Kadir Atalay: Türkiye siyasetinde kara deliğin adı MHP

Piar Araştırma Şirketi Başkanı Kadir Atalay: Bütün dünya kara delik ile alakalı keşifleri konuşuyor. Aslında Türkiye’de de bir kara delik var ama ya kimse konuşmuyor ya da konuşmak işlerine gelmiyor. Türkiye siyasetinde kara deliğin adı “MHP”.

Kadir Atalay: Türkiye siyasetinde kara deliğin adı MHP

Piar Araştırma Şirketi Başkanı Kadir Atalay, Twitter’dan yaptığı paylaşımlarda Milliyetçi Hareket Partisi’ni Türkiye siyasetindeki kara deliğe benzeterek, “yanına yaklaşan her şeyi yutabiliyor” dedi.

İşte Kadir Atalay’ın o paylaşımları:

• Kara deliklerin kütlesi çok büyük, bu yüzden çekim kuvvetleri de çok çok büyük oluyor. Yörüngesine giren kurtulamaz, yavaş yavaş karadeliğin içerisinde yok olmaya başlar. Yanına yaklaşan her şeyi, ışığı bile yutabiliyor. Tıpkı MHP’ye benziyor değil mi?


MHP bunu nasıl başarıyor?

• Aslında MHP’nin yaptığı bir şey yok. Sadece siyasal kütlesi çok büyük. Şöyle ki Türkiye’nin %65’den fazlası kendisini sağda niteliyor. MHP de sağda ama herkes için farklı bir sağ, o yüzden kütlesi çok büyük oluyor. Burası çok önemli.

• MHP sağda ama tam iktidarda da değil. Bu yüzden sağ muhalefete sıcak gelebiliyor. MHP yarım iktidarda ama İktidarın kötü yaptıklarından da -kitlesi açısından- sorumlu değil. İktidardan memnun olmayan sağı da böyle alıyor.

MHP muhalefette ama solcu da değil. İktidardan memnun olmayan ama mahalle değişmesin diyenleri buradan yakalıyor.

• MHP Türkçü ama İslam düşmanı da değil. Dindarları buradan yakalıyor.

• MHP dindar ama şeriatçı da değil. Merkez sağı ise buradan yakalıyor.

• MHP bir siyasi parti ama sadece siyasi parti de değil. Ocaklar marifeti ile çok vatansever ama az kitap sever gençleri de buradan yakalıyor.


• MHP köylü ama köycü değil. Kentli sağcıyı buradan yakalıyor.

• MHP kentli ama elitist değil. Köylü sağcıyı buradan yakalıyor.

• Yani MHP, biraz CHP ama CHP değil, biraz Ak Parti ama Ak Parti değil.

MHP nev-i şahsına münhasır değişik bir şey

• Konjektöre göre hem genel alıcı, hem genel verici olabiliyor. Ama değişmeyen tek şey; elindeki milliyetçilik tekeli ve halktaki milliyetçi eğilim.

• Ülkede ne olursa olsun Milliyetçilik hep güçlü kalıyor. Açılım sürecinde de MHP’nin oyu artıyor; açılım süreci bitince de oyu artıyor. Çünkü milliyetçilik, satmak için çok kolay bir ürün, ekmek gibi su gibi bir şey. Ekmek ve su dünyanın en güçlü iki şeyidir.

• İktidarlar zora düşünce hep milliyetçiliğe sarılır Milliyetçilik ise Milliyetçi Hareket Partisi tekelinde olduğu için mecburen MHP’ye yanaşırlar Milliyetçilik sonu olmayan binlerce hamaset söylemleri üretebilir.

• İktidarlar MHP’siz milletçilik olmayacağını bildikleri için MHP’nin dilini taklit ederler. Bu dil o kadar tehlikelidir ki söyledikçe daha fazlasını söylemek zorunda kalırsınız. Çünkü milliyetçilik bir nevi gaz verme / gaz alma söylemidir. Ne kadar gaz verirseniz, gaz verilenin kibri o kadar büyür. Milliyetçilik arttıkça ise o gaz, doğal ortamına akmaya başlar; Milliyetçi Hareket Partisi’ne…


• MHP’nin kokmaz bulaşmaz konumlanması işte burada devreye girer. Herkes için ikinci seçenek olan Milliyetçi Hareket Partisi bir anda kendisine benzeyenlerin seçmeni için ilk seçenek oluverir. Sonra tıpkı bir #karadelik gibi yörüngesine giren her partiyi yutmaya başlar. (Kaynak)

Avrasya Araştırma Başkanı Kemal Özkiraz: Erdoğan Cumhur İttifakı’nı 10 – 15 gün içinde bitirecek!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.