TMT yani Türk Mukavemet Teşkilatı nedir? Ne değildir?
Ayşenur Arslan geçen gün televizyonda Falyalı cinayetini ve Kıbrıs’ı yorumlarken şu cümleyi kullandı:
“Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı adada ve yakın hinterlandında suikastlarla bilinen bir illegal diyelim, yarı resmi bir oluşumdu.”
Tabii ki ardından vur abalıya misali büyük bir gürültü koptu. İyi niyetli olan olmayan, TMT’nin ne olduğunu bilen bilmeyen, konu hakkında bilgisi olan olmayan, Ayşenur Hanım’ın ne dediğini duyan duymayan, duyduğunu anlayan anlamayan, anladığını doğru yorumlayan yorumlayamayan müthiş bir kakofoni oluşturdu. Bazı partiler Ayşenur Hanım hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu, RTÜK inceleme başlattı, kimi siyasetçiler eleştiride bulundu.
Şimdi, iyi niyetli olmayanları, duyduğunu anlamayanları ve anladığını yorumlayamayanları hariç tutarak size konunun ne olduğunu anlatayım.
TMT yani Türk Mukavemet Teşkilatı, 1957 yılında Genelkurmay Başkanlığına bağlı Seferberlik Tetkik Kurulu – bugünkü adı Özel Kuvvetler Komutanlığı – tarafından kurulmuş olan ve Kıbrıs Türk toplumunun taksim hedefini gerçekleştirmek için faaliyet göstermiş olan silahlı bir örgüttü. Üyeleri Kıbrıslı Türklerdi. Lider kadrosu, Türkiye’den farklı kimliklerle (öğretmen, müfettiş, bankacı vs.) gizlice adaya gönderilen subaylardı. Aynı faaliyeti Yunan subaylar tarafından kurulan ve idare edilen EOKA örgütü de gösterdi. Bu örgütün amacı ise adayı Yunanistan’a bağlamaktı.
Anayasal çerçevede kurulmamış olan bütün silahlı örgütler takdir edersiniz ki yasadışıdır. Dünyanın her yerinde bu böyle bilinir. Bunda en ufak bir kuşku yoktur. Dolayısıyla hem TMT hem EOKA dönemin Kıbrıs devleti tarafından yasadışı ilan edilmiş örgütlerdir. Yani illegaldirler. Hala şüpheniz varsa en basit haliyle şöyle de düşünebilirsiniz: Örgüt madem illegal değilse Türkiye’den gönderilen subaylar adaya niye gizlice gittiler? Göğüslerini gere gere açık kimlikleriyle gitselerdi ya!.. Tabii bu değerlendirmeyi yapabilmek için az önce söylediğim baz bilgiye sahip olmak, yani bu konuda az buçuk kitap okumuş olmak gerekir. Ha… tabii bir de yorum yapabilme kabiliyeti!..
Gerçeği söylemekten asla çekinmeyin. Gerçeği söylemek korkularınızı yenmenizi sağlar, özgüveninizi artırır. TMT illegal bir örgüttür… nokta.
Şimdi gelelim diğer konuya: Bir örgütün vatansever olup olmadığı illegal olup olmadığına göre mi değerlendirilir?
Elbette hayır. Vatanseverliğin kriteri illegallik değildir. Tıpkı Kuvayı Milliye örneğinde olduğu gibi. Kuvayı Milliye de döneminin illegal fakat vatansever bir örgütüdür. Hatta daha da ileri gideyim büyük kurtarıcımız Mustafa Kemal Atatürk bile illegaldir. Dönemin hükümeti tarafından gıyabında yargılanmış ve idama mahkum edilmiştir. Onun illegal olması vatanseverliği konusunda kuşku uyandırır mı? Cevap bile vermem, güler geçerim buna. Şimdi bu iki kavramı birbirine karıştırmadan, esen linç rüzgarlarına kapılmadan, haklıya haklısın demekten korkmadan bir daha düşünelim;
TMT illegal midir?
Evet.
TMT vatansever midir?
Hem de dibine kadar evet.
Ha… bu arada bir şey daha aklıma geldi. Her önünüze çıkan konuyu lütfen savcılara şikayet etmekten vazgeçin. Bırakın da savcılar daha önemli işlerle ilgilensinler, patlayan yolsuzluk lağımlarını araştırmak gibi mesela.
