Dünyaca ünlü yatırım bankasından Morgan Stanley, dünyanın önde gelen bankalarının piyasalardan 2.2 trilyon dolar çekeceğini bunun da küresel dolar krizine yol açacağını açıkladı.
Yatırım bankası Morgan Stanley tarih verdi: Dolar krizi kapıda!
Küresel olarak enflasyonda gözlenen artışın ardından Federal Reserve, Avrupa Merkez Bankası, Japonya Merkez Bankası ve İngiltere Merkez Bankası salgın döneminde ekonomiyi canlandırmak için enjekte ettikleri nakdi geri çekeceklerinin sinyalini vermişti.
Morgan Stanley analistleri bu dört büyük bankanın bilançolarının Mayıs ayında zirve yaparak inişe geçeceğini belirtti.
Bu yılki sıkılaşmanın 2018 yılında piyasadan çekilen 500 milyar dolardan 4,5 kat daha fazla olacağını tahmin eden banka uzmanları Avrupa Merkez Bankası’nın Euro Bölgesi bankalarına sunduğu düşük faizli limitsiz fonlama uygulamasına atıfta bulunarak “Mayıs 2022 ve Mayıs 2023 arasında Avrupa Merkez Bankası’nın bilançosunun Fed’den daha hızlı küçülmesini öngörüyoruz” ifadelerini kullandı.
Uzmanlar bu kararın uluslararası döviz krizine yol açabileceği uyarısında bulundu.
Morgan Stanley stratejisti Andrew Sheets, “Küresel ekonomiden rekor miktarda teşvik çekilmek üzere” dedi ve önemli merkez bankalarının bu yılın Mayıs ayından itibaren 12 ayda bilançolarını 2 trilyon dolar küçültmesinin beklendiğini kaydetti.
2022’de küresel ekonomileri pandemi değil, Merkez Bankaları yönlendirecek
Bu yılki en büyük risk, politika yapıcıların pandemi sonrası toparlanmayı yanlış olarak adlandırmaları.
Bloomberg Businessweek – Stephanie Flanders imzalı habere göre; koronavirüs pandemisi, 2022 yılında küresel ekonomi için 1 numaralı düşman olmayacak. Bu yılki en büyük tehlikeler enflasyondan ve politika yapıcıların Covid salgını sonrası toparlanmayı yanlış olarak adlandırma riskinden kaynaklanacak.
Bloomberg’in anketine katılanlar arasında, 2021’deki %5.8’lik geri dönüşün ardından, dünya ekonomisinin 2022’de %4,4 büyüyeceği konusunda fikir birliği var. 2023’ten itibaren çoğu, büyümenin uzun vadeli normu olan yaklaşık %3,5’e döneceği konusunda hemfikir.
2021’in büyük bölümünde, FED ve diğer birçok merkez bankasındaki politika yapıcılar, pandeminin kısa vadeli sonuçları olarak işgücü kıtlıklarını ve tedarik zinciri darboğazlarını görmezden geldiler. Devam eden Covid korkusu ve banka hesaplarındaki ekstra dolarlar, işsizlerin çoğunu işe dönmekten caydırdı. Merkez bankaları, “biraz zaman tanıyın, bu sorunlar çözülecektir” diye mantık yürüttü.
Küresel ekonominin hükümetlerden ve merkez bankalarından daha az yardım alarak geçinebilecek kadar sağlam olup olmadığını bu yıl görmüş olacağız. Enflasyonun Covid’in geçici bir yan ürünü mü yoksa daha kalıcı bir sorun mu olduğu da bu yıl göreceğiz.