Elazığ depremi diğer fayları kırmaya zorlayıp yeni depremleri tetikleyebilir!

Sismolog Dr. Savaş Karabulut: Elazığ depremi (Sivrice – Doğanyol) diğer fayları da kırmaya zorlayıp yeni depremleri tetikleyebilir. Kırılan fayın uzunluğu 35 km. Artçı depremler ise 80 km’lik bir hatta yayıldı. 80 kilometrelik bir fay kırıldığında, depremin 7.0 – 7.2 arasında olması beklenir.

Dr. Savaş Karabulut: Elazığ depremi diğer fayları kırmaya zorlayıp yeni depremleri tetikleyebilir!

Dr. Savaş Karabulut: Elazığ depremi diğer fayları kırmaya zorlayıp yeni depremleri tetikleyebilir!

Dr. Savaş KarabulutJeofizik Mühendisi / Sismoloji Doktoru

Son yüzyıl içinde Kuzey Anadolu Fayı üzerinde 7’den büyük 8 kuvvetli-büyük deprem meydana geldi. Benzer bir durum Doğu Anadolu Fayı için söz konusu değil. Doğu Anadolu Fay zonunda son deprem 1967 yılında Bingöl’de meydana geldi. 6.7 büyüklüğündeydi.


Son yüzyılını suskun olarak geçiren Doğu Anadolu Fay zonunda ortalama levha hareketi yıllık 1 santimetre. Bu durum fay zonunun geçtiği bölgelerdeki kabuk yapısı ve sismojenik zonlarla birlikte düşünüldüğünde birçok bölgede sismik boşluklar ve ‘akma’ olarak isimlendirdiğimiz zonların bulunduğunu göstermekte.

• Deprem bilimciler bir süredir Doğu Anadolu Fayı üzerinde deprem olasılığı gündeme getiriyor. Doğu Anadolu Bölgesi’nde özellikle köylerde yapı stokunun durumu oldukça kötü. Hasarın temel nedenleri depremin büyüklüğü dışında; zemin koşulları ve bu koşulları bile devre dışı bırakan kerpiç yapı stoku.

Palu-Pötürge arasında 6.8 büyüklüğüyle başlayan bir dizi deprem etkinliği meydana gelmekte. Sivrice-Doğanyol depremi olarak isimlendirilebilecek bu depremde can kayıplarının olması, mevcut yapı stoku ve hazırlıksızlığı düşünüldüğünde sıra dışı değil. Bilim insanlarının uyarılarına rağmen gereken önlemlerin alınmaması sonucu yine bir depremde emekçi kent/köy sakinleri hayatını kaybetti.

Röportaj: Dr. Savaş Karabulut
Jeofizik Mühendisi Sismolog Dr. Savaş Karabulut

Yeni depremleri tetikleyebilir

• Kırılan fayın uzunluğu yaklaşık 35 km, artçı depremler ise yaklaşık 80 km’lik bir hatta yayıldı. Bu durum iki şekilde yorumlanmalı. 80 km’lik bir fay kırıldığında depremin 7.0-7.2 arasında olması beklenir. Sivrice-Doğanyol depremi diğer fayları da kırmaya zorlayıp yeni depremleri tetikleyebilir. Bu nedenle acil olarak ne kadarlık bir gerilmenin komşu faylara ne kadarlık bir enerji transfer ettiği hesaplanmalı.

Hesaplamalara göre depremin süresi 25 saniye. Ezik fay zonları olduğundan zeminde sıvılaşma, heyelan, çığ gibi sorunlar da yaşanabilir.


Keban ve Karakaya Barajları’na dikkat!

• Depremin üssünün çok yakınında iki baraj var. Keban ve Karakaya Barajları. Bunların da özenli kontrolü şart.

• Doğu Anadolu’daki mevcut hava koşulları bu dönemde normal köylere ulaşmayı mümkün kılmaz.

• Depremde meydana gelen heyelan, çığ ve zemin göçmeleri, yoğun kar yağışı nedeniyle ulaşım sıkıntısı da ayrı olarak düşünülmeli. Deprem sırasında meydana gelen yangın, iletişim ve ulaşım problemi de kritik sıkıntılar.

Marmara depreminde neyle karşılaşacağız?

• Nüfusu İstanbul ile kıyaslanamayacak kadar küçük olan bir şehirde bu durumun yaşanması, beklenen Marmara depreminde neyle karşılaşacağız? Bu da düşünülmesi gereken bir başka sorun.

• Kızılay Başkanı’nın depremden hemen sonra sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım (10 TL’lik dayanışma önerisi) faturanın tekrar vatandaşa kesildiğinin bir göstergesi niteliğinde.

• Yaşanan durum yöneticilerin deprem risk planlarını yapmadığı, senaryoları hazırlamadığı veya tatbik etmediği ve dolayısıyla gerekli önlemleri almadığını göstermekte. Depremde bir vatandaşın bile hayatını kaybetmesi bu durumun göstergesi.


• Ayrıca mevcut hava koşulları nedeniyle ve artçı depremlerin belirli bir süre devam etmesi durumu göz önüne alınmalı.

Marmara’da kilitli fay uyanıyor: Büyük depremi öne alan bir süreç!


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.