macera mı arıyorsunuz? Yeni Zelanda’nın bozulmamış tabiatı, nefes kesen manzaraları, ekstrem doğa sporları tatilde adrenalin arayanlara birbirinden farklı ve heyecanlı aktiviteleri bir arada sunuyor. 

Yeni Zelanda: Doğa ve heyecan tutkunlarının adresi

Bin yılı aşkın süredir varlıklarını sürdüren, özgür ruhlu ve savaşçı Maoriler’in, Uzun Beyaz Bulutların Ülkesi anlamına gelen Aotearoa adını verdikleri Yeni Zelanda, Büyük Okyanus’un en güzel ada ülkelerinden bir tanesi.

Yeni Zelanda’da ihtiyacınız olan tek şey ‘Cesaret’!

Yeni Zelanda

Toplam yüzölçümü Türkiye’nin üçte birine yakın olan Yeni Zelanda, sahip olduğu buzulları, şelaleleri, çiçeklerle bezeli yüksek dağları, yemyeşil tepeleri, uçsuz bucaksız fiyortları, buzul gölleri, vahşi okyanus sahilleri, kanyonları ve vahşi ormanları ile görülmeye değer.


Macera arayışında olan gezginlerin popüler destinasyonları arasında yer alan Yeni Zelanda’nın en gözde şehirleri olarak da Auckland ve Christchurch son zamanlarda fazlasıyla ön plana çıkıyor.

Çoğunlukla dalgalı olan Yeni Zelanda’nın benzersiz sahil şeridi, vahşi görüntüsü ile ziyaretçilerine unutulmaz bir doğa güzelliği sunuyor. Curio Bay ve Porpoise Bay’de akşamları penguenlerin karaya çıkışını izlemek ise benzersiz bir deneyim vaat ediyor.

Moeraki’deki sahilde denizin içinde yer alan Mouraki Boulders adındaki devasa yuvarlak taş oluşumları ise görülmeye değer.

Bir vakıf tarafından satın alınıp korunan Oamaru kasabası, Viktoryan dönemi kıyafetlerinden kültürlerine kadar yaşatan kasaba halkı ile çok ilginç bir nokta.

Kasaba, antika dükkanları, eski tarihi arabaları, sanat galerileri ve sürekli düzenlenen festivalleri ile yıl boyunca pek çok misafir ağırlıyor. Ayrıca, geceleri kasabada dolaşırken yavru penguenlerin etrafta dolaştığını görmek ise paha biçilemez.

Yelken şehri: Auckland

Auckland

Yeni Zelanda’nın en büyük şehri olmasına rağmen, yüzölçümüne oranla seyrek bir nüfusa sahip olan Auckland, gelişmiş ve modern yapısı, çok fazla olmayan nüfusu ile dinlendirici ve rahatlatıcı bir atmosfere sahip.

Şehir, Auckland Volkanik Alanı üzerine kurulu olması sebebi ile yemyeşil doğal güzelliği ile dikkat çekiyor. Tropik adalarla çevrili şehir, engin denizleri ve büyüleyici kumsalları ile turistlerin eşsiz seyahat deneyimleri edinebileceği zengin bir şehir olan Auckland, yelken sporu meraklıları için adeta bir cennet.

Şehir, bu yüzden “Yelken Şehri” lakabını taşıyor. Doğallığını kaybetmeden modernleşmeyi başarmış bir dünya şehri olan Auckland, yaşam kalitesi sıralamasında her yıl ilk beşe giriyor.

1845 yılında inşa edilen Auckland Domain Parkı; tarihi geçitleri, heykellerle dolu yürüyüş alanları, yapay gölleri, kış bahçesi ve tropik bitki seraları ile şehrin en göz alıcı dinlenme noktalarından biri.

Parkta aynı zamanda Auckland Müzesi de bulunuyor. Bir diğer cazibe merkezi Coromandel Ormanları ise doğal olarak oluşmuş yürüyüş patikalarıyla ünlü.

Ayrıca, içerisinde yüzülebilir şelale ve gölleri de barındıran gizemli orman yolları haricinde nefes kesici manzarasıyla ünlü Coromandel Plajları da; denizin ve güneşin tadını çıkarmak, su kayağı, dalgıçlık ve sörf gibi spor aktiviteleri yapmak için birebir.

Ayrıca, adanın kuzeyinde yer alan Hanmer bölgesindeki kaplıcalar, dinlenmek ve rahatlamak için tercih edilirken, Kaikoura’daki balina turları da tehlike ve adrenalin severlerin vazgeçilmezi.

Nasıl gidilir?

Türkiye’den Auckland’a ulaşım, Emirates ile Dubai aktarmalı olarak gerçekleşiyor. Emirates ile Economy Class biletler vergiler dâhil gidiş dönüş 1.230 Dolar’dan, Business Class biletler ise 4.471 Dolar’dan başlayan fiyatlarla satın alınabiliyor.

Yolcular, dilerlerse Emirates ile Brisbane ve Melbourne üzerinden de duraklama yaparak yine Emirates ile Auckland’a seyahat etme şansına sahipler.

Ayrıca, seyahatlerini Emirates ile Auckland gidiş, Christchurch dönüş olarak planlayıp; havayolunun Avustralya’daki destinasyonlarından (Melbourne, Sidney, Perth, Brisbane, Adelaide) Yeni Zelanda’ya, Qantas Havayolları ile anlaşmalı uçuş programı olan Walkabout Pass ile seyahat edilebiliyor.

Yolcuların Avustralya ve Yeni Zelanda’daki seyahat taleplerine göre oluşturulan Walkabout Pass programı, yolcuların seyahatlerine başlamadan önce Emirates’ten aldıkları tek bir bilet ile istedikleri parkurlara ulaşmalarını sağlıyor.

Yolcular, Emirates’in Avustralya ve Yeni Zelanda uçuşlarında ödüllü konfora sahip uçağı A380 ile rahat bir seyahat gerçekleştiriyorlar.


Bahçe şehir: Christchurch

Christchurch

Yeni Zelanda’nın güney adasındaki en büyük şehir, 19’uncu yüzyıl İngiltere’sini çağrıştıran park ve bahçeleri, meydan ve alanlarıyla “bahçe şehir” olarak da biliniyor. 459 dönümlük Hagley Parkı, 57 dönümlük Christchurch botanik bahçeleri Yeni Zelanda’nın en eski ağaçlarına ve Avon nehri boyunca yaşayan ördek nüfusunun büyük çoğunluğuna ev sahipliği yapıyor. Merkezdeki Christchurch Katedrali gotik mimarinin en güzel örneklerinden.

Yeni Zelanda iç işlerinde bağımsız 9 eyaletten oluşuyor. Christchurch, Canterbury eyaleti sınırları içerisinde yer alıyor. Avon nehri şehri boydan başa dolaşıyor. Şehirde Victoria ve Edward tarzı evler bol miktarda göze çarpıyor. 35 hektarlık bir botanik bahçesi ve bu bahçede veya parkta her türlü sporu yapma imkanı mevcut oldukça temiz ve sağlıklı bir ortam.

1950 den beri Amerikalıların Antarktika’da yazın yürüttüğü çalışmaların sergilendiği bir müze olan ‘Kutup Merkezi’ mutlaka gezilmesi gereken yerlerden biri. Antarktika’nın soğuğu ve rüzgarının hissedilebildiği müzede o bölgeye ait kıyafetleri giyip kutupları deneyimlemek çok etkileyici kabul ediliyor.

Yeni Zelanda’yı yaşamanın en güzel yollarından biri de karavan gezisi… Christchurch’ten kiralanan “campervan” isimli, konaklamanın mümkün olduğu karavanlar ile manzaralı yol boyunca yeni Zelanda’nın keşfedilmemiş noktalarını görmek mümkün.

Güney adasının orta bölgesinde yer alan Lake Tekapo ve etrafındaki buzul gölleri, ayrıca Queenstown ve fiyort bölgesi Milford Sound, doğa güzellikleri, bitki örtüsü, dağları, turkuaz renginde buzul gölleri ve sükuneti ile görülmeye değer.

Jiplerle yapılan çöl safarisinin daha zorlu şartlarda gerçekleşen versiyonu pek çok adrenalin severin deneyimlemek istediği aktivitelerden. Ayrıca, gondola denilen teleferikle dağın tepesine kurulmuş restoranda, manzaranın tadını çıkararak yemek yemek de paha biçilemez.

Nasıl gidilir?

Türkiye’den Christchurch’e ulaşım, Emirates ile Dubai aktarmalı olarak gerçekleşiyor. Emirates ile Economy Class biletler vergiler dahil gidiş dönüş 1.179 Dolar’dan, Business Class biletler ise 4.464 Dolar’dan başlayan fiyatlarla satın alınabiliyor. Ayrıca, yolcular arzu ederler ise Emirates ile Avustralya Sidney’de duraklama yaparak yine Emirates ile Christchurch’e seyahat etme imkanına sahipler.

Yeni Zelanda’da yapılabilecek ekstrem ve doğa sporları:

Doğa ve heyecan tutkunlarının adresi

Yeni Zelanda’da her şehirde bulunan turizm ofisleri ekstrem ve doğa sporlarının tanıtımı ve planlaması için oldukça yoğun bir şekilde çalışıyor. Bu konuda çok donanımlı olan ofislerde her aktiviteye ayrı detaylı bilgilerin bulunduğu broşürler bulunuyor ve aktiviteler için bu ofislerden rezervasyon yapılabiliyor.

Jetbot Kullanmak: Yeni Zelanda’nın hızlı ve düzensiz akan nehirlerine göre yaklaşık 25 yıl önce icat edilen Jetbot suyu emip arkadan hızla fışkırtarak ve bu gücü aracı ileriye itmek için kullanarak çalışıyor. Akıntıya karşı, hızlı akıntılarda ve sığ sularda da gidebiliyor.

rafthing

Rafting: Macera seven turistlerin vazgeçilmezlerinden olan rafting, Yeni Zelanda’da fazlası ile bulunan merkezlerden biri de iki saatten bir haftaya kadar süren geziler düzenleyen rafting işletmecileri… Rotorua’nın yakınlarındaki Kaituna Nehri’nde yapılan rafting gezileri 7 metrelik bir şelaleden inmeyi de içeriyor.

Sörfle rafting: Auckland ve Dunedin yakınlarında sörfle rafting yapmak bir yağmurluk ve can yeleği giyip deneyimli bir rehberin kullandığı motorlu bir salla denize gidip deniz kıyısında uzanan güzellikleri izlemek anlamına geliyor.

bungy jumping

Bungy-jumping ve sky walk: Auckland’e özgü sporlardan diğer ikisi; gökyüzü yürüyüşü ve gökyüzü atlayışıdır. Şehirdeki en yüksek bina olma özelliğine sahip Gökyüzü Kulesi’nin en üst katında bulunan spor merkezinden bungee jumping atlayışı yapılmasına gökyüzü atlayışı, kulenin etrafını çepeçevre saran ince çelik yol üzerinde adeta havada yürüyormuşçasına ilerlemeye de gökyüzü yürüyüşü adı veriliyor. Harbour Köprüsü’ne tırmanmak ya da köprüden bungee jumping atlayışı yapmak da şehre özgü spor aktiviteleri arasında yer alıyor.

Motokros: Motorsiklet üzerinde dağ tepe demeden aşmaya çalışacağınız bütün engelleri kapsayan bu sporu en iyi yapabileceğiniz mekânlar arasında Yeni Zelanda ilk sıralarda geliyor.

Yeni Zelanda

Canyoning: Kıyafetleri üzerinize geçirip, ipe bağlı bir şekilde azgın suların arasında ilerlenen spora canyoning deniyor. Kimi yerde baş aşağı şelaleden süzülmeyi, dar yerlerden geçmeyi, yüzmeyi ve atlamayı, kimi yerde ise mağaralara girip 100 metre yukarı ip tırmanmayı gerektiriyor.

Parapent: Christchurch’teki Port Tepeleri’nde, Queenstown yakınlarında ve koşulların elverdiği başka yerlerde rokete benzer bir malzemeyle saatte 100 mil hızla 30 katlık bir bine yüksekliğine fırlatılmayı gerektiren bir spor.

Zorbing: Yeni Zelandalılarca icat edilen en son adrenalin kaynağına zorbing deniyor. Bu, sarsıntıyı gidermesi için devasa şişirilmiş bir balonla tepeden aşağı veya suyun yüzeyinde yuvarlanma anlamına geliyor.

Jet boating: Yaklaşık 20 kişiyle beraber özel dizayn edilmiş süper sürat motorları ile gerçekleştirilen Jet boating’de, kaptan göl ve kanyon hakkında güzel bilgiler verirken bir anda gaza basmaya başlıyor, ilerlediği yer bir koca bir kaya parçası! Tam kayaya çarpacağınızı düşünürken sürat motorunu ani bir manevra ile 180 derece geri döndürüyor. 360 derece dönüşler, alabora olma tehlikesi gibi pek çok heyecanı yaşamak garanti.


Canyon Swing: Bungy Jumping’e benzer ama ondan daha adrenalin yüklü bir aktivite Canyon Swing. Kanyonun iki ucuna bağlı kalın halatlarla gerçekleşen Canyon Swing, boşluğa atılıp yüzlerce metre aşağıda sallanmayı garantiliyor.

Uzak Doğu’da yeni yıla taze bir başlangıç


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.