Atatürkçü olmak Laik Cumhuriyetçi olmaktır!

Son günlerde Atatürkçü kesilen, Atatürkçülüğü kimselere bırakmayan bir tutum ve tavır içinde pek çok kimse. Sanırsınız ki Atatürk’ü yeniden yeni veya yeniden keşfettiler.

Atatürkçü olmak Laik Cumhuriyetçi olmaktır!

Oysa çoğu nefret eder, etmese de Atatürk karşıtlığı konusunda bir hayli sağlam ve kabarık bir geçmişleri vardır.

Örneğin Kenan Evren Atatürkçüydü. Hem de ne Atatürkçü… Oysa Atatürkçülüğü bitiren ilk adamdır rahmetli.. O’nun Atatürkçü olduğu durumda, Atatürkçü olmak mümkün değildir.


İşkenceci bir Faik Türün vardı… O da Atatürkçüydü. Bu durumda nasıl Atatürkçü olunabilir Allahaşkına?

Bayar, Menderes, Demirel, Özal, Çiller… Bu kişilerin hepsi Atatürkçüydüler.

İlhan Selçuk “ben Atatürkçü değilim” kitabında meseleyi çok güzel koyar. Bir daha bakılmasında yarar olan bir kitaptır. Okumayanlara önermek isterim.

Her özel dönemin ve her kırılma süreçlerinin bir Atatürkçülüğü vardır. Ve böylesi dönem ve süreçlerin Atatürkçülüğü ne yazık ki çok tehlikeli ve zararlıdır. Çünkü hesapçılık ve yalancılık üzerine inşa edilmiş geçici prefabrik bir Atatürkçülük’tür sözünü ettiğimiz.

Kimilerinin ifade ettiği gibi şimdilerde moda oluveren Atatürkçülüğün de 2019 hedefli bir Atatürkçülük olup olmadığını bilemeyiz. Bu bizim işimiz değil. Biz yaşadıklarımızı ve gördüklerimizi biliyoruz.

Oysa Atatürkçülük bellidir. Dolayısıyla normları olan bir gerçekliğin üzerinde öyle mi? Böyle mi diye konuşmak ve tahminlerde bulunmak gerçekten abesle iştigaldir.


Ve daha önemlisi Atatürkçülük asıl olarak Cumhuriyetçilik üzerinden tartışılması gereken bir durumdur.

Bunlar normlar açık ve nettir:

1. Laiklik
2. Devletçilik
3. Toplumculuk / Halkçılık
4. Devrimcilik / İlerlemecilik /uygarlık
5. Milliyetçilik / Ulusculuk – ulusalcılık- egemenlik, bağımsızcılık / yerelecilik
6. Özetle ve toplamında Cumhuriyetçilik

Sonuç itibariyle bu ilkeler / normlar bağlamında 1923 Cumhuriyetçisi ve Atatürkçü olunup olunmadığı çok açıktır.

Örneğin laik değilsen; dini kuralların, dini buyrukların hayatı biçimlendirmesinden yanasın. Bilimin ve nesnel koşulların şekillendirmesi gereken düzen ve sistemin uygarlık normlarını reddediyorsun demektir. O halde böylesi bir Cumhuriyetten yana değilsin. Bu durumda Atatürkçü de değilsin.

Diğer maddelere geçmeye dahi gerek yok. Ama birisine daha bakalım.

Tümden Özelleştirmeci isen, devletçiliği sadece iktidar, kolluk gücü, yargı gücü olarak, yani hükmetmeden ibaret görüyorsanız, kamuya ait mal ve üretim araçlarının tümden sermayeye devreden kapitalist modeli tercih ediyor ve hayata geçirmek için çalışıyor ve işbirliği yapıyorsam Devletçi ve Halkçı değilsin… E bu durumda Cumhuriyetçi değilsin.. Haliyle ‘Atatürkçü’ de değilsin..


Cumhuriyetçi, ‘Atatürkçü’ olmak öyle muğlak ve göreceli şey değildir. Nettir.
Bu açıdan bakıldığında bu ülkede ‘Atatürkçü’ ve Cumhuriyetçilerin kimler olduğu ya da olmadığı açıktır.

Vay be AKP de ‘Atatürkçü’ oldu ha!