Ülkemizde her yıl yaklaşık 100 bin kişi kalp krizi sebebi ile hayatını kaybediyor. Kalp krizi anında ne yapmanız gerektiğini biliyor musunuz?
Kalp krizi esnasında atılan doğru adımlar ise hastaya zaman kazandırarak, kalbin yeniden sağlıkla atmasını sağlayabiliyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Nihat Özer, kalp krizi anında alınması gereken hayat kurtarıcı önlemleri anlattı.
Kalp krizi baskı ve yanma hissi ile gelir
Kalp krizi, halk arasında damarlarda kireçlenme olarak bilinen “ateroskleroz” adlı hastalığın sonucunda daralmış damarın pıhtıyla tam tıkanması sonucu oluşur. Göğüste hemen orta hatta baskı ve yanma başlamaktadır.
Genellikle hastalar bunu “üzerime ağır bir şey oturdu” şeklinde ifade ederler. Bu ağrı ve yanma zamanla boyun, alt çene, sırt ve sol kola yayılmaktadır. Beraberinde terleme ve bulantı da olabilmektedir.
Kalp krizinde bu adımlar çok önemli
- Telefonla mutlaka 112 acili aranmalı veya yakınlara haber vermelidir.
- Bulunulan yerin kapısı veya penceresi aralanarak ortamdaki oksijen artırılmalıdır. Bu, yardıma gelecek kişilerin hastayı bulmasını da kolaylaştırır.
- Aspirin bir bardak su ile içilmelidir. Bunun dışında kesinlikle bir şey yenilip içilmemelidir.
- Kriz esnasında kalp damarındaki akım bozuktur ve ölümcül ritimler oluşabilir. Kuvvetli öksürük geçici olarak kan akımını artırır ve ritmi normalde tutabilir.
- Soğuk ya da sıcak suyun altına kesinlikle girilmemelidir. Özellikle soğuk kalp damarlarını büzer ve durumu daha kötüleştirebilir.
- Oturarak ya da yatarak yardımın gelmesi beklenmelidir. Ayakta beklemek kriz anında ani ritim ve tansiyon değişikliklerinden dolayı düşmelere kısacası travmatik kazalara yol açabilir. Bu da kalp krizi ile ilgili yapılacak tedavilerin, özellikle başa alınan darbe nedeniyle yapılmasına engel olabilir.
Bilinçsiz müdahale kalbi tehlikeye atar
Sağlık deneyimi olmayan kişilerin, kalp krizi geçiren bir kişiye müdahale etmesi ya da kendi ya da başka hastaların kalp ilaçlarını vermesi uygun değildir. Eğer bir kişi kalp krizi geçiriyorsa en doğru davranış hemen ambulansı aramak ve hastanın koroner anjiyografi yapılabilen tam donanımlı bir hastaneye ulaştırılmasını sağlamaktır.
Ambulansı beklerken, kalp krizi geçiren kişi uygun bir yere yatırılmalı ve hava alması kolaylaştırılmalıdır. Hasta soluk, terli ve hızlı nefes almaktaysa tansiyonu düşmüş olabilir.
Bu durumda ayakları kalp seviyesinin üzerine kaldırarak kalbe daha çok kan akışının olması sağlanmalıdır. Hasta kusuyorsa, soluk borusuna kaçmaması için kafası yan tarafa çevrilmelidir. Üzerindeki sıkı kıyafetler gevşetilerek vücut dolaşımı rahatlatılmalıdır.
Kalp krizi cinsiyet ayrımı yapmıyor
Kalp krizinin genellikle erkeklerde daha sık görüldüğü bilinse de, kadınların da sigara içme, diyabet, menopoza girme gibi faktörleriyle risk oranları neredeyse artık eşitlenmiş durumdadır.
Kalp damar hastalığı teşhisi konmuş, tedavi görmüş ya da ailesinde kalp hastalığı hikayesi olan, sigara içen, şeker-yüksek kolesterol ve tansiyon gibi hastalıkları olan kişiler mutlaka düzenli bir şekilde sağlık kontrollerini yaptırmalıdır.
Bilinçsiz spor aktiviteleri ve çabuk kilo verme telaşı kalbinizi yorar
Risk faktörlerinin yanı sıra yaşam tarzının da düzeltilmesi kalp sağlığını için önemlidir. Yaşam tarzını düzeltmek için en başta günlük yürüyüşlerle hareket ve metabolik olarak kontrollü beslenme hayatın bir parçası olmalıdır.
Bu doğru davranışları uygularken de mutlaka doktor tarafından kontrol sağlanmalıdır. Çünkü kontrolsüz yapılan spor aktiviteleri ya da bilinçsiz yapılan diyetler, riski olan veya daha önceden hastalığı olan kişiler için kalp krizi riski doğurabilmektedir.
Kondisyonsuz spor faaliyetleri, çabuk kilo verme, ani metabolik değişiklikler, akut enfeksiyonlar, ani ısı değişiklikleri, ciddi stresler gibi vücuttaki birçok ani değişikliğin kalp krizlerine yol açabileceği unutulmamalıdır.