Dolar ve Euro krizi: İlaç depolarında 10-15 günlük stok kaldı!

Yüksek kur artışı nedeniyle ürün girişi olmayan ilaç depolarında 10-15 günlük stok kaldı. Depolardaki stokların tükenmesinin ardından sabit kurla ilgili yeni bir değerlendirmenin kaçınılmaz olacağı, bunun da ilaçlarda ciddi oranda zamlara yol açacağı belirtiliyor. 

Türk Eczacıları Birliği Başkanı Çolak, “İlaç firmaları, ilacı piyasadan çekmiyor ama limitli bir şekilde dağıtıyor. Sahadan aldığımız veriler, 503 kalem ilacın piyasaya kısıtlı bir şekilde verildiğini gösteriyor” dedi.

Sağlık Bakanlığı ile ilaç firmaları arasında altı ay önce yapılan anlaşma ile kurun 2.69 TL’de sabitlenmesinin ardından dövizdeki yüksek artış, sektörde alarm zillerinin çalmasına neden oldu.


Dolar ve Euro krizi: İlaç depolarında 10-15 günlük stok kaldı!

Birgün’den Burcu Cansu’nun haberine göre; şu an stoklardaki ilaçların eczanelere limitli dağıtımı nedeniyle bazı ilaçların temininde güçlük yaşansa da belirgin bir ilaç krizi henüz hissedilmiyor. Ancak sorunun 10-15 gün içinde depolardaki stokların erimesinin ardından yaşanacağı ve bu süreçte ilaçlara zam yapılmasının kaçınılmaz olacağı belirtiliyor.

Dövizdeki yüksek artış hız kesmeden devam ederken, pek çok sektör gibi ilaç sektöründe de önümüzdeki günlerde bunun yansımalarının belirgin bir şekilde hissedilmesi bekleniyor. Sağlık Bakanlığı ile ilaç firmaları arasında 14 Şubat’ta varılan anlaşma ile 2.69 TL’de sabitlenen Euro kuru, hızla yükselerek 6 TL’yi geçti. Döviz kurunda yaşanan bu ciddi yükselişin ardından sosyal medyada özellikle bazı kanser ilaçlarına erişimde sıkıntılar yaşandığı yönündeki paylaşımlar dikkati çekti.

Asıl sorun stoklar eriyince yaşanacak!

Sektör temsilcilerine göre yaşanan bu sorunlar aslında buz dağının görünen kısmını oluşturuyor. Şu anda mevcut stokların kullanıldığını belirten eczacılar, sabitlenen kur ile mevcut döviz kuru arasındaki makas açıldıkça ilaca ulaşmanın imkansız hale geleceğine dikkati çekiyor. Yaklaşık 10 günlük bir süreçte stokların erimesinin ardından ilaçta daha büyük bir krizin patlak vereceği savunuluyor.


Firmalara baskı iddiası

Dövizdeki yükselişe rağmen sabit kur oranının yenilenmesi konusunda henüz açık bir talepte bulunmayan ilaç firmalarına hükümetin baskı uyguladığı iddia ediliyor. “Kısa süre içinde sabit kurun yükseltileceği” vaadiyle firmaların ikna edildiği belirtiliyor.

Limitli dağıtım sıkıntıya yol açıyor

Türk Eczacıları Birliği Başkanı Erdoğan Çolak, limitli dağıtımın ilaca erişim konusunda sıkıntıya sebep olduğunu belirterek şunları söyledi:

“İlaçta sabit kur oranı 2.69 olarak belirlendi. Son dönemde yaşanan döviz artışı pek çok alanı olduğu gibi ilaç alanını da etkiledi. İlaçlar için belirlenen kur, ilaç sanayisinin beklentisini karşılamıyor. Elimizdeki verilere baktığımızda ilaç yokluğu yaşandığını söylememiz tam olarak doğru değil. Ancak ilaç bulunurluğunun kısıtlı olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle ithal ilaç kalemlerine baktığımızda bu durumu daha net bir şekilde görüyoruz. Sahadan aldığımız veriler, 503 kalem ilacın piyasaya kısıtlı bir şekilde verildiğini gösteriyor. İlaç firmaları, ilacı piyasadan çekmiyor ama limitli bir şekilde dağıtıyor. Bu durum da arz-talep dengesini karşılamıyor, ilaca erişim konusunda sıkıntılara yol açıyor.”

Kurda son durum ne?


Dolar/TL yeni güne rekorlar kırarak başladı. Dolar/TL kuru 6’yı aşarak 6,46 seviyelerine geldi. Euro ise 6,63 seviyesini görürken sterlin 7,35’e dayandı.

Dolar/TL’de çok sert yükselişler: Ekonomik kriz mi geliyor?


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik hiçbir oluşumun parçası değildir.