Tabii ki şeker fabrikaları özelleştirilmeli!

Neymiş efendim, “şeker fabrikaları özelleştirilmesin”! Yahu siz AKP iktidarından daha mı iyi bileceksiniz?!..

Tabii ki şeker fabrikaları özelleştirilmeli!

Tabii ki şeker fabrikaları özelleştirilmeli!

Bizim bu halkımız cahil kardeşim! Okumadan, araştırmadan hemen bir tespitte bulunuyor.

Neymiş?


Yok efendim şeker fabrikaları özelleştirilmesin; yok efendim şeker fabrikaları zarar ediyormuş; yok işte, nişasta bazlı şeker kanser yapıyormuş…

Bunları söyleyen bir güruhtur! Türkiye’nin gelişmesini istemeyen bir grup kendini bilmez! Kardeşim; siz, Ay’a uzay aracı göndermiş, Mars’ta suyun varlığını kanıtlamış, yerli uçağımızı yapan “hükumet baba”dan daha mı iyi bileceksiniz!

Neymiş efendim; şeker fabrikaları uluslararası Amerikan şirketlerine peşkeş çekilecekmiş; yok işte buradan büyük bir rant sağlanacakmış!..

Siz bugüne kadar AKP iktidarının böyle bir şeyini gördünüz mü? Sattığı bir kurum, kuruluş gördünüz mü?!

“TEKEL’i sattı” diyenler olabilir; yok güzel kardeşim satmadı! Sadece “özelleştirdi!” Bu satmak değil! Hani “elektrik faturalarına ‘zam’ yaptı hükümet” demişti kendini bilmez, aydın kesilen bir cenah! İşte onun gibi! Yani, o da ‘zam’ değil, ‘güncelleme’ idi! Haaa, ya da Levent Kırca’nın parodisinde söylediği gibi ‘zamcık’tı sadece!

Cahillik endeksi

Bu üniversite okumuş, kendini bir şey zanneden kesim maalesef bu tür oyunları her zaman oynuyor! Ne demişti “büyük hoca”, bu ülkenin büyük bir kısmını temsil eden (unvana bakın şimdi) PROFESÖR Bülent Arı? Cahil insanlara güvendiğini söylemişti! Umarım bu hoca (çocuğu var ise) o çocuğunu okutmaz!..

Bu profesör olan adam (!) haklı! Neden mi? 2016 yılında dünyada 40 ülke arasında bir araştırma yapıldı ve Türkiye bu araştırmaya göre 9. oldu…


Araştırma neydi biliyor musunuz? “Cahillik endeksi”ydi. Yani Türkiye cahillikte ilk 10’a girmişti! AKP diyor ya, 2023’te ilk 10 ekonomi içerisine gireceğiz diye; ekonomide ilk 10’a girmemiz önümüzdeki en az 20 yılda mümkün olmasa da, böyle giderse ‘cahillik’te ilk sıraları zorlarız diye düşünüyorum!

Şeker fabrikalarına geri dönecek olursak…

Sağlık Bakanlığı daha önce NBŞ (Nişasta Bazlı Şeker) ile ilgili bir rapor hazırladı ve bu rapora göre kanserden tutun da kısırlığa kadar giden bir süreçten bahsedildi! Bu, AKP’li Recep Akdağ’a sorulunca da, rapor için “okumadım, incelemedim” dedi. Sayın Akdağ’ın okumasına da gerek yok! Ben şimdiden söylüyorum, o raporu FETÖ’cüler hazırlamıştır! Yoksa NBŞ çok faydalı, insanı dinç tutan kaliteli bir yaşam sunan müthiş bir “sentetik zehirdir!”

Yıllar önce, ANAP’lı Cahit Aral adlı “Bakan” Turgut Özal’ın da teşvik etmesi ile kameralar önünde çay içip Çernobil’den kaynaklanan bir radyasyonun olmadığını kanıtlamak istemişti! Yani rahat olunması gerekiyordu ve kimsenin kanser olma riski yoktu!

Cahit Aral

Cahit Aral o dönemde şöyle dedi: “‘Türkiye’de radyasyon var’ diyen dinsizdir!”.

Ama yıllar sonra Doğu Karadeniz’de kanser olanlar o kadar çoğaldı ki!..

Yıllar geçti ve bir süre sonra tavuk gribi ortaya çıktı ve AKP’nin Tarım Bakanı olan Mehdi Eker’in önüne ekran önünde ‘ye’ diye tavuk kondu ama tabi ki kendi yıllar önceki Cahit Aral’ın düştüğü hataya düşmedi ve Eker, o tavuğu yemedi!


Yahu kardeşim bu solcu, aydın kesilen takım gerçekten bir şey bilmiyor; o yüzden tabii ki şeker fabrikaları “satılmasın (!)” ama “özelleştirilsin”!..

şeker fabrikaları neden satılıyor özelleştirme ihale

14 şeker fabrikası neden satılıyor?


Erdal Kişioğlu
Kişioğlu, zıt düşüncelere sahip kişilerle tartışmayı seven ve her olaya bilimsel olarak yaklaşıp, olaylara septik yaklaşmaktan kaçınmayan biridir. Olayları derinlemesine incelemeyi ve yanlışın ortaya çıkarılıp doğruya nasıl ulaşılacağı konusunda fikir üretilip bunun üzerinden felsefe yapılmasını arzulayan biridir. Etik, ahlaki ve hukuki sınırları aşmadan herkesin, her ortamda eleştirilmesi taraftarıdır. Dogmatik düşüncelerden uzak; sormayı, sorgulamayı kendisine görev edinmiş ve bunun çabası içerisindedir… Her türlü bilgi alışverişine açık; farklı görüşlerin çarpıştıkça büyüyebileceğine ve kolektif düşünsel ürünlerin ikamesinin de olabileceğine inanmakta; halk için, halk yararına olan her şeyin de yanındadır…