Zeynep Altıok: AKP 80 milyon yerine 1 kişinin derdiyle meşgul

CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Altıok, AK Parti’nin 80 Milyon yerine sadece 1 kişinin derdiyle meşgul olduğunu belirterek “Amaçları, Cumhuriyetimizin kazanımlarını yok etmek” dedi.

Zeynep Altıok: AKP 80 milyon yerine 1 kişinin derdiyle meşgul
CHP Genel Başkan Yardımcısı ​Zeynep Altıok Akatlı

Zeynep Altıok’un açıklamaları şöyle: “Çocuğun cinsel istismarını önleme konusunda verdiğimiz önerge AKP tarafından önce reddedilmiş, daha sonra kamuoyu baskısı ile zoraki kabul edilmiştir. 15 Temmuz’dan çok önce Fetö ile ilgili verdiğimiz araştırma önergeleri bizzat AKP kanadınca reddedilmiştir. 301 madencimizi yitirmeden önce Soma ile ilgili araştırma önergemiz yine AKP tarafından kabul görmemiştir. Görüleceği üzere halkın sorunlarının önündeki engel parlamenter sistem değil bizzat AKP ve tek adam anlayışıdır.

​AKP iktidarının  koalisyon, vesayet, darbe ve bürokrasiden kurtulmak gerekçesi ile Cumhuriyet ve demokrasinin karşısına tam yetkilendirilmiş ve asla denetlenmeyecek tek adam rejimi önerisini oylayacak.


​Zeynep Altıok: “Sormak gerek; hangi koalisyon? Kimin vesayeti?”

Sormak gerek. Hangi koalisyon? Kimin vesayeti? Fiili olan  15 yıllık blok AKP iktidarının Fetö ile koalisyonudur ve o koalisyonun iç çatışması da 15 Temmuz darbe girişimini yaratmıştır.

AKP ve Gülen cemaatinin ortak menzilinde  ve hedefinde çok seslilik, eşitlik ve demokrasi bulunmamaktadır.

Vesayet rant ve talana dayalı bir ortaklıkla Türkiye’nin hiçbir  sorunu için çalışmayan,  muhalefetin tüm önerilerini de hangi konu olursa olsun tek kalemde çizip atan, yok sayan iktidarın vesayetidir. Bürokrasi ise AKP iktidarının eğitimden, yargıya tüm kamu makamlarında kadrolaştırdığı Fetö’cülerin kilitlediği mekanizmaların ataletidir.

Zeynep Altıok: “AKP’nin asıl amacı Cumhuriyeti, Cumhuriyetin kazanımlarını, demokrasiyi, laikliği, halkı ve Meclisi yok etmek”

​AKP’nin referandum süresince kullandığı “güçlü parlamenter sistem” iddiası, içi boş bir vaat ve hiçbir somut gerçekle örtüşmemektedir. “TBMM daha da güçlenecek” diye savunma yapan iktidar sözcüleri, altında imzaları olan teklifteki içerikten dahi bihaber görünmektedir. Zira, kendi imzalarının yer aldığı teklifte, Başbakan ve Başbakanlık kaldırılırken, bugünkü anlamıyla Bakanlar Kurulu’nun olmayacağı hüküm altına alınmıştır. Aynı teklifte Meclis, etkisizleştirilerek işlevsizleştirilmektedir. Sözlü soru, önerge gensoru ile sorgulama denetleme ortadan kaldırılarak bugün işletilmeyen çözümlerin önünü sistemli şekilde tıkayan fiili tutum evet çıktığı takdirde resmiyet kazanacak.  Bunun  Vebali ve sorumluluğu da çok büyüktür.

Geçtiğimiz yasama faaliyetleri ve özellikle muhalefet milletvekillerinin kullandığı en etkili çalışma ve denetim yollarından biri olan faaliyet verileri de bunu açıkça gözler önüne sermektedir. Muhalefet milletvekillerinin soruları ve sorunlara çözüm olacak komisyon teklifleri yasa tasarıları havada bırakılmıştır

AKP’li Başbakan ve Bakanlar ise sadece tarafsızlığını unutmuş partili bir Cumhurbaşkanı güdümünde tek adam taleplerine baş sallamak, sorgusuz sualsiz el kaldırmak ve gerekirse şiddet kullanmak için amade olmuşlardır.

​Zeynep Altıok: “Meclis kasten çalıştırılmadı”

​26. Yasama Döneminden -yani 17 Kasım 2015’ten- bu yana geçen sürede AKP iktidarı, muhalefet partilerinin verdiği toplam 12 bin 328 soru önergesinin sadece 5 bin 826’sını cevaplarken 5 bin 591 önergesini yanıtsız bırakmıştır.

8 bin 459 yazılı soru önergesiyle en çok önergeyi veren CHP’li milletvekilleri olurken, HDP’li milletvekilleri 2 bin 406 ve MHP 1.374 önerge vermiştir.


Hükümet, son seçimden bu yana CHP’nin 3 bin 899, HDP’nin 1.197 ve MHP’nin 437 önergesine yanıt vermemiştir. CHP’nin verdiği 1046 araştırma önerisinin sadece 7 tanesi şu ana kadar kabul edilmiştir.

HDP’nin 392 araştırma önergesinden kabul edilen sayı 4, MHP’de ise 209 önergesinden 4’ü kabul edilmiştir.

Ana Muhalefet Partisi olarak yine aynı dönemde toplamda 1677 kanun teklifinden 1337 tanesini bizim vermemize rağmen iktidar bu teklifleri Meclis’in tozlu raflarında bekletmeye devam etmektedir.

Halk adına Hükümete sorduğumuz sorulara gelen cevapların hemen hepsi de içeriği boş ve toplumsal sıkıntıları görmezden gelen yanıtlar ve laf kalabalıkları ile doldurulmuştur. Yanıtlanan önergelerde, muhalefet olarak ulaşmak istediğimiz konular ört pas edilerek halkın ve vekillerin bilgi edinme ve denetleme yetkisi elinden alınmıştır.

​Zeynep Altıok: “Cinsel istismarı önleme konusundaki önergelerimiz reddedildi”

Çocuğun cinsel istismarını önleme konusunda verdiğimiz önerge AKP tarafından önce reddedilmiş, daha sonra kamuoyu baskısı ile zoraki kabul edilmiştir. 15 Temmuz’dan çok önce Fetö ile ilgili verdiğimiz araştırma önergeleri bizzat AKP kanadınca reddedilmiştir. 301 madencimizi yitirmeden önce Soma ile ilgili araştırma önergemiz yine AKP tarafından kabul görmemiştir. Görüleceği üzere halkın sorunlarının önündeki engel parlamenter sistem değil bizzat AKP ve tek adam anlayışıdır.

​Halk adına Anayasa ve Meclis İç Tüzüğü’nün yetkileriyle yapmaya çalıştığımız denetim mekanizması bu sistemde bile işletilmezken, Başkanlık sistemiyle vatandaşların elinde hiçbir denetim yetkisi kalmayacak ve devlet tamamen keyfiliğe mahkum edilecektir.

Yaptığımız yasama faaliyetlerinin tamamı işçilerin, gençlerin, kadınların, ezilenlerin, doğanın ve ülkenin yararınayken AKP bunları sümen altı etmiş, görmezden gelmiş ve sanal bir başkanlık gündemiyle 80 Milyonun yerine 1 kişinin derdiyle meşgul olmuştur. Parlamenter sistemin eksiklerini gidermenin tek yolu daha fazla “parlamenter” değil, hakkaniyetli temsiliyet oranında parlamenter sistemin güçlendirilmesidir!

​Zeynep Altıok: “Getirilmek istenen Başkanlık sistemi halkı temsil değil teslim edecektir!”

Bir insanın devamlı kandırılabileceği göz önündeyken bütün gücün tek bir elde toplanması ülkeyi felakete sürükleyecektir.

Unutulmamalıdır bütün baskı ve yalanlara rağmen bütün bir halkı devamlı aldatamazsınız! Bu nedenle önümüzdeki Pazar yapılacak seçimde verilecek her Evet oyu 1 kişi, verilecek her Hayır oy ise 80 milyon için olacaktır. Her kesimden insanımız bu sorumluluğun tarihsel ve siyasal birikimini taşımaktadır.


Açıkça görünen odur ki Türkiye’nin sorunlarının çözümü vesayet, baskı ve tek adamlık değil; samimi bir şekilde çalışan iktidar ve parlamento mekanizmasıdır. Aydınlık ve Hayırlı günler yakındır!”

Röportaj: ‘Zeynep Altıok Akatlı: Şiddet rejimi ve faşizm inşa ediliyor’


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.