Yaşlanmayı durdurmak elinizde: Size özel mucize öneriler

Genç ve güzel kalabilmek insanlığın geçmişten günümüze en büyük tutkusu. Yaşlanmayı durdurmak ise elinizde…

Yaşlanmayı durdurmak elinizde! Size özel mucize öneriler!

Yaşlanmak ise doğumla birlikte başlayan doğal bir süreç. Peki bu süreci yönetmek için zamana meydan okumanızı sağlayacak girişimleri biliyor muydunuz?

Yaşam koşullarındaki iyileşmeler, koruyucu sağlık ve tıp alanında yaşanan gelişmeler sayesinde yaşamın kalite ve süresinin giderek artmakta ve buna paralel olarak vücudumuzdaki yaşlılık belirtileri ile mücadele daha çok ön plana çıkmaktadır.


Estetik cerrahi ve kozmetik uygulamalar bize bu konuda oldukça etkili ve güvenli çözümler sunmaktadır. Okan Üniversitesi Hastanesi Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi uzmanı Prof. Dr. Aydın Gözü yaşlanma karşıtı önerileri açıkladı

Kişiye özel estetik ve kozmetik çözümler

Yaşlılığın vücutta en çok görünür olduğu bölgeler yüz, boyun ve ellerimizdir. Deri yaşlanmasının derecesi ise kişiye özgü olan genetik yapı, beslenme, kronik hastalıklar ve yaşam tarzı, doğru beslenme, güneş/solaryum, spor/egzersiz, sigara alkol kullanımı gibi etkenlere bağlı olarak farklılık gösterir.

Uygun yaşam tarzı, doğru beslenme, spor/egzersiz, sigara/alkol kontrolü gibi önlemlerin yanı sıra derinin nemlendirilmesi ve doğru kozmetik tercihler aslında işin temelini oluşturur. Bu önlemlerin yetersiz kaldığını düşünüyor ve/veya bir basamak daha ileri gitmek, kendinizi daha iyi hissetmek istiyorsanız kişiye özel estetik/kozmetik çözümler size yardımcı olacaktır.

Değişmeden gençleşin

botoks

Erken dönem kırışıklıklarını botulinum toksini ile azaltıp, ilerde oluşabilecek daha derin ve büyük deformiteleri engelleyebiliriz. İnce kırışıklık ve lekeler için yüzeyel ya da derin kimyasal soyma (peeling) işlemleri, çeşitli enerji (ışık, lazer, ultrason, radyofrekans) uygulamaları, PRP ve iğneleme (PCI, dermaroller) yöntemleri kullanılır.

Derinin incelmesi ve daha alt tabakalarda ortaya çıkan erimenin (atrofi) de yaşlanmaya etkisi büyüktür. Bunun çözümü ise çeşitli yapay dolgu (hyaluronik asit, vb) uygulamaları, kendi yağ dokumuz ve içerdiği kök hücrelerin kullanılması, kendi derimizden hazırlanan fibroblast (kollajen yapıcı hücreler) kültürleri ile yapılan uygulamalardır.


Bu uygulamalar uzman hekim tarafından kişiye özgü olarak planlanıp uygulandığında deri yaşlanması büyük ölçüde önlenmekte ve daha ileri yöntemlere (eriyebilir iplerle yapılan askılamalar, göz çevresi estetiği, yanak, şakak ya da kaş kaldırma, yüz-boyun germe cerrahisi) olan gereksinim geciktirilmektedir.

Saç dökülmesine yönelik tedavi tekniklerinin gelişimi ile erkekte yaşlanmanın önemli bir bulgusu olan kellik sorun olmaktan çıkmıştır.

Doğum sonrası daha da gençleşin

Doğum sonrası memeler ve karın bölgesinde görülen deformasyonlar, hem görüntü hem de vücut duruşunun değişmesi, sırt ve bel ağrıları gibi işlevsel açıdan yaşam kalitenizi olumsuz yönde etkileyebilir. Bu bölgelere yönelik cerrahi girişimler ile hem daha şekilli bir vücuda kavuşabilir, hem de duruş (postür) sorunlarınız giderilebilir.

İnatçı yağlara son

Diyet ve spora rağmen bölgesel olarak eritemediğiniz inatçı yağlanmanız varsa liposuction ile kurtularak eski görünümünüze kavuşabilirsiniz. Bu konuda ameliyatsız bir yöntem olan coolsculpting (soğuk ile şekillendirme) de size yardımcı olabilir.

Vücudunuz yerçekimini yensin

Yıllar içinde vücudunuzda oluşabilecek sarkma ve gevşeme gibi deformasyonlar için geç kalmış sayılmazsınız. Kollar, dekolte bölgesi, memeler (erkekte jinekomasti), karın, bel, sırt, kalçalar ve bacaklar yerçekimi ve kilo değişikliklerinden en çok etkilenen bölgelerdir. Bu alanlara yönelik sıkılaştırma, germe, dolgunlaştırma gibi kişiye özel çözümler ile tekrar eski günlere dönebilirsiniz.


Fiziksel yaşlanmayı geciktirmek, kendinizi daha iyi hissetmeniz için estetik/plastik cerrahi size uygun seçenekler sunacaktır…

İhtiyarlamadan yaşlanmak mümkün mü?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.