Bayramda yola çıkacak araç sürücülerinin dikkat etmesi gerekenler

Her yıl, okulların kapanması, yaz tatili döneminin başlaması ve bayram tatilleri gibi sebeplerle araçlarıyla uzun mesafe yolculuğa çıkanların sayısı artış gösteriyor.

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı koordinasyonunda ve TÜVTÜRK’ün desteğiyle hayata geçirilen Trafikte Sorumluluk Hareketi de, okulların kapanmasıyla birlikte yaz tatiline çıkan ailelere ve bayram tatilinde yola çıkacak araç kullanıcılarına güvenli seyahatle ilgili bazı hatırlatmalarda bulunuyor.

Trafikte Sorumluluk Hareketi

Türkiye’de can ve mal kayıplarına yol açan en ciddi sorunlardan birisi olan trafik konusunda koruyucu önlemler alınması ve sorumluluk bilincinin geliştirilmesi amacıyla toplumda farkındalık yaratmaya devam ediyor.


Özellikle uzun tatil dönemlerinde sayısı artan trafik kazalarının, yaz tatili döneminde ve Bayram tatillerinde üzücü sonuçlar doğurmaması amacıyla, Trafikte Sorumluluk Hareketi, yola çıkacak araç kullanıcılarını daha dikkatli olmaları yönünde uyarıyor.

Tatil, bayram ziyaretleri gibi amaçlarla şehirlerarası yolculuk yapan araç sayısının arttığı bu dönemde Trafikte Sorumluluk Hareketi; dikkatsizlik, uykusuzluk, ihmalkarlık ve trafik kurallarına uymama gibi nedenlerle istenmeyen sonuçlarla karşılaşılabileceğine dikkat çekiyor.

Trafikte Sorumluluk Hareketi, olumsuz sonuçlarla karşılaşmamak adına, seyahate çıkmadan önce ve seyahat süresince, araç bakımı ve güvenli yolculuk yönlerinden uyulması gereken 10 önemli kuralı aktarıyor:

Emniyet kemeri

  1. Aracın su, yağ, lastik, aydınlatma, klima sistemleri v.b. kontrolü; ilkyardım çantası, yangın söndürme tüpü, ikaz işaretleri, gerekli trafik belgeleri, harita bulundurulması
  2. Başta emniyet kemerlerinin bağlanması olmak üzere trafiğe çıkmadan, doğru ve güvenli sürüşle ilgili hazırlıklarının tamamlanması, (Koltuk, ayna ayarları, eşyaların sabitlenmesi v.b)
  3. Aracın, trafik kurallarının izin verdiği sınırlar dahilindeki hızlarda kullanılması,
  4. Toplam 8 saatten fazla araç kullanılmaması, 2 saatte bir 15 dakikalık mola verilmesi
  5. Yol boyunca trafik ışık, levha, işaret ve işaretçilerine dikkat edilmesi, yaya geçitleri, çocukların bulunduğu bölgelerde azami dikkat gösterilmesi,
  6. Araç kullanıcısının seyir sırasında kesinlikle cep telefonu kullanmaması,
  7. Aracın sakin bir şekilde kullanılması, olası diğer sürücü hatalarına karşılık verme eğilimi gösterilmemesi,
  8. Araç kullanıcılarının yolculuğa hazır fiziki duruma sahip olması, (Dinlenmiş, rehavet sağlayıcı ilaç/alkol v.s almamış olması)
  9. Gece yolculuklarının görüş zafiyetini artırdığı için mecbur kalınmadıkça tercih edilmemesi,
  10. Herhangi bir kazaya karışılması ve rastlanması durumunda, öncelikle çevre ve kişi emniyetinin alınması, kaza yerine yaklaşan diğer sürücüleri uyarıcı tedbirlerin alınması,

Detaylar hayat kurtarır

Sürüş öncesi hazırlıkların ve yolculuk sırasında dikkat edilmesi gerekli konuların, detay olarak görülüp göz ardı edilmemesi gerektiğine işaret eden Trafikte Sorumluluk Hareketi, bu 10 madde haricindeki bazı bilgilerin de hem seyahatin daha rahat ve konforlu, hem de güvenli olmasına katkı sağlayacağını belirtiyor.

Yolculuk öncesinde yapılacak seyahat planlaması, güzergahın belirlenmesi, rotadaki hava ve yol durumu gibi değişken koşullar hakkında bilgi edinilmesi beklenmeyen olumsuzlukların önüne geçmeyi sağlıyor.

Özellikle ortalama hızın daha yüksek olduğu şehir dışı yollarda bir anlık konsantrasyon kaybının kazalara sebebiyet vereceğine dikkat çeken Trafikte Sorumluluk Hareketi, araç kullanıcısının, dikkatinin dağılmasına neden olabilecek bir şeyler yemek veya içmek, telefonla konuşmak veya telefon mesajlarını okumak gibi eylemlerden kesinlikle kaçınılması gerektiğini hatırlatıyor.

Çocuğunuzla seyahate çıkmadan önce neler yapmalısınız?

Okulların yaz tatiline girmesiyle birlikte ailece seyahat planları da başladı. Çocukla seyahat etmenin kimi zaman zor olabileceğini söyleyen Devri-i Alem Eğitim Kolejleri Kurumsal İletişim Koordinatörü Filiz Kantekin, planlı hareket ederek ve seyahate bakış açısını çocuğa göre ayarlayarak, harika bir gezi yapılabileceğini dile getiriyor.

Çocuğunuza önceden bilgi verin

Seyahatiniz nereye olursa olsun, çocuğunuzun da kendisini buna hazırlaması için ona seyahate çıkmadan önce nereye gideceğinizi, nasıl gideceğinizi ve orada neler yapacağınızı anlatın. Bunu, fazla detaya inmeden, çocuğunuzun yaşına ve ilgi alanına uygun bir şekilde anlatabilir, güzel bir hikayeye dönüştürebilirsiniz. Anlatırken fotoğraflardan da faydalanmayı unutmayın. 

Hafif bir program yapın, fikirlerini önemseyin

Seyahat planınızı yoğun yapmaktan kaçının. Çocuğunuzu tüm gün yormayacak aktiviteler seçmeye özen gösterin. Bu programı yaparken, çocuğunuza da danışmayı unutmayın. Ona da neler yapmak istediğini, hayallerini öğrenin. Çocuğunuzu sadece fiziken değil, fikren de programınıza dahil edin. Bu sayede gezinizden o da çok keyif alacak ve sorun çıkarmayacaktır. 


Birlikte eğlenmek için ortam yaratın

Her sabah, örneğin kahvaltıda, o günün programını ailece konuşun. Çocuğunuza da nereye gideceğinizi ve nelerle karşılaşabileceğinizi anlatın. Yaşayacağı güne ne kadar hazırlıklı olursa, olası krizler de o kadar hafifleyecektir. Günlük turunuza çocukla eğlenebileceğiniz yerleri de eklemeyi unutmayın. Varsa bir eğlence parkına veya bir hayvanat bahçesine gidip hoşça vakit geçirebilirsiniz. 

Oyun çantasını unutmayın

Otomobilde ya da uçakta geçireceğiniz saatleri, çocuğunuzun uyku saatine göre ayarlamak sizi oldukça rahatlatacaktır. Bu mümkün olmazsa, onu oyalayacak bir aktivite çantasına ihtiyacınız olacak.

En sevdiği bebek, uzun zamandır oynamadığı bir oyuncak, eski ve yeni kitaplar, mum boyalar, resim defteri, parmak kuklası ya da yolculuk sırasında birlikte oynayabileceğiniz türde kartlı kutu oyunları kriz anlarında imdadınıza yetişecektir. Hepsini bir çantaya doldurun ve araçta kolayca ulaşabileceğiniz bir yere koyun. 

Konaklama seçeneklerini iyi değerlendirin

Şehir merkezinde konaklamak (toplu taşıma araçlarına kolay ulaşım, bol restoran seçeneği, hastane, vs.) sizi oldukça rahatlatacaktır. Otel yerine apart otel veya evde konaklamayı tercih ederseniz, yeme-içme ve uyku zamanları açısından rahat edebilirsiniz.

Böylelikle çocuğunuzun yemeğini dilediğiniz şekilde ve zamanda kolayca hazırlayabilirsiniz. Çocuklar uyurken siz de diğer odada dinlenebilir ya da eşinizle rahatlıkla sohbet edebilirsiniz.

Bebekle rahat seyahatin püf noktaları neler?

Bayram tatiline sayılı günler kala yolculuk hazırlıkları başladı. Medical Park Bahçelievler Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Sinem Karaca Atakan, bebekleriyle yola çıkacak aileler için tavsiyelerde bulundu…

Yaz ayları geldiğinde bebekli ailelerin tatile giderken yolculukta neler yaşayacakları konusundaki endişeleri oluyor. Özellikle ilk bebekse, daha önce tecrübe etmedikleri konular ebeveynleri korkutuyor.

Önceden bilgi sahibi olup plan yapmak, yolculuk esnasında daha az sıkıntı yaşamayı hatta keyifli bir yolculuk geçirmeyi sağlayabilir.

Evde giydiği kıyafetleriyle rahat eder

“Yola çıkmadan önce ihtiyaç duyabilecek her şeyin bir listesini yapıp bu listeye sadık kalınmalı” diyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Sinem Karaca Atakan, yolculuğa hazırlık aşaması ile ilgili bilgiler verdi:

  • Yemek ve yatma zamanı için saat belirleyip, bebeği hep aynı saatte yedirip uyutmaya dikkat edilmeli.
  • Bebeğin kendisini daha güvende hissedebilmesi ve yabancılık çekmemesi için, sevdiği bir battaniyeyi veya oyuncağı yanında olmalı.
  • Bir tane seyahat yatağı ya da oyun parkı satın alıp, tatile gitmeden önce bebeğin buna alışması sağlanmalı.
  • Kalınacak otelde bebek bakım veya oyun odası hizmetleri olup olmadığı öğrenilmeli.
  • İçinde derece, bandaj, bebeğin kullandığı ilaçlar ve bebeğin doktorunun numarası olan bir ilk yardım çantası hazırlanmalı.
  • Rahat giysiler ve yedekleri yanınızda olmalı. Ev ortamında giyilen kıyafetlerin giyilmesi çocukların huzursuz olmalarını önler.
  • Uzun yolculuklarda en sevdikleri birkaç oyuncak, boyama kitapları ve kalemleri, masal kitapları iyi zaman geçirmelerini sağlar.
  • Uçakta ve/veya otobüste verilen yiyecek ve içecekler yerine bebeğe uygun ona özel yiyecek ve içecekler tercih edilmeli.
  • Biberonla beslenen bebekler için kısa süreli yolculuklarda en az 2, uzun süreli yolculuklarda ise 3 temiz biberon bulundurulmalı.
  • Yeterince alt bezi ve ıslak mendil de unutulmaması gereken diğer ihtiyaçlardır.

Bebekle uçak yolculuğu

“Uçakla seyahat oldukça konforlu yolculuk şekillerinden biri olması dolayısıyla, giderek daha fazla ebeveyn tarafından tercih ediliyor. Uçuş konforu ve risklerin en aza indirilebilmesi için sağlıklı bir bebeğin ilk ayını doldurduktan sonra uçması öneriliyor” diyen Dr. Sinem Karaca Atakan, bebekle uçak yolculuğu yaparken dikkat edilmesi gereken önemli noktaları anlattı:

  • Uçarken en önemli sorun kulaklarda oluşur. Özellikle kalkış ve iniş sırasında kabin içi basıncında olan değişikliklerden dolayı bebekler kulaklarında hissettikleri dolgunluk hissi ve ağrı nedeniyle, şiddetli bir şekilde ağlayabilirler. Bunu engellemek için yolculuk öncesinde bebeğin doktoruna da danışılarak, genellikle soğuk algınlığı için kullanılan bir ağrı kesici şurubun verilmesi uygun olabilir. Bu sayede orta kulağın havalanmasını sağlayan östaki borusunun daha kolay açılması sağlanarak dolgunluk hissinin gelişmesi önlenebilir.
  • Kulağı rahatlatacak başka bir önlem de yutkunmayı sağlamaktır. Bebekler de emerek yutkundukları için kalkış sırasında emzirilmeleri kulak ağrısı duymalarını engelleyebilir. Daha büyük çocuklara da sevdikleri içecekler içirilmesi ya da çiklet çiğnetilmesi de aynı etkiyi yapabilir.
  • Uçak yolculuklarında vücut susuz kalma sorunuyla da karşılaşabilir. Bunun en önemli sebebi; uzun uçak yolculuklarında sürekli olarak huzursuz olan çocukların, uçakta verilen yiyecek ve içecekleri reddetmesidir. Bebeklerin sık sık emzirilmeleri (yarım saatte bir), büyük çocukların da her zaman severek içtikleri içeceklerin yanlarında bulundurulması bu durumu önlemeye yardımcı olur.
  • Kabine sadece uçuş sırasında gerekecek çantaların alınması ve diğer tüm çantaların bagaja verilmesi havaalanı ve kabindeki hareket yeteneğinizi artırır.
  • Uçuş saatinin çocuğun günlük uyku saatlerine denk gelmesi yolculuğun daha kolay geçmesini sağlar.
  • Aktif enfeksiyonu olan çocukların zorunlu olmadıkça iyileşene kadar uçmamaları gerekir. Özellikle bir kulak enfeksiyonu varsa kabin içi basınç değişiklikleri çok şiddetli kulak ağrılarına yol açabiliyor. Sinüziti olan çocuklarda da aynı şekilde şiddetli baş ağrıları oluşabilir. İshali olan çocuklar uzun süren uçak yolculuklarında aşırı sıvı kaybedebileceklerinden, ishal düzelene kadar uçmaları önerilmez. Kronik kalp ve akciğer hastalığı olan çocukların da uçuş öncesi doktor kontrolünden geçmelerinde yarar vardır.

Bebekle araba yolculuğu


“Ailecek arabayla seyahat etmek, uzun vakit alsa da istenilen zamanda mola verilebilmesi ve aile fertlerini yakınlaştırması dolayısıyla tercih edilen bir seyahat şekli” diyen Uzm. Dr. Sinem Karaca Atakan, “Eğer tatile arabayla çıkılacaksa, birkaç önemli noktaya dikkat edilmelidir” diyerek uyarılarda bulundu:

  • Bebekler kucakta değil, kendileri için özel olarak tasarlanmış araba koltuğunda oturmalıdır. Eğer bebek huysuzluk yaparsa, araba durdurulmalı, araba hareket halindeyken asla koltuktan çıkarıp kucağa alınmamalıdır.
  • Oynaması için çok sayıda oyuncak hazır bulundurulmalıdır. Oyuncakların hepsini bir anda eline vermek yerine, sıkıldıkça birer birer vermek dikkatini çekecektir.
  • Arabada sert, ağır ve sivri eşyalar varsa, bunlar ortadan kaldırılmalıdır. Böylece ani fren yapmak gerekirse, bunların etrafa saçılıp bebeğe zarar verilmesi önlenebilir.
  • Her iki saatte bir durup mola verilmelidir. Etrafa bakınması, vücudunu esnetmesi ve gerekiyorsa bezinin değiştirilmesi uygun olabilir.
  • Bebeğe özel atıştırmalıklar veya bebeğin sevdiği yiyecekler yolculuk esnasında çantada bulundurulmalıdır.

Tatile çıkmadan önce yapılması gerekenler

  • Son bir ay içinde muayene olmadıysa tatile çıkmadan önce doktorunuz ile mutlaka görüşmelisiniz.
  • Seyahat öncesinde ani değişiklikler yapmayın; örneğin memeden kesme, tuvalet eğitimi vs.
  • Seyahatiniz toplu taşımacılıkla ise yolcu sayısının az olduğu, otomobilleyse de trafiğin yoğun olmadığı saatlerde olmasına dikkat edin. Eğer bebeğinizde arabada uyuma alışkanlığı varsa yola çıkışı onun uyku saatlerine getirin, eğer araçlarda uyuyamıyorsa o zaman onu uyutup sonra yola çıkmalısınız.
  • Sıcak havalarda yapılan uzun seyahatlerde her iki saatte bir mola verilmelisiniz.
  • Bebeğin koltuğuna oyuncakları yapıştırmalı veya 10 santimden uzun olmayan bağlarla bağlamalısınız.
  • Bebeği sıcak veya ılık havalarda asla park ettiğiniz araçta yalnız bırakmayın, pencereler açık bile olsa arabada ısı tehlikeli boyutlara yükselebilir.
  • Uçak yolculuğunda çocuğunuza özgü menü siparişini 24 saat önceden verebilirsiniz. Bununla birlikte yanınıza bir miktar yiyecek alırsanız, uzun süren gecikmeli yolculuklarda size yardımcı olacaktır.
  • Uçakla seyahatte ön koltuklardan veya koridor tarafından yer ayarlayın. Eğer uçak tamamen dolu değil ve bütçenize uygun ise yanı boş olan bir koltuktan yer ayırtmayı deneyebilirsiniz.
  • Bebeğiniz uçak inip kalkarken basınç değişikliği nedeniyle rahatsız olabilir, bu nedenle bu sıralarda emzirmek veya yiyecek vermek kulakta basınç artışını engellemeye yardımcı olur.
  • Uçak yolculuğunda uçağı en son terk edin. Bagaj için erken giderseniz bu süre zarfında beklemenizin bebeğinizi rahatsız edeceğini unutmayın.
  • Çocuğunuzu yaşına ve kilosuna göre bebek koltuğuna yüzü arkaya veya öne bakacak şekilde yerleştirin. Bir yaşına kadar ya da kilosu 10 kilogramın altında olan tüm bebeklerin yüzü arabanın arkasına dönük şekilde oturtulması gerekir. Koltuğu da otomobile emniyet kemeriyle gergin olarak bağlamak unutulmamalı.
  • Bebeğinizi yola çıkmadan 15-20 dakika öncesinde besleyebilirsiniz. Ancak yolculuk esnasında beslemek ve bebeğinize bir şeyler içirmek sakıncalı olabilir.
  • Arabanızda yan hava yastığı varsa ve çocukların oturduğu tarafa yakınsa tehlikeli olabilir.

Çocuklar tatildeyken nasıl beslenmeli?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.