Müjdat Gezen: Bunlardan korkan bunlar gibi olsun!

Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla sabah saatlerinde oyuncu Metin Akpınar ile beraber gözaltına alınan oyuncu Müjdat Gezen, adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasının ardından konuştu: Korkmuyorum, bunlardan korkan bunlar gibi olsun!

Müjdat Gezen’in BirGün gazetesine yaptığı açıklama şöyle:

“Haftada bir gün karakola gidip imza atacakmışız. Karakoldaki çocukları tanıyorum, atın benim yerime dedim. Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla adli kontrol şartı getirildi. Cumhurbaşkanına hakaret… Onun söylediği lafı söylemek. Savcılar ve hakimler tutuştu. Emir büyük yerden geldi tabii ama bu laftan bir hakaret çıkmaz. Çünkü onun kendi söylediği laf. Ben 80’de de Kenan Evren döneminde de yargılandım. Kenan Evren devri daha iyiydi. Düşünebiliyor musun? Bunlardan korkan bunlar gibi olsun. Korkar mıyım ben ya?”


NE OLMUŞTU?

Müjdat Gezen ne demişti?

Metin Akpınar ne demişti?

Halk TV’deki sözleri nedeniyle hakkında soruşturma başlatılan sanatçı Metin Akpınar ve Müjdat Gezen sabah saatlerinde polis ekipleri eşliğinde İstanbul Anadolu Adliyesine getirildi. Savcılıkta ifadeleri alınan Müjdat Gezen ve Metin Akpınar mahkemeye sevk edildi.

Müjdat Gezen’in Kadıköy’deki evine sabah saatlerinde polis geldi. Hakkında başlatılan soruşturma kapsamında ifadeye çağrılan Gezen, Anadolu Adalet Sarayı’na götürüldü. Müjdat Gezen adliyeye girişinde, “Gözaltı yok. İfade vereceğiz, çıkacağız” dedi.

İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, sanatçılar Müjdat Gezen ve Metin Akpınar hakkında yürütülen soruşturmayla ilgili yazılı açıklama yaptı.

Müjdat Gezen “Cumhurbaşkanına Hakaret” suçundan, Metin Akpınar ise “Halkı T.C. Hükümetine Karşı Silahlı İsyana Tahrik” ve “Cumhurbaşkanına Hakaret” suçlarından adli kontrol talebiyle mahkemeye sevk edildi.

Başsavcılıktan açıklama: Her iki şüpheli hakkında…

“Her iki şüpheli hakkında ‘yurt dışına çıkışı yasaklanmak’ ve ‘haftada bir gün karakola imza vermek’ suretiyle adli kontrol kararı verilmiştir” denildi. Açıklamada, soruşturma açılmasına giden süreç hakkında da bilgi verildi:

Başsavcılık açıklaması:

“Uğur Dündar tarafından sunulan Halk Arenası adlı programın 21 Aralık 2018 tarihli bölümüne katılan Müjdat Gezen ve Metin Akpınar’ın Türkiye Cumhuriyeti Devleti Cumhurbaşkanı’nı hedef alarak hakaret içerikli sözler söyleyip darbe ve ölüm tehdidinde bulundukları yönünde medyada haberler yer aldığının 22 Aralık 2018 tarihinde öğrenilmesi üzerine 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesi uyarınca işin aslını araştırmak ve sorumlular hakkında yasal gereğine tevessül etmek amacıyla soruşturma başlatılmış ve ilgili programa ait kayıtlar açık kaynaklardan temin edilerek muhafaza altına alındıktan sonra dökümü yapılmak üzere bilirkişiye tevdi edilmiştir.

Bu soruşturma kapsamında 23 Aralık 2018 tarihinde Kadıköy İlçe Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılarak şüphelilerin savunmaları alınmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığımızda hazır edilmeleri yönünde talimat verilmiştir.

Sunulan bilirkişi raporunda yer alan konuşmalar değerlendirilerek şüpheli Müjdat Gezen hakkında “Cumhurbaşkanına Hakaret” (TCK m.299), şüpheli Metin Akpınar hakkında ise “Halkı T.C. Hükümetine Karşı Silahlı İsyana Tahrik” (TCK m.313/1) “Cumhurbaşkanına Hakaret “(TCK m.299), “Halkın Bir Kesimini Aşağılama” (TCK m.216/2) ve “Suçu ve Suçluyu Övme” (TCK m.215) suçlarından adli işlem yapılmıştır.


24 Aralık 2018 günü saat 11.00 civarında adliyemizde hazır olup ifadeleri alınan şüphelilerden Müjdat Gezen, “Cumhurbaşkanına Hakaret” suçundan, Metin Akpınar ise “Halkı T.C. Hükümetine Karşı Silahlı İsyana Tahrik ve Cumhurbaşkanına Hakaret” suçlarından adli kontrol talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilmiş, her iki şüpheli hakkında “yurt dışına çıkışı yasaklanmak” ve “haftada bir gün karakola imza vermek” suretiyle adli kontrol kararı verilmiştir.”

Müjdat Gezen’in savcılık ifadesi

Bu arada Müjdat Gezen’in savcılık ifadesinde tiyatrocu olduğunu, sözlerinin mizahi bir eleştiri olduğunu belirterek, “Kimseye hakaret etme kastım yoktur. Cumhurbaşkanına da asla hakaret kastım yoktu. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum” dediği öğrenildi.

Savcılık ifadesinde Gezen’e programda yaptığı konuşma hatırlatıldı. Müjdat Gezen de “Benim Halk Arenası programında yapmış olduğum konuşmam doğrudur. Ben konuşma mizah olsun diye söyledim. Benim herhangi bir Cumhurbaşkanına hakaret etme kastım yoktur. Cumhurbaşkanı grup toplantısında ‘Bu Kadıköy’de oturanlar kaymak tabakadır. Türkiye yıkılsa umurlarında değildir’ demiştir. Ben de Kadıköy’de oturduğumdan dolayı eleştirmek amacıyla bu sözleri söyledim. Dediğim gibi benim Cumhurbaşkanına hakaret kastım yoktur. Bu söylediğim sözler birebir doğrudur. Fakat hakaret kastıyla söylenmiş sözler değildir” dediği belirtildi.

“Cumhurbaşkanına asla hakaret kastım yoktu”

Gezen’in ifadesinde şu sözleri kullandığı öğrenildi: “Ben tiyatrocuyum. Sahne de de bu cümleyi birebir kullanıyorum. Çünkü tiyatrom Kadıköy’dedir. Kadıköy de de tiyatromda komedi oyunun da bu sözleri orada da söylüyorum. Söylememdeki amaç mizahi bir eleştiridir. Kimseye hakaret etme kastım yoktur. Cumhurbaşkanına da asla hakaret kastım yoktur. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum.”

Evlerine polis gitti

Metin Akpınar’ın İstanbul Kadıköy’deki evine sabah saatlerinde polis ekibi geldi. Polislerin içeriye girmesini ardından Akpınar tek başına dışarıya çıktı.

Metin Akpınar, “Savcı Bey çağırdı. İfade vermeye gidiyoruz” dedi. Metin Akpınar, sivil polis aracına bindi. Metin Akpınar, ifade vermek için adliyeye giriş yaptı. Metin Akpınar adliye bahçesinde basın mensuplarının kendisine sorduğu “Bunu bekliyor muydunuz?” sorusuna, “Tabii ki.” diye cevap verdi. “Evden hastaneye mi yoksa direkt buraya mı getirildiniz?” sorusuna ise “Hayır, buraya geldim.” dedi.

Adli kontrol şartıyla serbest bırakıldılar

Halk TV’de katıldıkları programda yaptığı yorumlar nedeniyle haklarında soruşturma başlatılan sanatçılar Metin Akpınar ve Müjdat Gezen, haftada bir karakola gidip imza atmak ve yurt dışı çıkış yasağı şartıyla serbest bırakıldı.

Metin Akpınar ne demişti?

Akpınar, Halk TV’de Uğur Dündar’ın sunuculuğunu yaptığı Halk Arenası programında politik eleştirilerde bulunurken ülkedeki kutuplaşmaya dikkat çekmişti. Akpınar, şu ifadeleri kullanmıştı:

“Bireylerin özgür iradesiyle geleceklerini tayin edebildikleri bir rejim demokrasidir. Bizim polarizasyondan bu kargaşadan kurtulabilmemizin tek çaresi de demokrasi diye düşünüyorum. Oraya ulaşabilirsek ne ala kavga dövüş olmaz biz bu işin içinden çıkarız. Ulaşamazsak her faşizmin olduğu gibi, karşılaştığı gibi belki liderini ayağından asarlar, belki mahzenlerde zehirlenerek ölür, belki adı geçen başka liderlerin yaşadığı gibi kötü sonlar yaşayabilir ama bize yazık olur, biz harap oluruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Beni ipe götüreceklermiş

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan soruşturma başlatılmasından 1 saat önce şu açıklamayı yapmıştı:


“Beni ipe götüreceklermiş. Bunu sanatçı görünümü altındaki müsveddeler yapıyor. Yahu senin her yerin sanatçı olsa ne yazar. Beni ipe götüreceklermiş. Biz şahadete inanmış insanlarız. Bunlar sanatçı müsvettesi. Bunun bedelini ödeyecekler. Kalkacaksın sen bu ülkenin Cumhurbaşkanını ipte sallandıracaksın. Bunlar sanatçı müsveddesi yargıya gitsinler bunun bedelini ödesinler.” demişti.

Akpınar ve Gezen hakkında adli kontrol kararı


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.