Doğumdan önce ultrason ile bebeğin sağlığından nasıl emin olabilirsiniz?

Doğumsal hastalıkların yüzde 95’inin erken tanısı konulabiliyor. Doğumdan önce ultrason ile bebeğin sağlığından nasıl emin olabilirsiniz? Ultrasonografi kaçıncı hafta yapılabilir? Zararı var mı?

Doğumdan önce ultrason ile bebeğin sağlığından nasıl emin olabilirsiniz?

Doğumdan önce ultrason ile bebeğin sağlığından nasıl emin olabilirsiniz?

Bebek sahibi olmak çiftler için heyecanlı olduğu kadar kaygılı bir süreç olabiliyor. Anne karnında büyüyen bebeklerin gelişimlerinin nasıl olduğu ise anne baba adaylarının kafasındaki en önemli soruyu oluşturuyor. Peki doğumdan önce ultrason ile bebeğin sağlığından nasıl emin olabilirsiniz?


Görüntüleme yöntemlerinin ilerlemesi ile birlikte anne karnındaki bebeğin gelişiminin her aşaması takip edilebilirken, detaylı ultrason ile bebeğin tüm organları ayrıntılı bir şekilde incelenebiliyor. Bebekte olabilecek doğumsal ve yapısal anomalilerin büyük bir kısmının tespit edilmesini ve gerektiğinde hastalıklara müdahale edilmesini sağlayan ayrıntılı ultrasonun bebeğe ve anneye hiçbir zararı bulunmuyor.

Memorial Ankara Hastanesi Perinatoloji ile Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Doç. Dr. Ertuğrul Karahanoğlu, ayrıntılı ultrason işlemi ve faydaları hakkında bilgi verdi.

Doğumsal hastalıkların yüzde 95’inin tanısı konulabiliyor

Anne karnındaki bebeğin organ gelişiminin değerlendirildiği “detaylı ultrason” da denilen “ayrıntılı ultrason” ile bebeğin beyni, gözleri, burnu, dudakları, yüzü, boynu, kalbi, akciğerleri, kolları, elleri, parmakları, karın içi organları, sırtı, bacakları ve ayakları incelenmektedir. Bu organların oluşumu ile ilgili problemlerin tespit edilmesini sağlayan ayrıntılı ultrasonografi ile anne karnındaki doğumsal hastalıkların yüzde 95’inin tanısı konulabilmektedir.

Bebeğin tüm organları inceleniyor

Anne karnında bebeğin gelişimi, embriyolojik ve fetal dönem olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. İlk 8 hafta embriyolojik, 8. haftadan sonrası fetal dönem olarak kabul edilmektedir. Fetal dönemde, bebeğin tüm organları oluşup gelişmeye devam ettiği için bebeğin organları incelenebilmektedir. Ayrıntılı ultrasonografi, bu konuda eğitim almış kişiler tarafından belli özellikleri olan ultrasonografi cihazları ile yapılmaktadır. Organ değerlendirme uzun süren bir işlem olduğu için bu muayene yarım saat kadar sürebilmektedir.

Ayrıntılı ultrason genellikle 18-24. haftalar arasında yapılıyor

4b ultrason

Ayrıntılı ultrasonografi genel olarak 18-24. haftalar arasında yapılmaktadır. Fakat gelişen ultrasonografi cihazları ve teknikler sayesinde bu işlem artık 11-13. hafta arasında da yapılabilmektedir. Bu haftalar arasında yapılan ayrıntılı ultrasonografide, yapısal anomalilerin yüzde 75’i tanınabilmektedir. Bununla birlikte, beyin oluşumundaki bazı problemler ve kalpteki bazı delikler bu haftada görülemeyeceği için 20-24. hafta arası beyin gelişimi ve kalpteki küçük deliklerin değerlendirilmesi için işlemin tekrarlanması önerilmektedir.

Doğumdan önce ayrıntılı ultrason çok önemlidir çünkü:

• Ayrıntılı ultrason yapılması, hayati organlarda problemler varsa doğumun uygun şartlarda ve planlı yapılması, bebeğin bu problemlerden daha az etkilenmesini sağlar.


• Bazı hastalıklara anne karnında müdahale edilmesi, bebeğin yaşama şansını artırır.

• Bir takım özel ultrason bulguları sayesinde, genetik hastalıkların tanısını koymada yönlendirici olabilir.

• Bebeğin pozisyonu, bebeğin eşinin yerleşimi, doğum şeklinin belirlenmesi gibi konuların aydınlatılmasını sağlar.

Ayrıntılı ultrasonografinin bebeğe zararı bulunmuyor

Ayrıntılı ultrasonografi süresinin uzun olması nedeni ile gebelerde, bebeklerinin bu ses dalgalarından etkilenebileceğine dair yanlış fikirler oluşmaktadır. Ancak ultrasonografide kullanılan cihazların bebeğe hiçbir zararı yoktur ve güvenle kullanılabilmektedir.

Genetik hastalıkların bazıları doğumdan önce ultrason ile tespit edilebiliyor

Günümüzde tanımlanmış yaklaşık 15 bin genetik hastalık mevcuttur. Bu hastalıkların bazılarının birtakım ultrasonografik bulguları bulunmaktadır. Bir genetik hastalığın anne karnında tanısının konabilmesi için bebekte yapısal bir bozukluğa neden olması gerekmektedir.

Yapısal bozukluklar arasında; kalpte delikler, kalp damarlarındaki anormallikler, kalp kapakçıklarında anormallikler, beyin gelişiminde bozukluklar, karın ön duvarının gelişmemesi, parmak fazlalıkları, kol-bacak kısalıkları, yüz şekli bozuklukları ve daha yüzlercesi bulunmaktadır. Bununla birlikte, bazı genetik hastalıklar ne yazık ki anne karnında bir bulgu göstermemektedir. Bu yüzden anormal ultrasonografi bulguları çok dikkatli değerlendirilmelidir.

Tespit edilen bozukluklarda aile üyeleri de değerlendirmeye alınıyor


Ayrıntılı ultrasonografide, bebekte birçok yapısal bozukluk tespit edilebilir. Bu bozukluklar tek başına bir anlam taşımamaktadır.  Bebeğin, anne-babanın hatta kardeşlerin değerlendirilmesi gerekebilir. Ayrıntılı değerlendirme sonrası, ek testler yapılıp yapılmayacağına karar verilir.

7 soruda doğum öncesi genetik tanı testi


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.