Göbeklitepe, UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi’ne girdi.
Bir çobanın hayvanlarını otlatırken bulduğu Göbeklitepe, dünyanın en eski arkeolojik keşfi. Bugüne kadar yalnızca yüzde 5’i gün yüzüne çıkarılabilmiş. Hakkında pek çok iddia, söylenti ve modern-efsaneler mevcut.
Hazreti İbrahim’in Tapınağı olduğunu, Sirius’a tapmak için inşaa edildiğini, henüz bütün sırları aydınlatılamayan Stonehenge ile paralel ve benzer bir inanç olduğunu söyleyen arkeolog, tarihçi, astronomlar var. Sümerler‘den kaldığını savunanlar da çıktı fakat Sümer teorisi yapılan tarihleme ile uyuşmuyor.
Göbeklitepe’deki tapınağın henüz kazılmayan Karahantepe, Sefertepe ve Hamzantepe’deki tapınaklarla birlikte bir dörtlü olduğunu savunan tarihçiler de mevcut. Kemik bulunamamasının nedenini mezar geleneği olmamasına ve ölülerin “Güneşe gömülmesi” yani açık havaya bırakılan cesetlerin yırtıcı kuşlarca yenildiği kuşların göğe yükseldiğinde ölülerin ruhlarının da göğe yükseldiğine inanıldığını savunan tarihçiler bulunuyor. Detaylı bilgi
Göbeklitepe UNESCO Dünya Mirası listesine girdi
Türkiye’den UNESCO Dünya Mirası listesine giren 18’inci kültür varlığı olan Göbeklitepe, benzersiz tarihi ve kültürel mirasıyla arkeoloji dünyasının en büyük keşfi olarak kabul ediliyor. 2011 yılında UNESCO’nun Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınan Göbeklitepe kazıları, 2035 yılına kadar Doğuş Grubu ana sponsorluğunda yürütülüyor.
Doğuş Grubu, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile gerçekleştirilen işbirliği kapsamında Göbeklitepe’nin dünya lansmanını 2015 yılında Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’nda yapmıştı.
Lansman sonrası Göbeklitepedeki çalışmalarını hızlandıran Doğuş Grubu, kazıları 20 yıl boyunca destekledei. Ziyaretçilere bütünsel bir deneyim yaşatacak, dünya standartlarında bir ziyaretçi merkezini de tamamlayarak bu yıl içinde hizmete açtı. Bakanlık ile yapılan işbirliği çerçevesinde 20 yıl için 20 milyon dolarlık bir destek sağlayacak olan Doğuş Grubu, bu miktarın 15 milyon dolarını ziyaretçi merkezi ve ek binaların yapımı çerçevesinde kullandı. İki bölümden oluşan ziyaretçi merkezi, teknolojinin de yardımı ile Göbeklitepenin tarih içindeki yerini anlamak için gelenlere olağanüstü bir deneyim sunuyor.
Doğuş Grubu’nun yaptığı tüm çalışmalar bakanlığın oluşturduğu koruma Kurulu’nun izni ve yönlendirmesi ile gerçekleşti.
Destek sayesinde projede kazıların sürdürülmesinin yanı sıra ulaşım, altyapı ve lojistik hizmetlerin tamamlanması sağlandı. Doğuş Grubu’nun Göbeklitepe ana sponsorluğu, Temmuz 2016’da İstanbul’da gerçekleştirilen 40. Unesco World Heritage Committee’de özel kurumların kültürel mirasları etkin olarak uzun dönemli desteklemesi bakımından örnek vaka olarak gösterilmişti.