Y kuşağını online alışverişe çekmenin 5 yolu

Y kuşağı tüketiciyi online alışverişe çekmenin yolu influencer marketing’den, yani sosyal medyadaki etkili ve itibarlı hesaplardan geçiyor.

Y kuşağını online alışverişe çekmenin 5 yolu!

Klasik reklamların Y kuşağına itici geldiğini ifade eden Çiğdemli, 5 maddede doğru influencer marketing yapmanın ipuçlarını verdi.

Son verilere göre Türkiye’de geçtiğimiz yıl e-ticaret sektörünün yıllık yüzde 24’lük bir büyümeyle 30.8 milyar TL’ye ulaştığını, ancak bu rakamın dünya ortalamasının altında kaldığını ifade eden Cenk Çiğdemli,


“E-ticaretin toplam perakende içindeki payının gelişmiş ülkeler ortalaması yüzde 8,8. Gelişmekte olan ülkeler ortalaması yüzde 3.8. Türkiye’de ise yüzde 3,5 oranında kaldı. Bütün kurum ve sektörlerin dijitalleştiği, dijitalleşemeyen yapıların teker teker yok olmaya başladığı günümüzde, ticareti internete taşımak bir zorunluluk haline geldi” dedi.

Son araştırmalara göre Türkiye’nin dijital dönüşümü doğru yapması halinde önümüzdeki 10 yılda 192 milyar dolarlık katma değer yaratılabileceğinin öngörüldüğünü ifade eden Çiğdemli, “Dijitalleşen şirketlerin kaynaklarını arttırmadan gelirlerini sektör ortalamasının yüzde 9 üzerinde büyüttüğü görülüyor. Karlılıkları da yüzde 26 üzerinde büyüme gösteriyor” diye konuştu.

Y Kuşağı Influencer Marketing ile satın alıyor

online alışveriş

E-ticarete başlamış olmanın da yeterli olmadığını, karlılık için doğru pazarlama yöntemlerinin öğrenilmesi gerektiğini ifade eden Çiğdemli, “Herkes viral tanıtım yapmak istiyor. Ancak bunun için artık klasik medya satın almalar yetersiz kalıyor. Influencer denen, sosyal medyanın etkileyici insanlarını marka veya ürün ile doğru eşleştirmek ve tanıtımın organik olarak doğal yollarla yayılmasını sağlamak önemli.

Bu uzun vadeli ve etkili bir algı çalışmasıdır. Tüketiciyi online’da tutabilmenin en önemli aşamalarından biridir. Her yere bol bol reklam vermenin anlamsızlaştığı bir çağdayız. Araştırmalara göre marka ve ürünle ilgili tanıtım içerikleri arttıkça, tüketici etkileşimi azalıyor. Özellikle Y kuşağı, samimi olmayan, her yerde önüne çıkan, sosyal bir yanı bulunmayan tanıtımları itici buluyor.

Yeni trend inanılır ve gerçek hikayeler üretmek. Hepimiz sosyal medyada gerçek insanların gerçek konuları gündeme getirdiği hesapları takip ediyoruz. Bunu iyi yapabilenler ciddi takipçi sayısına ulaşarak birer influencer haline geliyor.

E-ticaret yapan ve yapmak isteyen herkes, bu tür hesapları kendi marka ve ürünleri için kullanabilmeyi öğrenmeli. Sponsorluk reklamlarının yerini de native yani doğal reklamlar almaya başladı. Türkiye’de 2016’da video reklam yatırımları bir önceki yıla kıyasla yüzde 34 büyüme ile 179 milyon TL’ye ulaştı. Native reklam yatırımları da 58 milyon TL’yi buldu” dedi.

5 Maddede doğru Influencer Marketing

Cenk Çiğdemli sosyal medya fenomenlerini kullanarak yapılan tavsiye temelli pazarlama çalışmalarının (influencer marketing) günün trendi haline geldiğini belirterek, iyi bir influencer marketing kampanyası yapmanın 5 kuralını açıkladı:

1- İçeriğe müdahale etmeyin


Tanıtımda kullanılacak cümle ve içerikleri siz değil influencer yani sosyal medya fenomeninin kendisi hazırlamalıdır. İçeriğe müdahale etmemelisiniz. Unutmayın ki influencer kendi takipçi kitlesini, kitlenin neyi sevip neyi sevmeyeceğini sizden çok daha iyi bilir. Kendi tecrübesini ve yaratıcılığını kullanmasına izin verin.

2- Çok takipçi büyüsüne kapılmayın

Influencer’ın markanız veya satmak istediğiniz ürünlerle bir şekilde bağlantılı olması gerektiğini unutmayın. Sadece çok popüler olduğu için, çok fazla takipçisi olduğu için hedef kitlenizle örtüşmeyen bir sosyal medya fenomenini tercih etmeyin. Aksi halde kampanyadan geri dönüş alma ihtimaliniz düşer. Görece az takipçisi olan influencer’ları küçümsemeyin. Sizin markanıza uygun 30 bin takipçili bir hesap, sizinle alakasız olan 1 milyon takipçili hesaptan daha iyidir.

3- Micro hesaplarla başlayın

Micro-influencerlar’ı göz ardı etmeyin. 5-10 bin takipçisi olan itibarlı ve güvenilir bir hesap da tanıtımınıza ummadığınız oranda katkı sağlayabilir. Sadık takipçisi olan bu tür hesaplar, özellikle başlangıç seviyesindeki girişimcilerin ve düşük bütçeli kampanya tercih edenlerin birinci tercihi olmalıdır.

4- Doğru analiz için 1 ay bekleyin

Tanıtımın başarısını sadece aldığı yorum, beğeni ve RT ile ölçmeye çalışmayın. Satışlarınızda bir ay içindeki değişikleri gözlemleyerek doğru bir analiz yapabilirsiniz. Bunun yanı sıra markanızın kendi sosyal medya hesaplarında bir etkileşim artışı olup almadığını ve sitenizdeki gösterim oranlarını da kontrol edin. Tüm bunlar toplanınca anlamlı bir analiz mümkün olacaktır.

5- Ücreti baştan konuşun


Tanıtım fiyatını en baştan konuşun. Bütçe konusunu havada bırakmayın. Bu konu hem fenomenin motive olması açısından önemlidir, hem de sizin beklenmedik taleplerle karşılaşmanızın önüne geçecektir.

‘Online’ alışveriş mi? Kişisel veri güvenliği mi?


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.