Gecemiz ve gündüzümüz eşit oldu. Dizlerimiz yüklerimizi daha fazla taşıyamadı. Kumların arasında durmak zorunda kaldık. Daha ısınmayan suların yanında toprak kısmen daha sıcaktı. Ateş elementi toprağı mı seviyor yoksa? Bir merkezsizlik hali diye de adlandırabileceğimiz dikkatin kısmen evden dışarda olması, haz iletişimine zarar verdi hem de ekinoksları yaşadığımız şu günlerde. Bakalım, ne kadar eşitlik olmuş?
Druidler danslarını ediyor. Dişi ve eril ilke kendini belli edecek bir yandan. Ne de olsa ‘doğa’ uyanıyor 21 Mart’tan sonra. Tabi ki her doğa uyanamıyor, bazı uyanışlar içsel çaba ve cehiti gerektiriyor. Bazen de uyanacak yeri olmuyor insanın eğer birisi sizi o yerden atmışsa özellikle. Doğa uyanmak istersek erilimiz ve dişilimiz buna izin vermiyor. Bir adım atalım.
Batının bu medeniyet seviyesi bizim için ne ifade ediyor acaba? Şöyle geçer Tanrı, “Işık olsun” diye buyurdu ve ışık oldu. Tanrı ışığın iyi olduğunu gördü ve onu karanlıktan ayırdı. Işığa “Gündüz”, karanlığa “Gece” adını verdi. Akşam oldu, sabah oldu ve ilk gün oluştu. Bu şahane sembolizmin içinde dans eden kızlar/erkekler nerede? Neşesini alıyor muyuz titreşen atomların? Sadece birbirlerine çarpıştırılmak için beklemiyorlar orada değil mi?
Druidler’deki bahar ekinosku bilgeliğini ekliyorum “Bahar ekinoksu (20 Mart 21, 21), Koç’un kardinal ateş işaretinin yanmaya başladığı, dengenin sonunda ışık lehine sonuç verdiği gece ve gündüzün eşit olduğuı vaktidir.
Bilinçli tohum ekme zamanı, ışığa etki etme zamanı. Bu tohumları doğa anaya bir niyetle ek ve bu niyete göre besle, fikirlerini odaklanmış dikkatle yerleştir ve ışığın kendilerinde açmasına izin ver. Anneler Pazarı (Anneler Günü) bu zamana denk geliyor ve bize sadece kendi annemizi değil, aynı zamanda tüm annelerin ve tüm annelerin annesini onurlandırmamızı hatırlatıyor. Bahar Ekinoksundan sonra en yakın ilk dolunay olan Pazar günü, dirilen Mesih’in ışığı yaymak için mezardan yükseldiği Hristiyan asıllı Paskalya festivaline gelir. Modern zamanlarda, eski tanrıça Eostre’in verimli yumurtaları ve yaygın tavşanları, zararsız bir çikolata festivaline, şekerli ve tavşanlı bir meyveye dönüşmüştür.“*
Bu açıklamalardan sonra da biz kendi maddelerimizi alalım. Doğa ile kopuk olsak da yine de kendi içsel bağlarımız devam ediyor. Kadim bilgeliği takip edenler Doğa’nın içinde gerçekten neler olup bittiğini takip etmeye gayret ediyor. Bu bilgeliklerin meyveleri sadece arayanlarda verildiğini de unutmayalım.
Ekinoksla ilgili bu da Batının kitabi bilgisi
21 Mart durumu: Kuzey ve Güney Yarım Küre, Güneş ışınları öğle vakti Ekvator’a 90°’lik açı ile düşer. Gölge boyu Ekvator’da sıfırdır. Güneş ışınları bu tarihten itibaren Kuzey Yarım Küre’ye dik düşmeye başlar. Bu tarihten itibaren Güney Yarım Küre’de geceler, gündüzlerden uzun olmaya başlar. Kuzey Yarım Küre’de ise tam tersi olur.
Bu tarih Güney Yarım Küre’de Sonbahar, Kuzey Yarım Küre’de İlkbahar başlangıcıdır. Aydınlanma çemberi kutup noktalarına teğet geçer. Bu tarihte Güneş her iki kutup noktasında da görülür. Dünya’da gece ve gündüz süreleri birbirine eşit olur. Bu tarih Güney Kutup Noktası’nda altı aylık gecenin, Kuzey Kutup Noktası’nda ise altı aylık gündüzün başlangıcıdır. *
Kaynak: *Alıntı için tıklayınız.
