Man Adası Belgeleri: Türkiye’nin penguen medyası!

Man Adası Belgeleri’nin sahte (!) olduğunu söyleyen bir ülkede, medya nasıl penguenleşir?

Man Adası Belgeleri: Türkiye penguen medya cnn türk habertürk ntv trt

Man Adası Belgeleri: Türkiye’nin penguen medyası!

Öyle herkes araştırmacı – gazeteci olmuyor, olamıyor maalesef. Benim bildiğim artık son araştıran gazeteci Uğur Dündar‘dı. Sayın Dündar, hatırlıyorum bir haberinde rüşvetin belgesini ortaya çıkarmıştı. ‘Rüşvetin belgesi olur mu’ denir ya; işte Uğur Dündar bunu yapmıştı. Ha, bugün bunu yapmak isteyen birkaç gazeteci vardır ama onları da iktidar baskısı durduruyor…

Medya size istediğini verir. İstemediğinde ise hiçbir şey alamazsınız ve eğer okumuyorsanız sizi istediği gibi uyutur. Örnekler üzerinden gidersek daha iyi olacaktır…


Bilindiği üzere Suriye‘de son yıllarda çok sert bir savaş var(dı). Konumuz olmadığı için savaşın detaylarına girmeyeceğim ama savaşı, Türkiye tarafına aktaran yalaka gazeteciler, patronlarının ticari işlerine zarar vermemek için orada yaşanan olayları Türk halkına, iktidarın istediği gibi yansıttılar!

İstanbul, Türkiye için ne ise Suriye için de Halep aynı anlama gelir.

Halep bir ticaret merkezi olduğu için yurt dışından özel olarak getirilen (!) cani IŞİD‘liler, Esad’ı ekonomik olarak yıkmak için Halep’te çok uğraş verdiler. Gerçekten de Halep’in altını üstüne getirdiler. Halep harabeye döndü. Ancak, bir de fotoğrafın arka yüzü vardı. Arka yüzde de başkent Şam vardı. Şam’da insanlar tatil yapıyor, havuza giriyor, eğleniyordu. Esad’ın devrilmesi için uyutulması gereken Türk halkına Suriye’nin belirli noktaları gösteriliyordu…

Gezi eylemlerine gidelim…

Herkes hatırlayacaktır. “Türbanlı bir bacımız” vardı. Hani üzerine işendiği (!), dövüldüğü (!) iddia edilen bir kadın…

Bu kadın, bir de Müslümanlığın gereği olduğunu düşündüğü türbanı takmış, yalan söylemenin Müslümanlıkta olmadığını bilen (!) bu kadın böyle bir iddia ile halkın karşısına çıkmıştı. Bu kadına bir şey söyleyemem. Çünkü bu kadın bir piyondu ve kullanıldı. Ben medya kısmına gelmek istiyorum; bazı kendini gazeteci zanneden medya soytarılarına…

Birisi bu kadınla röportaj yaptı. Hatta röportajı yapan gazeteci de türbanlıydı… Gazeteci – yazar olarak ‘darp izlerini gördüğünü’ söyledi. Yani halka yalan söyledi! Yine gazetecilerden ‘dana’nın biri, olmayan görüntüleri “izledim” dedi. Halka yalan söyleyen başka bir gazeteci ise bugün kayıp insanları buluyor. Herhalde Gezi’de kaybettiği “cennet”i bu şekilde bulabileceğini zannediyor!


Örnekleri artırabilirim ama son örnekle bitirmek istiyorum…

Man Adası Belgeleri

Man Adası ile ilgili belgeler ortaya çıktı… Kemal Kılıçdaroğlu Meclis Grubunda Man Adası Belgeleri’ni masaya koydu. Tabi bu arada bütün televizyon kanallarının kameraları orada. Kılıçdaroğlu eline alıp kutuyu açmaya kalktığında (izleyin görüntüleri) kameramanların her biri Kılıçdaoğlu’nun karşısına geçti görüntüleri daha net almak için…

Ama, ama, ama…

Tam kutu açıldığında ilk sansürü, yayını canlı veren güya halkın kanalı TRT yaptı. Anında görüntüleri kesti. Ardından birkaç gün sonra da Meclis’te belgeler CHP tarafından medyaya sunulunca bu kez benzerini CNN Türk, Habertürk, NTV yaptı. CHP de bu konuyu sosyal medyadan eleştirdi. Bu kanallar bir de ‘haber kanalıyız’ diye geçinirler!

Neden bunu yaptılar ki, sonuçta o belgeler sahte (!), yalan (!) değil mi?!


Geçin kardeşim bunları geçin! Siz, Gezi eylemelerinde ne olduğunuzu gösterdiniz zaten! Türk medyasında dik duruş sergilemeyen medya gruplarısınız! Kısa tabirle Penguen medyasısınız!

Man Adası Belgeleri: Yargıya teslim etsen ne olur?

Man Adası belgelerini yargıya teslim etsen ne olur?

Reza Zarrab'ın tanık olduğu mahkemede gülme krizleri

Reza Zarrab’ın tanık olduğu mahkemede gülme krizleri


Erdal Kişioğlu
Kişioğlu, zıt düşüncelere sahip kişilerle tartışmayı seven ve her olaya bilimsel olarak yaklaşıp, olaylara septik yaklaşmaktan kaçınmayan biridir. Olayları derinlemesine incelemeyi ve yanlışın ortaya çıkarılıp doğruya nasıl ulaşılacağı konusunda fikir üretilip bunun üzerinden felsefe yapılmasını arzulayan biridir. Etik, ahlaki ve hukuki sınırları aşmadan herkesin, her ortamda eleştirilmesi taraftarıdır. Dogmatik düşüncelerden uzak; sormayı, sorgulamayı kendisine görev edinmiş ve bunun çabası içerisindedir… Her türlü bilgi alışverişine açık; farklı görüşlerin çarpıştıkça büyüyebileceğine ve kolektif düşünsel ürünlerin ikamesinin de olabileceğine inanmakta; halk için, halk yararına olan her şeyin de yanındadır…